Çağan:evet!
Dedi bir anda.
Gözlerimin içine bakıp göz kırptı.
Alkış ve sılık sesleri sustu sadece onun sesi yankılanıyordu kulağımda.
Ondan başka kimse yoktu hayatımda.
Herşey durmuş ve onun evet diyen sesi yankılanıyordu kulağımda.
Yanımdaki adam bir şeyler daha söyledi ne söylediğini biliyordum ama dinlemeiyordum.
Demem gereken tek şey evet di. Çağan içimdeki heycanın farkındaydı.
Birkaç adım da yanıma yaklaştı.
Çağan:sadece bir kelime.
Diye fısıldadı.
Çağan:sonra benimsin.
Dedi dudaklarıma,boynuma ve bembeyaz elbisenin açıkta bıraktığı göğsüme bakıp.
Çağan:herşeyinle.
Yutkundum.
Tek bir kelime...
Sadece tek bir kelime.Arda:hala geç değil bebeğim.
Dedi oturduğu yerden.
Arda:hala çekip gidebilirsin.
Dediğinde güldüm.
Abime döndüm ve göz kırptım.
Abim ne diyeceğimi anlamış gibi başını basaya yasladı.
Dudaklarımdan.
Tuana:evet!
Diye bir haykırış koptu.
Tuana:evet!
Dedim tekrardan.
Arda:hayır!
Dedi ağlar gibi.
Hakim olan adam şahitlerin de kabul edip etmediklerini sordu.
Ülkü ve lavinya evet dedi.
Nikah şahidim abim olabilirdi ama biliyordum ki hayır derdi ve ben bu riski kaldıramazdım.
Hakimin o klasik sözlerini dilemek yerine artık kocam olan adamın gözlerine bakıyordum.
Dudakları oynamıyordu ama gözleri bana bir çok şeyi anlatıyordu.
O merdivenden indiğim anı hatırlatıyordu bana.
Bir ormanda sırılsıklam halinde sarıldığım zamanı hatırlatıyordu.
Sahte bir evlilik cüzdanı hazırladığı zamanı...
Ve daha bir çocuğnu.
Hakim:artık gelini öpebilirsiniz.
Dediğinde çağan bana yaklaştı.
Babam yüksek sesle öksürdü.
Serkan:sakın damat.
Çağan duymadi belki de ilgilenmedi.
Arda:baba!
Dedi ağlar gibi.
Serkan:damat pişman etme kızımı sana verdiğime.
Umursamadı.
Dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
Çağan:artık.
Dedi ve tekrar öptü.
Çağan:karımsın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
platonik (ÇT)
Science FictionYeni başladığın okulda kimsenin konuşmaya cesaret edemediği sadece okulun zorbalarıyla takıldığı çocuğu ilk gördüğün an aşık olup yılarca plotonik olarak seversen ne olur?(bu kitap tamamen kurgudan ibarettir,bir ship üzerine yazılmıştır)