Harry, kimse onunla konuşamadan Slytherin ortak salonundan sıvıştı. Karşılaşmamak için. Riddle diğerlerine her ne anlattıysa, ne olduysa bilmek istemiyordu.
Elinde asası, karanlıkta hışırtıları dinleyerek uzun süre yarı uyanık yattığı için gözleri şişmişti. Dakikalar, kaçınılmaz olanın gergin beklentisi içinde uzayıp giden sonsuz saatlere dönüşmüştü. Düşünceleri nihayet bulutlanana ve iğrenç, yüzeysel bir uykuya dalana kadar sanki asırlar geçmiş gibiydi.
Merdivenleri çıkarken, Büyük Salon'un girişinin yanında önce Ron'un kırmızı kafasını, sonra da yanında Hermione'yi gördü.
Harry hemen arkalarından gelerek, "İnanamayacaksınız," dedi. "Ama batırdım."
Ron arkasını döndü ve neşeyle homurdandı. Hermione yavaşça gözlerini kırpıştırdı.
Ron mutlu bir şekilde, "Düşünsene dostum, buna inanabiliyorum," dedi. Ama Harry ona önceki akşam olanları anlattığında yüzündeki tüm alay silindi.
"Artık yapabileceğimiz bir şey yok," dedi Hermione umutsuzca. "Riddle ne yapmayı düşünüyorsa, yapacaktır"
"Onu bir yanlış anlaşılma olduğuna ikna edebileceğini sanmıyorum?" Ron kafası karışmış bir şekilde sordu.
"Onu henüz görmedim. Oradan olabildiğince hızlı çıktım."
Harry, Riddle'ı görmek ve bu karşılaşmanın ardından geleceği kesin olan belayla yüzleşmek istemiyordu.
Ron, "Ne yaparsa yapsın, zaten kötü olacak," diye yüzünü buruşturdu. "Dumbledore'a söylemeliyiz."
"Hiçbir şey yapamaz," diye itiraz etti Hermione. "Riddle'ın iddia ettiği kişi olmadığına dair kesinlikle hiçbir kanıt yok, tüm profesörler onu seviyor. Ve hiçbir profesör, kavga çıkaran bir öğrencinin tarafını tutmaz."
Bu sözler onun son umudunu da yok etti.
"Öyleyse cenazemi ayarlayalım," diye kıkırdadı Harry gergin bir şekilde. "Belki Riddle'ı benimle birlikte sürükleyebilirim ve siz ikiniz geleceğe dönebilirsiniz. Eğlenceli olacaktır."
"Aptal olma," Hermione dudaklarını büzdü. " Ona yalan söyle. Ne istiyorsan onu uydur , sadece dokunma. Ve Tanrı aşkına, Harry, çıldırmayı bırak!"
Harry: "Zihnime girdi!"
Hermonie: "En azından sihir konusunda zayıfmış gibi davranmalıydın. Riddle bunu bir meydan okuma olarak kabul edecek. Sence onu daha önce kimse yendi mi ?"
Ron, "Belki de bir meydan okumaya ihtiyacı vardır," diye mırıldandı.
Hermione ona öfkeyle baktı.
"İkinizi de tanıyamıyorum," dedi çok alçak sesle. "Bu bir yarışma değil, geleceğe dönüş ve Tom Riddle'ın tüm sırlarımızı öğrenmesine izin vermemize imkan yok."
"Ama onu ifşa etme teklifin ne olacak?" Harry başladı, ama Hermione öfkeyle onun sözünü kesti.
"Bu, tüm bunlardan önceydi ! Bence zaten yeterince sorunumuz var ama işleri daha da kötüleştirmemize gerek yok." Burun delikleri heyecanla açıldı.
"Eh, bu mantıklı," Ron başını salladı.
Bir grup öğrenci yanlarından geçerek onlara meraklı bakışlar attı. Harry onların Salon'a girmelerini bekledi.
"Öyleyse ne yapmalıyım?"
"Bitir onu," diye önerdi Ron.
"Bir yanlış anlaşılma olduğunu söyle," diye düzeltti Hermione, gözleri parlayarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHLAR NEDEN OLUŞUR // TOMARRY ÇEVİRİ
Teen FictionTAMAMLANDI Bellatrix'in mahzenindeki gizemli bir eser, Harry, Ron ve Hermione'yi geçmişe götürür.