Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-

39.BÖLÜM-PART 2-

Helloooo bölüme hoş geldiniz. Bu bölümden itibaren minik bir zaman atlaması yaşamış haldeyiz. Eylül'ün sonundan Kasım ayının sonlarına atladık. Kafanız karışmasın. 

Bölüm Şarkıları
Kolpa & Yaprak Çamlıca-Unutmadım
İkiye On Kala- Bütün İstanbul Biliyor
Sezen Aksu-Perişanım Şimdi

***

Berrak kahvesinden bir yudum alıp önündeki makaleye odaklandı. Doktora tezinin son kısmına gelmişti. Tüm bir ekim ayını uygulamayla geçirmişti. İstanbul'daki liselerde geliştirdiği mesleki rehberlik ölçeğinin uygulama çalışmasını yapmıştı. Şimdi de tezin araştırma kısmını tamamlayıp istatistiksel çalışmalara geçecekti. Sayılarla, matematikle ve istatistikle arasının iyi olduğu söylenemezdi. Ödev yapmaktan bile hoşlanmazken ileri istatistik çok daha can sıkıcıydı. Berrak boynunu esnetirken kapısı açıldı.

"Berrak sen daha çıkmıyor musun?" Gülşen'in sesini duyduğunda başını iki yana salladı.
"SPSS* verilerini gireceğim. Gece uzun. Eve gitsem yatar uyurum ve yine savsaklarım bu işi." Gülşen onun gecelerdir eve ya çok geç gittiğini ya da ofiste kaldığını fark ediyordu.
"Berrak o evde kalmak istemiyorsan odan hala duruyor gel beraber gidelim eve. İstersen istatistik için ben de yardım ederim hallederiz." Berrak oturduğu yerden kalkıp arkadaşına doğru yürüdü.

"Sorun ev değil ki Gülşen biliyorsun yüksek lisans tezini yazarken de kaç gün kütüphaneye kapanmıştım. Sadece çok fazla ertelediğim bazı şeyleri yetiştirmem ve sorumluluklarıma dönmem lazım." Gülşen ne diyeceğini bilemedi.
"Tamam o zaman ama bari işini biraz böl çok korkuyorum hastalanacaksın diye." Berrak ona sarıldı.

"Merak etme sen. Ben iyiyim sadece doktora tezimi erken bitirmek istiyorum biliyorsun. Bir an önce unvanımı almak istiyorum. Akif'e de dedim ondan önce doktor olacağım gerçi o tıp ben bilim doktoru ama fark etmez." Gülşen onun gülmesiyle kendini rahatlamış hissetti. Daha önce de Berrak'ın sabahlamalarına yoğun çalışma tempolarına şahit olduğu için bu ona garip gelmiyordu. 
"Tamam ama yorulursan eve git dinlen bak havalar da soğumaya başladı iyiden iyiye." Berrak başını salladı ve Gülşen'i ofisten uğurladıktan sonra masasının başına geçti. Arzu bir hafta önce artık hamileliğinin son haftalarına girdiği için izne ayrılmıştı. Melis ve Akın evlendiklerinden beri bir peri masalını yaşıyorlardı. Batuhan ve Gülşen'e gelince o evliliğe hiç merak duymayan arkadaşı artık ne zaman evlenme teklifi alacağını merak eder olmuştu. Çünkü Batuhan'ın zor sabrettiğinin farkındaydı. Etrafındaki herkes mutlu ve aşıktı. Daha fazla düşünmemek için yeniden makalesine döndü. Bir an önce bitirmesi gereken bir doktorası vardı.

Bir iki saat sonra hava çoktan kararmışken ve koca binada kimsenin kalmadığını düşünürken kattan gelen yüksek müzik sesiyle irkildi. 

"Yeter artık Fatih!" diyerek masasından kalkıp ofisten çıktı. Ara koridora çıktığında karşı kapıya yönelecekken koridorun diğer ucundaki süslemeleri gördü. O tarafa doğru yürüdüğünde çok kalabalık olduğunu gördü. Onun geldiğini fark eden bir kadın ona yaklaşmıştı. Bu aynı kattaki reklam ajansının müdürüydü. 
"Berrak hanım kusura bakmayın sene sonu öncesi bu sezon çalıştığımız isimlerle toplandık. Siz de katılmak ister misiniz bize? Aramızda çok değerli bir sanatçımız da var." Berrak yüzüne sahte bir gülümseme taktı.

"Yok teşekkür ederim ben sadece merak etmiştim." Ofise geri dönerken duyduğu şarkıyla olduğu yerde duraksadı. Şarkıyla birlikte kalbinin kırıldığını hissetmişti.

Geri dönme, bilirim yine gidersin
Sakın sevme, beni yerle bir edersin
İçimdeki, ateşi söndüremezsin
Aşk yürek ister, ki sahip değilsin
Aşk yürek ister, ki sahip değilsin

Ümit verme, ahımla yaşayamazsın
Söz verme, sözünü sen tutamazsın