üç

4.7K 195 2
                                    

─ yaseniya

lavaboya ilerlediğimde kendime baktım. lavaboyu açıp ellerimi yıkadıktan sonra saçımı ufak ufak düzelttim.

sevdiğim hoca ders boyu suratıma bile bakmadığı için biraz modum düşmüştü. hocanın mizahı, öğrencileri kullanmayıp tamamen onların gelişimine odaklanması çok hoşuma gidiyordu ancak sanırım sevdiğim tek hoca da artık benden nefret ediyordu.

şimdi de benden ne istediğini anlamadığım başka bir dikizci peşimi bırakmıyordu.

kapının sertçe açılmasıyla irkildim. "buldum seni." dedi tanıdık bir ses. kapıya döndüğümde gelen kişinin merve isimli kız olduğunu farkettim.

"git." dedim sinirle.

"özür dilerim, zamanında gelemedim."

"seni tüm tenefüs bekledim." dedim. "sen gelmedin. şimdi beni rahat bırak."

"özür dilerim." dedi merve. iç çektim, "sadece beni rahat bıraksana.." dedim.

hala geri adım atmadığını farkettiğimde musluğu kapattım ve ıslak elimi ona doğru salladım. beklemediği için gerilediğinde çıkmak için kapıya doğru yöneldim ancak elini koymasıyla başarısız olmuştum.

yakındık birbirimize çünkü o kapıyı tutuyordu bense çıkmaya çalışıyordum.

"niye seninle konuşmamı bu kadar engelliyorsun?"

"ben oynayıp atabileceğin biri değilim çünkü." dedim kaşlarımı çatarak. ilk defa böyle rahatsız edilmiyordum sonuçta. iç çekti, "öyle biri olsaydım ilk geldiğinde yapardım."

"yapsaydın o zaman."

çıkmaya çalıştıkça beni geri gitmem için zorluyordu. "beni şuan zorluyorsun yemin ediyorum bağırırım burda." dedim hala didinirken. bana inanmazca baktığında kaşlarımı çattım. ağzımı, tam bağırmak üzereyken gerçekten yapacağımı farkedip eliyle kapattı.

"gerçekten garipsin." dedi merve. sinirli bakışlarla ağzımda olan elini çektim.

"garip olan sensin." dedim. "hem garip hem de sapıksın." bir anda üstüne alınmış gibi bana baktı. "sapık değilim ben."

"sadece bahsedeceğim şeyleri bitirmeme izin ver." dedi bana bakarak. "eğer dinlediğinde benimle konuşmazsan seni rahatsız edecek hiçbir şey yapmayacağım."

ona anlamamışça baktım. "peki. neyden bahsediyorsun?" diye sordum.  anlatmaya karar vermişti sonunda.

"seni ilk geldiğinden beri tanıyorum aslında." dedi. "zaten mesaj olayını söylemiştim ama geçen yıl senin dolabına çok fazla özene bözene mektupta koydum ama onları daha okumadan hepsini çöpe attın."

erkeklerden geldiğini sandığım mektuplardan bahsedince duraksadım. mantıklı düşününce onların erkekler tarafından hazırlanmış bir hali yoktu, çok detaylı ve özenli bir mektuplardı. ancak ben sürekli erkeklerle uğraştığım için bunu farkedememiştim sanırım.

"erkeklerden gelmiş olduğunu da düşünüp bu sefer soyunma odasındaki dolabına koymaya başladım." dedi. "onları da çöpe attın. mektuplarda çıkma teklifi etmemiştim. daha anonim bir şekilde senin hissettiklerinden bahsetmiştim."

kızlar aracılığıyla dolabıma koyduklarını sandığım için onları da çöpe atmıştım. sürekli belli çıkma tekliflerine sahip oluyordum. daha önce birkaç kız tarafından da çıkma teklifleri almıştım ancak sadece dış görünüş için seviyor numarası yaptıkları çok belliydi. bu okuldaki birine güvenmek çok zordu.

"benim hissettiklerim mi?"

"senden önce çok fazla homofobi oluyordu. en sonunda gizli olanlar dahil bir savaş içerisine girdik sende tam o sırada geldin. yani homofobikler kendine adam arıyordu bu yüzden çok fazla üstüne gittiler. neler hissettiğini anlayabildiğim için senin hissettiklerinden bahsettim. geceler boyu uyumayıp hazırlamıştım onları."

sözünü duyunca biraz şaşırmıştım. beni dikizleyen birinden böyle şeyler beklemiyordum. söyleyecek bir sözüm yoktu ve ona bakıyordum. o rahatlamak için bir iç çekti ve bana baktı. "eğer kendimi kanıtlarsam bir şansım olur mu?" bana tekrar ciddileşerek sorduğunda anlık olarak gözlerine baktım.

"belki."

bu kesin olmayan cevabımı beğenmemişçesine baktı. "sen beni dikizleyen bir sapıksın, bana öyle bakma." dedim.

"değilim—"

o anda içeriye bir öğretmenin girmesiyle bir anda ikimiz de o tarafa yöneldik. "ne oluyor, neden sınıfta değilsiniz." diye sordu garipseyerek. merve elini kapıya koymuş geçişimi engelleyen bir pozisyondaydı hala. merve'ye bakarken gülümsedim, gözleri bana hayır dese de fırsat elime geçmişti. eğer beni gerçekten seviyorsa biraz peşimde koşması gerekiyordu.

"hocam bu kız bana zorbalık yapıyor."

ırz düşmanı # gxg (düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin