İki el silah sesini duymamla arabadan inmem bir olmuştu.
Arkamdan sesleniyorlardı ama hiç kimse artık umrumda değildi.
Koşarak evin içine girdim. Gördüğüm manzara ile yıkıldım.
Kadir kanlar içinde yerde öylece yatıyordu. Dizlerim artık beni taşıyamaz hâle gelmişti.
Yanına diz çöktüm. Başını kucağıma koydum.
"Kadir, hayır hayır olamaz. Bana söz vermiştin. Sapasağlam yanına gelicem demiştin. Olmaz Kadir kalk."
Resmen feryat ediyordum. Arkadan sesler geliyordu ama o sesleri bile ayırt edemiyordum.
Benim ile birlikte Baran'da yıkılmıştı.
Kadir ile çok yakın arkadaşlardı. Arin hemen eline telefonu aldı ve ambulansı aradı.
Ben kendimi kaybetmiş gibi ağlıyordum. Ağladıkça içim daha çok yanıyordu.
Ambulansın siren sesi duyulmuştu. Emir hemen sağlık görevlilerini içeri yönlendirdi.
Sedyeye alıp ambulansa bindirdiler. Bizde arkasından gittik.
Hastaneye vardık. Kadir'i hemen ameliyathaneye almışlardı.
"Allah'ım nolur, yalvarırım Kadir'e bir şey olmasın lütfen."
Baran yanıma geldi. Yüzünü bile görmek istemiyordum.
Çünkü bu planın oluşmasında Kadir'in payı olduğu kadar Baran'ın da payı vardı.
"Hangi yüzle hâlâ buraya gelebiliyorsun, hangi yüzle?"
Öyle bir bağırmıştım ki bütün gözler bana çevrilmişti.
"Birce inan bende böyle olmasını istemezdim. Olayların buraya kadar geleceğini nereden bilebilirdim?"
"Madem bir plan kuruyorsun neden en ince ayrıntısına kadar düşünemiyorsun. Neden ekip arkadaşının hayatını riske atıyorsun. Sen bu musun? Bu musun Baran?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Benim Öyküm
Romance17 yaşında hayalleri polis olmak isteyen kızın verdiği mücadeleyi anlatan ve aynı zamanda polis olduktan sonra ki karşısına çıkan zorlu süreci ilerletmeye çalışan bir yaşam hikayesi.