Silinen İşaret

654 92 59
                                    

"İnanamıyorum! İnanamıyorum!"

"Pansy, yoruldum."

"Eh, umrumda değil Majeste."

Son kelimeyi alayla söyleyen kız sırıtıyordu. Harry ona göz devirse de sırıttı ve bu sırada Draco da yatakhaneden indi. Yanlarına, ortak salona inen sarışın giydiği rahat kıyafetlerin içinde ilerleyip siyah deri koltuklara oturdu. Bacak bacak üstüne attıktan sonra Harry'e döndü ve sırıttı.

"Eh, artık tüm bakışlar üstünde olacak Potter, sanki normalde değilmiş gibi."

Harry sırıttı ve koltukta iyice geriye yaslandı. Yanında Pansy, karşısında Draco ve onun yanında Blaise, üçüncü koltukta ise Daphne ve Theo vardı. Astoria az önce gelip ablasına ödeviyle ilgili bir soru sormuş ve gitmişti. Harry'e bakarken kızarması hepsinin sırıtmasına neden olmuştu.

Harry sıkılınca seslendi.

"Kreacher!"

Ortaya çıkan ev cini yerlere kadar eğildi ve sonunda özgürce seslendiği efendisine saygısını sundu.

"Majesteleri Kreacher'dan ne ister?"

Harry hepsine baktı.

"Bana bir gülcenaz çayı, uyanık kalmaya ve sakinleşmeye ihtiyacım var, tabii çay gelene kadar çoktan uyumazsam... Yanında da tuzlu kurabiye getir. Diğerleri de ne isterse."

Herkes istediğini söyledi. Harry ise başını geriye attı ve koltukta rahatlamaya baktı. Yorgundu, fazlasıyla yorgundu. Ancak dinlenmeye vakti yoktu. Ertesi sabah gelecek olan bakanlık formlarına bakmalıydı. Sabahın en erken saatlerinde belgeler gelmeye başlayacaktı.

Kreacher'ın istenen her içeceği alması ve söyledikleri atıştırmalıkları hazırlaması biraz uzun sürdüğü için sohbet etmeye başladılar. Harry ise kendini iyice koltuğa bıraktı. Gün boyu sürekli bir şeylerle uğraşıp durmuştu.

Koltukta yan döndü ve sırtını koltuğun koluna yasladı. Bacaklarını yukarı, kendine çekti ve koltuğun sırt dayanağına yasladı dizlerini. O şekilde dururken sohbetin seslerini ve dostlarıyla olmanın sıcaklığını hissediyordu.

Daha çok işi vardı ve uyumamalıydı. Ancak arkasında duran ateşin çıtırtıları, eğlenceli sohbetten gelen kahkaha ve konuşma sesleri, günün biriken yorgunluğu ve bulunduğu konumun rahatlığı birleşirken esnemesine engel olamadı ve gözleri yavaşça kapandı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~•••••••••••••••••••••••~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kreacher on dakika önce gelmiş ve sipariş verilen her şeyi bırakıp gitmişti. Herkes yiyeceğini içeceğini almıştı, Harry hariç. Onun istedikleri ortadaki sehpaya konmuştu ve dokunulmamıştı. Yaklaşık beş dakika önce ise Theo yatakhaneye gidip bir battaniye getirmişti.

Gri renkli yumuşak battaniyeyi Harry'nin üstüne yavaşça örttüler ve biraz daha sessiz bir şekilde konuşmalarına devam ettiler.

"Onu hiç bu kadar huzurlu görmemiştim. Yani evet genelde açık ve rahat ama onu böyle masum görünce, aslında hep gergin olduğunu anladım."

Pansy'nin cümlesiyle Draco gülümsedi ve Harry'e baktı.

"Bırakalım uyusun, biz yatarken onu da alır yatakhaneye götürürüz."

Crabbe'in cümlesi ile Blaise başını salladı ve ekledi.

"Aynen uyandırmayalım. Crabbe ya da Goyle götürür yatağına bırakır. Şimdi derinleşene dek burada yatsın. Bu arada Pansy haklı, gerçekten Harry'nin hiç bu kadar masum ve rahat olduğunu görmedim."

Kral'ın Son VarisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin