Harry bulunduğu sıkıcı Sihir Tarihi dersini umursamadan masasındaki parşömene liste çıkartıyordu. Sanırım hangi okul olursa olsun Sihir Tarihi dersi her zaman en sıkıcı ders olacaktı.
Karanlık Sanatlar dersinde de Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersinde de birinciliği yakalamıştı. İki dersin de birincileri yabancı bir okuldan gelmiş bir çocuğun, hele de o okulun Turnuva adayının bu kadar hızlı adapte olup, birincilikleri ele geçirmesinden memnun değildi.
Aslında kimse değildi. Sadece Hogwarts öğrencileri gayet neşelilerdi bu durumdan. Harry ile gurur duyuyor, gençle aynı okulda olmaktan onur duyuyorlardı. Üstelik Hogwarts'ta Karanlık Sanatlar dersinin gerçek bir eksiklik olduğunun farkına varmışlardı. KSKS dersinde başarısız çoğu öğrenci artık biraz daha başarılıydı çünkü önce Karanlık büyüyü öğreniyorlar, onun temeline iniyorlar, amacını kavradıktan sonra ona karşı kendilerini savunmayı öğreniyorlardı.
Başta çok çekingen ve katı yaklaşmışlardı ancak Harry Potter, Draco Malfoy ve Neville Longbottom bu konuda açık ve net şekilde tarafsız ve dersi öğrenmeye hevesli davranınca, kalan öğrenciler de onları örnek almışlardı.
Beauxbatons'ta fazladan Fantastik Yaratıklar dersi vardı. Fantastik yaratıklar dersinde fantastik yaratıkların tarihleri ve fiziksel özellikleri hakkında bilgi edinmişlerdi.
Durmstrang'ta ise Şifacılık dersleri vardı. Harry ilk duyduğunda daha farklı bir ek ders beklemişti açıkçası, örneğin daha zor bir ders.
Ardından lafını geri aldı. Hiçbir şey Şifacılık dersi kadar zor olamazdı!
Çok ince ayrıntılarla iş yapıyorlardı. Genelde bitkiler veya küçük sihirli yaratıklar üstünde öğrenim görüyorlardı ve buna rağmen zordu. Bir de gerçek hayatta bir insanda yapılıyordu bu büyüler. Harry şifacılara bir kez daha saygı duydu.
Ancak her ders gibi Şifacılık da bir sisteme dayalıydı. O sistemi çözen kişiler de Neville, Draco ve Harry olmuşlardı. Draco bir safkan olarak küçüklüğünde temel şifacılık eğitimi almıştı. Harry ise sihrini kontrol etmeyi ve ayrıntılı büyülü işlemleri yapmakta başarılıydı. Neville ise büyülü bitkiler ve sihirli hayvanlarda ustaydı.
Üçlü baş başa vermiş ve yeteneklerini konuşturup bir sistem kurmuşlardı. Şimdi öğretilen her büyüyü şakır şakır öğrenebiliyorlardı. İlk üç dört Şifacılık dersi işkence gibi geçmişti ama artık eğleniyorlardı.
Diğer iki okul onları bu konuda da kıskanmıştı. Hogwarts öğrencileri ise üçlüye ilerlemiş ve öğretmeleri için yardım istemişti. Onlar alışkınlardı, Zümrüt Üçlü her şeye uyum sağlayıp başarılı olmakta ustaydı. Özellikle grubun lideri pozisyonundaki Potter.
Karanlık Sanatlar dersi de benzer olmuştu. Çok zorlanmışlardı, çok tereddütleri ve korkuları vardı. Ancak Zümrüt Üçlü onlara örnek olmuştu. Yapamayanlara yardım etmiş, sorusu olanların sorusunu cevaplamışlardı.
Burada kısa süre kalıyorlardı. O yüzden Hogwarts'a dönene dek göreceklerdi bu dersleri. Yani dönene dek başarılı olabilirlerdi. O yüzden çalıştılar ve iki büyü türünü birlikte kullanınca anlamanın ve büyü yapmanın daha kolay olduğunu fark ettiler.
Hogwarts'ta bu dersin olmadığını bildikleri için üzüldüler ve gerekli olduğunu düşündüler, yani çoğu öğrenci. Oraya sadece otuz kişi gitmişti ve hâlâ tereddütleri olanlar vardı. Ancak otuz öğrencinin çoğu bu iki dersi birlikte almanın gerekliliğine inanmıştı.
Hogwarts'ta ise yüzlerce öğrenci vardı.
Önemli değildi. Harry bir kez bu dersi Hogwarts'a koymayı başardığında, şimdi nasıl inandırdırysa o zaman da kalan öğrencileri inandırabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kral'ın Son Varisi
Fiksi PenggemarHarry Potter... Her zaman normal olmadığını biliyordu. Büyücüler dünyasında bile diğerlerinden farklıydı. O zamanlar farkın kehanetten kaynaklandığını düşünürdü. Ama hayır... Farklıydı çünkü o Seçilmiş'ti. Sihrin ta kendisi tarafından seçilmişti. Kr...