+18
"Komutan, geri döneceğinize söz verdin. Unutma."
Cevap olarak asker selamı dışında bir şey alamamıştı.
Meriç, çok sevdiği gözyüzüne benzetirdi onu; uzakta olsa da sevdiği ve koruduğu gökyüzüne..
Yağız, çok sevdiği vatanına benzetirdi onu; koruma...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın iyi okumalar ✨️
Bu bölüm herkesin beklediği şey oluyor...
Yağız
Gözüme vuran güneşi engellemek için ellerimi anlıma koyduktan sonra yanıma uzanan Meriç'e döndüm.
"Biz neden sürü gibi takılıyoruz?"
Ani bir hareketle yüz üstü pozisyona geçerek bana yaklaştı.
"Buraya gelmeden peşimize sen takmıştın."
"Ben Kaya ve Mert'i çağırmıştım. Onlarda bizimle takılmaz diye düşünüyordum. Yiğit sağ olsun hep beraber her an."
"Kaçırayım seni?"
"Hayır demem."
Meriç hızla ayağa kalktıktan sonra bana elini uzattı. Uzattığı elini vakit kaybetmeden tutarak ayaklandım. Ayaklanır ayaklanmaz elini bırakmak zorunda kalmıştım. Eşyalarımızı toplarken Meriç denize doğru dönerek 'küçük sürümüze' gideceğimize dair bir şeyler söyledi.
Sahilde oldukça yakın bir şekilde yürüyorduk. Ellerimiz birbirine değince önce ellerimize sonra birbirimize bakarak gülümsedik.
"Elini tutabileceğim bir yere mi kaçırsaydın beni acaba?"
"Burada bildiğim tek yer senin evin."
"O zaman eve kaçabiliriz. Hem kimsede yok."
Söylediğim şeyle durdu ve kaşlarını çatarak "Sen beni eve mi atmaya çalışıyorsun?" dedi. Elimi çıplak göğsüne sürterek kaslarına geldim ve yavaşça geri çektim.
"Belki. Tatilimizi biraz ateşlendirmek istiyorumdur."
"İçinde senin olduğun bir şeye hayır dememin bir ihtimali bile yok."
Etrafa göz gezdirdikten sonra iyice ona doğru yaklaştım. Kulağına doğru kısık sesle "Göreceğiz," dedim ve geri çekildim. Ona bir şey demeden arabaya doğru yürümeye başladığımda o da hızla tişörtünü giyerek peşimden gelmeye başladı.
..
Eve geldiğimizde benim odama geçmiştik. Meriç yatağıma uzanmış, kollarını başının altına koymuş şekilde bana bakarken ben öylece durmuştum.
"Aklındakilerden bahsedecek misin yoksa evin dolmasını mı bekliyorsun yavrum?"
"Şu an vazgeçtim."
Meriç kahkaha atarak yatakta ayaklarını sarkıtarak oturur şekli aldıktan sonra kolumdan tutarak beni kendine çekti.
