Ayna karşısında son rötuşları yaparken Buğra sessizce arkamdan yaklaştı. Kokunu belime doladı ve o kendine has kokusuyla parfüm kokusunun karışımını derin bir nefesle içime çektim. Aynadan bize baktım. Bizi biri bu şekilde görse bizim için harika çift oldunuz derdi. Ama gerçek bambaşkaydı. Aramızdaki şey tamamıyla dostluk bağı ve tutku bağıydı. En azından Buğra için bu şimdilik böyleydi.
Kollarının arasında ona döndüm. Salaş takımın içinde mükemmel duruyordu.
''Şimdi bir bağımlının ne hissettiğini çok iyi anlayabiliyorum.''
Gülümsedim. O çıplak tenimde parmaklarını gezdirirken omzuna çenemi yasladım.
''Kesinlikle beni bir madde olarak tanımlana alınmadım."
Parmaklarını teninden çekip saçlarımı omzumun bir tarafına çekti ve sıcacık dudaklarını açıkta kalan omzuma bastırdı.
"Çünkü sen de biliyorsun ki bir bağımlının tüm ilgi ve alakası kullandığı maddede olur. Gerisini gözü görmez. Bu da şuanda senin benim gözümdeki yerini belli ediyor."
Kaşlarımı çatıp biraz geri çekildim ve onun gözlerine baktım. "Senin bilmediğin şeyse benden kurtarmaya çalıştıklarında kliniğe yaptırmaktan çok daha fazlası gerekeceği. O kadar kolay olmayacak."
Dudaklarının bir kenarı haylazlikla yukarıya kıvrıldı. "Meydan okumana bayılıyorum!"
Tam aynı anda öpüşmek için hareket etmiştik ki Buğra'nın telefonu çaldı. Hızla cebinden çıkarırken bir taraftanda boşta ki eliyle elime yapışıp beni çekip odadan çıkarttı.
Arayan abisiydi. Hızımızı kaybetmeden abisinin arabasına bindik ve Knight'a gitmek üzere yola çıktık. Abisi dikiz aynasından beni süzüp ıslık çaldı.
''Hiç daha önce bir film yıldızı ya da model olmayı düşündün mü? Eğer düşünmediysen bir derim. Net bir numara olurdun."
Küçük bir kahkaha attım. "Bunu birde halamın yanında söyle. Dilini kesip kedilere yedirir."
Teslim olmuşcasına tek elini direksiyondan kaldırıp ağzına hayalî fermuar çekti.
Varacağımız yere kadar olan süre sessiz geçti. Kimse ağzını açmadı ve arabanın içini aşırı derecede derin düşünceler doldurmuştu. Herkes kafasındaki düşüncelerle dolup taşmıştı. Ta ki Knight'a kadar...
Gözlerimi abartısız kocaman açıp cama yapıştım.
Kapının önünde kırmızı halı vardı ve her yerde gazeteci doluydu. Kaldırım köşelerinde yerden aydınlatmalar bir kulüp lambası gibi rengârenk yanıp duruyordu.
Ben küçük dilimi yutmuş bir şekilde etrafa bakarken abisi ağzından bir küfür kaçırdı. Gözlerimi ona çevirdim.
"Bir planın var mı?" Buğra abisine cesur bir bakış attı. Abisi ne yapacağını anlamış gibi kafasını iki yana salladı. "Aylardır uğraştığın çabayı bir kalemle silemezsin. Bu hala süreci devam eden davanı eksi yönde etkiler." yüzünü bir kez eliyle sıvazladı. "Tamam. Şöyle yapıyoruz. İçeriye basın görmesi net bir şekilde yasak ve yasal değil. Ben şimdi arabadan iniyorum ve Ela, sana kapıyı açacağım. Tek isteğim Buğra ile ne olursa olsun göz teması kurmuyorsun ve direkt benim sana uzattığım kola giriyorsun. Bunu benim için değil. Buğra için yapabilir misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden Sev!
Romantizm"Dün senin en sevdiğin yemeğe kadar öğrendim, ama hala adını bilmiyorum." omuz silkip yavaşça gözlerini bana çevirdi. "Gerek yok. Zaten bir daha karşılaşacağımızı sanmıyorum." Dedi. Ama bu anında suratımı düşürdüğü için bakışlarımı ondan kaçırıp de...