Bölüm 34: Dragon

14 0 0
                                    

Her vampirin sahip olduğu yarasa kanatlarımı çıkarmıştım ve Tanya ile birlikte uçuyorduk. Onu sırtıma almıştım.

"Dragon bu harikaymış."

"Sen bir de gideceğimiz yeri gör."

Az sonra harika bir deniz manzarası olan küçük bir tepeciğin üzerinde uzanıyorduk. Etrafımız ağaçlarla çevriliydi.

"Dragon bunu daha çok yapmalıyız. harikaydı!"

Anlaşılan Tanya uçuşu sevmişti.

"Pekala daha sonra yine yaparız ama şuanda daha önemli işlerimiz var. Bu vampir avına kilitlendi. Benden kaçamazsın kurt kız."

"Kaçmak istemiyorum ki."

Bana gülümsedi. Ben de gülümseyerek karşılık verdim.

"Biliyorum."

"İstersen kanımdan biraz içebilirsin."

Büyük bir kahkaha attım.

"Merak etme henüz o kadar acıkmadım. Ava kadar bekleyebilirim."

Tanya'yla göz göze gelmemle birlikte kahkaham yüzümde dondu. Hiç de şaka yapıyor gibi görünmüyordu.

"İnternette okumuştum. Bazı vampirler insanları baştan çıkarırlarmış ve onlarla sevişirken kanlarının tadına bakmak hoşlarına gidermiş. Yani bu bir tür fanteziymiş."

Gerçekten bu kız beni çok şaşırtıyordu.

"Bu doğru. Ancak onlar insandı, unuttuğun bir şey var sizin kanınız hiç de lezzetli değil. Hatta alınma ama bizim için tadı iğrenç."

"Doğru ya! onu düşünemedim. Peki bu sana zevk verir miydi? Yani bir insan kadınla birlikte olsaydın."

"Sanırım evet ama bunun bir önemi yok. Bir insanla olmayı hiç istemedim. Tek istediğim sensin."

Tanya gülümsedi.

"Şimdi bu kadar konuşma yeter. Yapacak bir işimiz var."

Ona pis pis sırıttım.

Transilvanya'da Yasak AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin