48.Bölüm 💜 Baş Ağrısı

6.6K 909 72
                                    

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar! 🔮💜

NOT: YETERLİ BEĞENİ VE OKUNMA SAYISI GELMEDEN BÖLÜM GÜNCELLEMİYORUM.

ARKADAŞLAR BÖLÜMLERİ BEĞENİRSENİZ, DİĞER BÖLÜMÜ O KADAR HIZLI ATARIM. HİKAYE ÇOK BEKLEMEDEN FİNAL OLUR. BÖYLE BEKLEYİNCE SİZ OLAYLARI UNUTUYORSUNUZ. BEN DE YAZMAK İÇİN BEKLİYORUM. O YÜZDEN LÜTFEN BİR SANİYENİZİ DAHİ VERMEDEN BEĞEN BUTONUNA TIKLAYIN. SİZDEN ÇOK ŞEY GÖTÜRMEZ AMA BENİ EPEY MUTLU EDERSİNİZ.

48.Bölüm

Kurak Topraklara dönüş yaptığımızda berbat haldeydim. Hestia beni hiç olmadığım kadar yormuş, deyim yerindeyse suyumu çıkarmıştı. Bu kadar hırslı bir kadınla evli olduğu için, Kreon Borgias'a saygı duymuyor değildim.

Ertesi gün büyü dersinden sonra yeniden Hestia ile çalışacağım için erken yatmak istiyordum. Kafam öyle dolu, bedenim öyle yorgundu ki banyo bile yapasım gelmiyordu. Fakat eve geldiğimde saçlarımın arasından çıkan kurumuş yapraklardan sonra, banyo yapmama fikrini  değiştirmiştim. 

Hantal adımlarım beni suya sürüklemeden önce, Gail'ın masa başında oflaya poflaya büyü çalışmasına kıkırdadım. Kaiden, Gail'e sinirle bağırırken Gail yardım ister gibi bana bakıyordu.

"Ne demek kuru özlü bitkilerin ne işe yaradığını bilmiyorum! En basit büyülerin kökenini oluşturan şeyler bunlar. Okulda ders anlatılırken ne yapıyordun?"

Gail gözlerini suçlu suçlu kaçırırken, yüksek sesle kendini savunmaya girmişti. "Aheron'dayken hocalara bir türlü adapte olamamıştım Erebus'a gittiğimde de Siena'yı koruyacağım diye dersi çok dinlemedim."

"Ha?" dediğimde şok içerisindeydim. "Görende bana yedi yirmi dört korumalık yaptın sanır. Sen şuna sürekli Pearl ile fingirdedim desene!"

Gail gözlerini kıstı. "Ben senin için okul değiştireyim, Nicoletta gibi biriyle kavga edeyim. Sense beni kara büyücünün tekine sat."

"Kara büyücü dediğinde senin ağabeyin!" dediğimde Kaiden hala sinirli görünüyordu.

"Yarına kadar sana verdiğim ders notlarını su gibi içeceksin. Geldiğimde hala bunları anlatamıyorsan, yemin ediyorum erkeklik organını yüz yıl kadar işlevsiz bırakırım!"

Gail'ın gözlerini kocaman açılırken, "B-Bunu yapamazsın, Kaiden!" dedi. "Doğacak yeğenlerini düşün. Sana amca diyecek minik Gail'leri düşün!"

Kaiden kaşlarından birini kaldırdı. Siniri sönmüş olabilirdi ama kararlılığı devam ediyordu. "Öyle bir yaparım ki!.. Sen bu konu hakkında bir daha konuşamazsın."

Küçük bir köpek yavrusu gibi gözlerini Kaiden'a diken Gail ağlayacak gibi duruyordu. Kaiden'ın taviz vermez duruşundan sonra masaya yaydığı kitaplarla notları topladı. Homurdanarak, "O halde kütüphaneye gidiyorum. Bize bugün uyumak yok. Belli oldu." dedi.

Kaiden'ın çevresini dolanarak basamaklardan çıktığında, Kaiden kollarını kucağında toplamış sırıtarak Gail'ı izliyordu. O gittiğinde gözleri bana döndü. Hestia'nın dedikleri bir anda gözümün önünde canlanınca, Kaiden'a doğru yürümekten kendimi alamadım.

Usul usul, yavaş adımlarla yaklaştım. Avını gözleyen bir kartal gibi tam önünde durduğumda, başımı göğsüne yasladım ve kollarımı çevresinde birleştirdim. Gözlerimi kapattığımda, evimde olduğumu biliyordum.

Kaiden ise hiçbir şey demiyordu. Kollarını bana doladığında, "İyi misin?" diye fısıldadı.

Başımı sallamakla yetindim. Onu kaybetme düşüncesi benliğimi öyle bir sarsmıştı ki onsuz bir dünyanın nasıl olacağını unutmuş gibiydim. Oysa ondan önce aşçı olmak için yanıp tutuşan sıradan bir genç kızdım.

Büyüler Kraliçesi (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin