❤️ fikrimin İnce gülü...❤️
6. Bölüm.
Sıcağın altında tek başıma darıların diplerindeki otları çapalamayı sevmiyordum. Hem sıcaktan dolayı çok terliyor, hem de çok yoruluyordum.
Zaten akşam Fahriye ablanın patlattığı dudağımın acısıda geçmiyordu. Fahriye ablayı hiç sevmiyordum. Beni dövdükten sonra hiç bir şey olmamış gibi inci ablaların yanında bana iyi davranmıştı.
Züleyhaya da dudağım hakkında bir sürü yalan uydurmak zorunda kalmıştım.
O kadar çok yorulmuştum ki çapayı bir kenara atıp ilerideki ceviz ağacına doğru yürümeye başladım. Engebeli bir arazide olduğum için yürümekte zorlanıyordum.
Ceviz ağacının dibine koyduğum testiden bir bardak ayran boşalttım. Sonra da onu kana kana içtim. Gölgede oturmak iyi gelsede çok acıkmıştım. Bu yüzden elim ayağım tutmuyordu.
Ama darıların dibindeki otlar bitmdende gidemezdim. Fahriye abladan bir dayak daha yiyemezdim. Kocaman arazide tek başıma olmak beni ürkütüyordu.
Sadece arada bir esen rüzgarın ve ağustos böceklerinin cırcır sesi duyuluyordu. Bir de akşam Züleyhayla korkunç sohbetler etmiştik.
Neymiş de köyde cinler varmış. Yalandır diye düşündüğüm bu konu herkesin dilindeydi. Şu benim en sevdiğiniz şarkı ne yazdığım yıkık dökük evin yanındaki fırında bir cin görülmüş.
İşin saçma yanıysa duvarlara o yazıları cinler yazıyormuş. Benim yazdığım sorunun altındaki cevabı bir cin yazmış olabileceğini düşünmem korkutucuydu.
Arkamdan bir elin boğazıma yapışmasıyla çığlık attım. Koluyla iyice boğazımı kavramıştı. Yerimde debelenirken yanımdaki testi devrildi. Bu nedenle tüm ayran yere döküldü.
Ensemde hissettiğim ılık nefesle bağırmayı bıraktım.
"Beni o gûn gördün. Ve bende seni gördüm. Seni bırakacağımımı düşünüyordun?"
Bu kalın sesin sahibini tanıyordum. Bu katilin ta kendisiydi. Bunu anlamamla birlikte tüylerim diken diken oldu. Nefes bile alamıyordum. Ömer'in beni bırakmasını bekliyordum.
"Ben hiç bir şey görmedim." Diye yalan attım. Ancak nafileydi. Onu gördüğümü görmüştü. Hepsi Fahriye abla yüzündendi. Neden sürekli hamza ağanın gözüne girmeye çalışıyordu ki?
"Eminim öyledir." Dediğinde boğazımı yavaşca bıraktı ve önüme geçti. İrisleri güneşten dolayı daha yeşil ve daha korkutucu gözüküyordu. Titrememe de engel olamıyordum.
"Benden ne istiyorsun?"diye sordum ağlamaya yakın olan sesimle.
"Benim yanımdan ayrılmayacaksın" bu fikir iliklerime kadar üşümeme neden oldu. Onunla kalmak kadar ürkütücü bir şey yoktu.
"Nedenmiş o?"
"Benim yaptığım şeyi başkalarına anlatmayacağın ne malum?" Dedi.
Ömer çok müphem biriydi. Onu asla anlayamıyordum. Duygularını da anlayamıyordum. Ona baş kaldıramazdım çünkü ondan çok korkuyordum.
Beni kolumdan sertce çekip tek hamlede kaldırdı. İşaret parmağıyla neredeyse hiç kullanılmayan bozuk yolda duran arabasını gösterdi. Ben onun arabasını neden görmemiştim. Açlıktan olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FİKRİMİN İNCE GÜLÜ...
ActionO adamın rutubet kokusunu alamayınce kafamı uzatıp baktım. Siyah saçlı yeşil gözlü bir erkek çocuğuydu. Yaklaşık 13-14 yaşlarındaydı.  Çekine çekine benim yanıma geldi. Bende şaşkın ca ona bakıyordu. Elini bana doğru uzattı. "Seni kurtarmaya geldi...