33 | Tadına Bakmak İstiyorum

6.1K 453 287
                                    

Taehyung, bizi dağ evine getireli neredeyse bir saat oluyordu ve ben banyoya girmiş kendimi sıcak suyun akışına bırakmıştım. Evde tek olduğumuz ve az sonra duştan çıkıp Taehyung'un yanına bu şekilde gidecek olmam aklımı kirli düşüncelere sürüklüyordu.

İyicene temizlendiğimden emin olduktan sonra suyu kapatıp askılıkta duran havluyu belime sardım. Kenarda duran, Taehyung'un giymem için verdiği şort ve tişörte uzandım. Aklımı tekrar arsız düşünceler kaplarken onun karşısında mı yoksa burada mı giyineceğim hakkında ikilemde kalırken birinciyi seçtim.

Birazcık arsızlıktan zarar gelmezdi bence.

Kapıyı aralayıp içeriye doğru ilerledim. Tae, yatak başlığına sırtını yaslamıştı; giydiği siyah eşofmanı sıkı bacaklarını öyle güzel sarıyordu ki o an eşofman olmak istedim.

Siyah inci gözleri beni buldu. Yüzümden başlayarak vücudumu süzmeye başladı. Utanarak gözlerimi kaçırdım. Biraz daha böyle dikilirsem yere yığılacaktım. Dolaba doğru ilerleyerek kıyafetleri rahat alabilmek adına rafın üstüne koydum elim belime sarılı havluya giderken. Hala anlamaz bakışlarının ne yaptığım hakkında üzerimde dolaştığına yemin edebilirdim. Kendimi bozuntuya vermeden sıkıca tuttuğum havluyu çekip yere düşmesine izin verdim.

Bu durumda olmamızdan olsa gerek titreyen elim ile aldığım şortu bacaklarımdan geçirirken boxer giyme gereği duymadım. Gözüm esmer bedene kaydı; bacaklarını daha çok aralamış, bir eli kasıklarına gidip gelirken sık nefesleri ile hala beni izliyordu. Şortu kalçalarımdan geçirdikten sonra bedenimi onun tarafına döndürdüm. Ben onun önünde bu şekilde duruyorken, o benim önümde öyle güzel bakıyordu ve bu sebeple bacak aramın sızlamasına engel olamıyordum. Dayanamıyordum daha fazla.

Karşısında durup iki elimi yatağa bırakıp ardından yavaş yavaş ilerleyip dizlerimi de yatağa bastırdıktan sonra bir kedi misali bacak arasına yerleştim. Enayisi olduğum dudaklarını yaladı, kaşlarını çattı."Jungkook." dedi boğuk sesiyle. Ellerimi baldırlarına koydum. "Hmm?" Elini saçlarıma koyup hafifçe okşadı. "Karşımda böyle durarak sınırlarımı zorluyorsun.." Baldırlarında duran elimi sıkarken başını hafifçe geriye atıp devam etti. "Başlarsa hiç durmayacağımı da biliyorsun." Cesaretlenmiştim bugün sebepsizce.

"Durma o zaman." Koltuk altlarımdan tutarak kucağına çekti. "Yavrum benim." Ellerini çıplak belime yerleştirdi. "Güzel yavrum benim." Yüzümü yüzüne yaklaştırıp burunlarımızı sürttüm. Parmakları bel boşluğumu okşayarak kalçalarıma indi. Kendimi altımda duran sertliğine bastırmamak için zor duruyordum.

Dudaklarıma küçük bir öpücük bırakıp geri çekildi. Hayır Kim Taehyung, bu kadarı kesinlikle yeterli değildi. Ellerimi boynuna yerleştirip dudaklarına tekrardan yapıştım. Islak bir öpücük bırakıp kalın üst dudağını dudaklarımın arasına alarak emmeye başladım. O da benim gibi alt dudağımı sömürürken elini şortumun içine yerleştirip dolgun kalçalarımı kendine bastırdı. Ağzının içine doğru boğuk bi inleme bıraktım. Yükseliyordum bu adama.

İnce dudaklarımı ağzının içine alıp hırçın bir şekilde çekiştirirken onu hissetmek için kıvranan kalçalarımı, omuzunda olan ellerimden destek alarak sertliğine sürttüm. Öpüşüyorduk, inliyorduk, bedenlerimize sürtünüyorduk. Bu kadarı yeterli değildi, üstüne giydiği parçalar haddinden fazla seksi olan esmer bedenine dokunmama izin vermiyordu.

Ellerim tişörtünün kenarını kavradığında öpüşmemizi birkaç saniye keserek geri çekildi. Bana yardımcı olmak istercesine üstündeki tişörtü çıkardı ben tekrar ona doğru atılırken. Tekrar geri çekildi fakat bu sefer alnını yasladı benimkine. "Çok sabırsızsın. Ne var ki ben de öyleyim." Güldü ve kucağında olan beni indirdi. Anlamaz bakışlarım onun siyahlarına çıkarken ellerini eşofmanını çıkarmak adına beline götürdü.

aspiration. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin