30. BÖLÜM- BETÜL'ÜN KÖYÜ

80 4 0
                                    

Keyifli okumalaar~

Çağan'dan~

İçimdeki heyecanı dizginlemek için kalbime doğru yasladım sağ elimi. Sakinleş, dedim kalbime, ilk kez mi yaşıyorsun bunu? Evet! Elbette ilk kez!

Sabah beni uyandıran Zeynep'ti. Aynen şöyle demişti: Volkan ağabeyi bir şekilde ikna et ve Tunahan'ın aldığı biletlerle Bursa'ya gelin.

Ben ne demiştim ona? Emrin olur? Bu kız beynimi çok fena ele geçirmişti!

Uyanmam saliseler sürmüş olsa da söylediklerini anlamam dakikalar sürmüştü ve yüzümü yıkarken şokla aynada kendime bakarken anlamıştım her şeyi. Evet, Zeynep, Betül'ün evine gitmişti ve birkaç gündür oradaydı. Ve evet, şimdi bizi de oraya çağırıyorlardı. Sabah saatlerinde bir otobüse atlayıp gece dönüş yapmamız gerekiyordu ve ben Volkan'ın toplantısının bitmesini bekliyordum. Otobüsün kalkmasına bir saat bile kalmamıştı ve yol da on dakika falan sürecek olsa, eh, pek de vaktim yoktu.

"Amirim müsait, buyurun."

Heyecandan teşekkür bile edemeden içeriye daldım ve Volkan'ın çatık kaşlarıyla karşılaştım.

"Amirim," dedim Betül'ün ona seslendiği gibi. Kaşları daha da çatıldı. Sanki ona böyle seslenebilecek tek bir kişi vardı ve elbette o kişi ben değildim. "Azıcık gül yahu! Bak, korkuyorum ben."

"Sabah sabah katili bulduğunu söylemek için gelmediysen neden buradasın?"

"Katili bulma işi sizin değil miydi?"

Koltuğa oturduğumda ensesini kaşıdı onaylar gibi başını sallarken.

"Yapamıyorum sarı."

"Yaparsın, bir sakin ol."

"Olamıyorum sarı."

"Hadi benimle gezmeye gel."

Dalga geçiyormuşum da bunu asla yapmamalıymışım gibi sertçe baktı bana. Cidden korkuyordum bu heriften.

"Sen," dedim kınar gibi. "Sen aylardır neden böylesin? Çekilmez, sıkıcı, asabi birine dönüştün ya."

"Ben bile bana tahammül edemiyorum, haklısınız."

"Kimler olarak haklıyız?"

"Sen, annem ve babam falan... Neden geldin cidden?"

Derin bir nefes aldım. "Az önce söyledim ya."

"Oğlum dalga geçme benimle," dedi sakinleşmiş ses tonuyla. "Hadi git okuluna."

"Okulum ara verdi," dedim. "Dün gruba yazdım. Sen beni hiç dikkate almıyorsun sanırım."

Omuz silkip kalemliğini karıştırdım öylesine.

"Umarım trip atmıyorsundur?"

Buruşmuş yüzüne baktım. Sonra güldüm. "Öyle yapıyordum aslında."

Sabır çeker gibi tavana dikti gözlerini. "Rabbim bana sabır ver."

"Sabır istersen sabredebileceğin olaylar verir diye okumuştum."

Şaşırıp bana baktı yüzüne kapattığı ellerini indirerek. "Sen var ya," dedi. "Olmuşsun sen."

Gülümseyip göz kırptım. "Hadi, vaktimiz azaldı."

"Gidemem bir yere ben."

"Bursa'ya gitmeliyiz. Betül'ün babaannesi bizim için mükemmel yemekler hazırlıyormuş."

Dondu kaldı. Masaya bakan gözlerini ağırca bana çevirdi.

"Bursa?"

"Bursa'nın tatlı bir köyüne. Hadi, gidelim. Tunahan terminale varmıştır bile."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 04, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZERDALİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin