56. bölüm

1.3K 98 15
                                    

Yere oturmuş titreyen dizlerime sarılıyordum.

Dizlerim deli gibi titriyordu.

Bir odanın içinde kalmış çıkamıyordu.

Karşımıza da kocaman ekran ve onun havada asılan cansız bedeni vardı.

Artık emindim ölmüştü.

O cani adam her kimse cansız bedenini ordan indirmeye dahi gelmemişti.

Hak etmemişti...

Ölmek için fazla küçük ve masumdu.

O artık yoktu.
Çağan da yoktu.

En son beni dinlemeyip o arabaya binmişti ve hala gelmemişti.

Tuanayı kurtarmak için gitmişti ama Tuana çoktan ölmüştü buda demek oluyorki oda ölecekti.

Lütfen oda ölmesin.

İki kayıp bizim için fazla.

İçimdeki korku dinmek bilmiyordu.
Göz yaşlarımı akmaması için zor tutuyordum.

O yoktu ve ona ne olacak bilmiyordum. Ona gidemiyordum da.

O zarar görecekti hisslerim beni buna itiyordu.

Ama ne olursa olsun yaşasın istiyordum.

Zeynep:birşey yapmalıyız!

Diye oturduğu yerden sert bir sesle konuştu.

Zeynep:çıkmalıyız artık burdan!

Eli durmadan karnına gidiyordu. Midesi bulanıyor ama bunu bize beli etmemeye çalışıyordu.

Ülkü:abim onların elinde. Abimi kurtarmamız lazım.

Dedi oda beste gibi bir köşede sessizce ağlıyordu.

Çıkamıyorduk. Kapı demirdi ve kıramıyirduk.

Kaç kere denediler bilmiyorum hata bı ara arda o kadar sinirlendi ki kapının Demir kulpunu kırdı.

Demir:ona birşey olmayacak,o kendini korkur.

Dedi net bir sesle.

Demir:ona kimse bir şey yapamaz.

Oda inanmıyordu ki kendi dediğine.

Hepimiz de biliyorduk zarar göreceğini belki de öleceğini...

Titrek bir nefes verdim ve ayağa kalktım.

Birden kamerada bir hareketlilik oldu.

Bir gölge gördüm önce.

Ardından iki adam girdi içeriye.

Ve ardından iki adam daha.

Nefesimi tutum nerdeyse iki adamın arasında gözleri bağlı bir şekilde gelen çağanı görünce.

Hiç konuşmuyordu. Onlar nereye giderse adımları onu oraya götürüyordu.

Karşımdaydı ama ne ona dokunabiliyor ne de konuşabiliyordum.

Oda hiçbir şey yapmıyordu.

Bir sandalyeye oturdu. Ardından elleri iki taraftaki odunlara kelepçelendi.

Ayakları da bağlandı ama o tek bir kilime dahi etmedi.

?:gözlerini açıp ona manzarayı göstermeye ne dersiniz?

Dedi içeri girip yine yüzünde maske vardı.

?:gözlerini açın ve karşısındaki manzarayı izletin ona.

platonik (ÇT)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin