3.Bölüm: "Sevdikleri insana güç verirdi."

1K 77 16
                                    

En son yaşadığı olaydan sonra okuldan uzaklaştırma almıştı ve ailesinden bir şekilde saklamayı başardığı için her gün evden çıkıp okula gidermiş gibi yapıp orada burada geziyordu ve bundan aşırı zevk almıştı. Hiçbir sorumluluk yoktu, kimsenin saçma sapan konuşmalarını dinlemiyordu. Yalnızca kendi halinde takılıyordu. Gaye ise ona verdiği film sözünü tutamadığından kendini affettirmek için Saye'ye çok güzel bir hediye almıştı. Bu hediye Saye'nin dışarıda daha rahat gezmesini sağlamış ve insanların ona tuhaf tuhaf bakmasını biraz da olsa engellemişti. Hediye ise güneş gözlüğüydü. Onun dışarıda ki kurtarıcı parçasıydı.

Her ne kadar Gaye hafta sonu onu ektiği için kendini affettirdiğini düşünse de Saye onda hâlâ bir gariplik olduğunu düşünmekten kendini alıkoyamıyordu.

Bir gün ağzında lolipopu geveleyip kendi kendine gezerken Gaye'nin okuluna gidip ona bir sürpriz yapmaya karar verdi. Okulun çıkış saatine kadar siyah gözlükleriyle okulun tam çaprazında bulunan parkta ki salıncakta oturup sallanmaya başlamıştı. Eğer arkadaşları yanında olursa o zaman o da uzaktan bakar ve sonra kendine başka uğraşlar bulur zamanını doldururdu. Ama yanında kimse yoksa onu arayıp beraber sinemaya gitmeyi teklif ederdi. İzleyemedikleri filmin acısını sinemaya giderek çıkarabilirdiler.

Bir yandan ikizinin arkadaşlarıyla olan ilişkisini de merak ediyordu. Kesinlikle iyi olduğunu biliyordu ancak gözleriyle görmek istiyordu. Nasıl oluyordu da insanlarla bu kadar iyi anlaşabilir ve en sevilen olabiliyordu?

Sonunda okul zili çaldı ve öğrenciler koşar adımlarla -sanki okuldan çıkmaları yalnızca belli bir sürede gerçekleşebilir geride kalanlar ise okulda kalmak zorundaymış gibi- hurraaa çıkış kapısına doğru hücum ediyordular. O sırada kardeşini gördü. Okulun merdivenlerinden diğer çocukların aksine sakin sakin iniyordu ve yalnızdı. Üzerinde ki beyaz okul gömleğiyle ve gri bacaklarını saran pantolonuyla bile çok güzel duruyordu. Sarı saçları ışıl ışıl savruluyordu.

O an merak etti ikiz olduklarına göre onun gibi güzel gözüküp gözükmediğini yoksa bu konuda da mı şanssız olup olmadığını. Ancak dış görünüşlerinin bire bir aynı olduğunu bildiğinden(gözleri hariç) güzel olduğunu düşündü. İkizi dış kapıdan aheste aheste çıkarken yalnız olduğunu görünce sevindi. Tam telefonunu çıkarmış onu izlerken onu arayacaktı ki ikizinin arkasından 3 kızın kol kola girmiş ona doğru gittiğini görünce: "İşte arkadaşları geliyor" diye düşünüp telefonunu cebine koyup dönmeye karar verdi. Dönüp giderken kulakları hâlâ onlardaydı. İçlerinden biri:

"Ne zaman bizi eğlendirmeye geliyorsun?" diye sormuştu iğneler bir tonlamayla.

Bu soruyla arkasını birden dönen Saye, kardeşinin arkadaşları sandığı kızların kardeşinin önünü kestiklerini ve onunla dalga geçmeye çalıştıklarını fark etti. Gaye'yi uzaktan incelerken onun birden korkulu gözlerle bir adım geri çekildiğini gördü. Gaye bu kızlardan korkmuş muydu? Eğlendirmek derken ne kastediyordu? Kardeşi kekeleyerek cevap verdi:

"Sı..Sınav haftası olduğunu biliyorsunuz? İ..İsterseniz sizi ders çalıştırabilirim." Dedi. Yanında ki kızlarda ortadaki gece siyahı gibi zifiri karanlık saçlı olan kıza katılarak bir kahkaha attılar:

"Ders çalışmak istemiyoruz güzelim, eğlenmek istiyoruz." Dedi yanında ki kızıl saçlı. Ortadaki kız tekrar konuşmaya başlayacakken kardeşi yanlarından geçip gitmek isterken onun kolunu tuttu.

"Aaaa ama biz konuşurken sözümüzün bitmesini beklemeyecek misin?" ortada ki kızın yüzü şimdi daha net gözüküyordu. Saçlarına vuran zifiri karanlık renk akarak yüzüne de vurmuş gibi gözüküyordu. O kızı görür görmez nedense bir irkildi ve kendini yanlarına gitmemek için zor tutarak koca gövdeli ağacın arkasına saklandı.

GÖLGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin