49.Bölüm "Şov zamanı."

129 14 0
                                    

Derginin ilk sayısı satmış ve daha çıkar çıkmaz yok satmıştı. Çünkü reklamı oldukça iyi yapılmıştı, tabii Asude sayesindeydi. Saye de etkiliydi ama Asude o reklamdan anlayan zekasıyla herkesi etkilemeyi biliyordu. Elbiseye herkes bayılmış, herkese açık halde satılması bile istenmişti. Özellikle Ouroboros ayrıntısı herkesi deli etmişti.

Seçkin Özen ise güya bir sürü soru işaretini geride bırakacak açıklamalar yapacaktı dergisinde ama o da fos çıkmış dergisini alan herkes sitem etmişti. Ne Sungur ortalıktaydı ne de Aleyna. Saye, Seçkin Özen'in onlara zarar verme ihtimalinden bile korkmaya başlamıştı. Aleyna için pek değil de Sungur için oldukça endişeleniyordu. Bu arada Saye'nin, Seçkin Özen'in dergileri için yaptığı tablolardaki mesajlar da çözülmeye başlanıp, tartışmalara konu oluyordu. Seçkin Özen aslında oldukça kötü bir insan mıydı? Evindeki insanlara neler yapıyordu? Eski karılarının ölüm sebepleri neydi? Sungur Özen neredeydi?

Saye, İlay ve Asude ise ikinci sayıyı çıkartacakları dergi için hazırlanıyorlardı. Dergi haftalık çıkacağı için oldukça fazla çalışmaları gerekiyordu. Asude kıyafeti tasarlayıp çalışanlarına gönderiyordu ve onlarda hızlı bir şekilde dikmeye çalışıyorlardı. Saye ikinci hikâyenin resmini çizmekle meşguldü, İlay ise derginin içeriğiyle ilgileniyordu. Hepsi ayrı yerlerde çalışıyorlardı çünkü kendi başlarına çok daha iyi odaklanıyorlardı.

Saye eli yüzü boya olmuş bir halde boyamasını yapmaya devam ederken masanın üzerinde durduğu ve varlığını bile unuttuğu telefonu titremeye başladı. Arayan Sungurdu. Saye heyecanlanarak telefonu açtı "Alo. Sungur."

"Niran. Ben Niran." Dedi nefes nefese bir ses. "Niran neredesin kayıplara karıştın. Senin için..." deyip duraksadı Saye. "Ne oldu endişelendin mi?" Saye bir şey demeden sustu yalnızca.

"İyi misin sen? Seçkin Özen mi sana bir şey yaptı?"

"Hayır hayır o bir şey yapmadı. Görüşelim mi? O zaman anlatırım."

"Olur. Nerede?" diye sordu Saye.

"Dışarıda olmaz sen neredeysen ben oraya geleyim." Dedi Niran. Saye onu buraya nasıl çağıracaktı ki? Daha kimseye bir şey söylememişti Sungur hakkında. "Araban var mı? Buraya gelemezsin henüz. Sana atacağım başka bir adrese gel." Dedi Saye ve resmini yarım bırakarak odadan çıktı. Aşağıya indiğinde herkes bir koşuşturmayla uğraşıyordu, Asude ortalarda yoktu.

"Asude nerede?"

"Elbiseyi alacak sen nereye gidiyorsun? Elbiseyi deneyeceksin." İlay şaşkın, yuvarlak gözleriyle bakıyordu Saye'ye. "Geleceğim az işim var." Diyerek kapıdan çıkarken İlay kolundan tuttu. "Seçkin Özen peşinde olabilir Saye kafana göre işler yapma." Onun da elleri mürekkep izi olmuştu, gerçekten çok çalışıyordu. Saye onun mürekkepli ellerine dokunarak "Merak etme, bir şey olmayacak." Deyip kapıdan çıktı. Kapının önünde duran Atay öğretmenin arabasına binerek evden ayrıldı. Kendi arabasını kullanmıyordu çünkü Seçkin Özen takip edebilirdi. Saye, Niran'ı evdekilere nasıl açıklayacağını düşündü. Ne diyecekti, nasıl inandıracaktı ya da kabul ettirecekti onları bilmiyordu.

Peki Niran bunca zaman neredeydi? Nereye saklanmıştı? Onu anlamak gerçekten çok zordu. Buluşacakları yere geldiğinde Niran'ın çoktan orada olduğunu gördü. Ne ara gelmişti. Siyah bir motorla gelmişti, kafasında kask takılıydı. O an aklına Sungur'un geri dönüp onu tuzağa düşürüp düşüremeyeceği geldi. Belki Sungur kendine gelmişti ve Seçkin Özen her şeyi öğrenmişti. Belinden silahını çıkarıp silahını doğrulttu. "Sungur?" dedi silahını ona yaklaştırarak. Ona doğru dönen ve Niran olduğunu düşündüğü kasklı adam ellerini kaldırarak "Benim. Niran." Dedi ve kaskını çıkardı. Bakışlarından ve tarzından Niran olduğu anlaşılıyordu ancak Saye emin olamadı. "Kanıtla." Dedi. Niran kahkaha ile gülerek "İşte benim kızım." Dedi. O kendini beğenmiş alaycı gülüşünden Niran olduğunu anlasa da "Gülüp durma geçiririm bunu kafana. Kanıtla." Dedi. Niran, Saye ile ilk karşılaşmalarından bahsetti. O evde Saye'yi ilk gördüğünde neler yaptığını anlattı, neler konuştuklarını hatırlattı. "Bana sarılmanı beklerdim, silah doğrultmanı değil." Saye ona gülümseyerek belinden çıkardığı silahı tekrar geriye koydu. Niran'a yaklaşırken Niran dizine bir tekme indirip bu sefer o belinden çıkardığı silahı Saye'ye doğrulttu.

GÖLGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin