Merlin, Arthur'un az önce ona uzattığı makalenin kopyasından başını kaldırdı. "Kardeşinden nefret ediyorum."
Arthur güldü, başını geriye attı ve yanında otururken kolunu Merlin'in omzuna doladı. "Yine de haksız sayılmaz, değil mi?"
Merlin'in bakışları sok elindeki platin yüzüğe düştü; gerçekten de henüz takmaması gereken yüzüğe. "Hayır ama her şeyi onsuz planladığımız öğrendiğinde bizi öldürecek."
Arthur gülümseyerek omuz silkti. "İlan yarın nüfus müdürlüğünde sergilenmeye başladığı anda zaten sıçtık. Muhtemelen Noel hediyelerimizi saklayacak."
Yüksek sesle gülme sırası Merlin'deydi. Parmağını uzatıp eşleyen yüzüğü Arthur'un parmağındakiyle karşılaştırırken sırıttı. "Hadi ama bunları çıkarmamız lazım. Tekrar dışarı çıkmadan önce onu çıkarmayı unutursan Leon yine kriz geçirir!"
"Ama hoşuma gidiyor." Arthur bunun gerçek olduğunu öğrendiğinde sadece biraz dehşete düşmüştü. Bu yıl buna benzer birçok anı çoktan yaşamıştı.
Merlin sahte bir acıma duygusuyla başını salladı ama yine de yanaklarında pembe lekeler vardı. "Bu biraz çılgınca, değil mi?" Yüzüğünü çıkartıp ışığa doğru tuttu.
Arthur yüzüğü Merlin'in elinden aldı ve tekrar parmağına taktı. "Ama biraz kızgın olmakta iyiyiz, değil mi?"
Arthur'un ihtiyacı olan tek cevap Merlin'in kör edici gülümsemesiydi.
***
Morgana'nın öfke nöbeti yaklaşık üç saat sürdü.
*23.01.2024*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Snapshots /Merthur
Fanfic*Çeviridir. *Tamamlandı *** Aralarında her zaman heyecan olacaktı ama tartışmakla flört etme arasında ince bir çizgi vardır. (Ya da Arthur Pendragon'un kesinlikle Hugh Grant olmadığının hikayesi.)