Sonsuz İhtimal, Tek Adres /11

3.9K 142 11
                                    


''Üşümediğine emin misin? '' Seyran battaniyeye sıkı sıkı sarılmış, az önceki rüyanın mutlu sarhoşluğuyla Feriti izliyordu. Terastan ayrılmak istememiş, terastaki koltuklardan birine oturan Feritin dizine kıvrılmıştı.

''Hiç üşümüyorum hiç .'' derken güldü. ''Sen? ''

Ferit elindeki tableti kenara çekip, eğildi. Seyranı saçları arasından öptü ''Sen yanımdayken kanım deli kaynıyor benim. Baya ısınıyorum. '' dedi.

''Kış rahat geçecek anlaşıldı. '' dedi Seyran da gülerken.

Ferit elindeki tablete bakmak için yeniden döndüğünde, ciddiyetle bir şeyleri incelemeye başladı. Seyran, sessizlikle birlikte Feritin soluk alıp verişini ve denizden kulaklarına dolan dalga sesini dinliyordu. Bu sırada Aysuyla yaptığı konuşma kafasında dönüp duruyordu. Ferite yapılmış bir ihanet, bir haksızlık söz konusuydu ama Seyran bu olayın ne kadar içindeydi tahlil edemiyordu. Feritin bir evliliğe mecbur bırakılması, ona Feriti getirmişti ama ya bu durum Feritten başka şeyleri götürdüyse diye düşünmeden edemiyordu. Gerçekleri bilse ne hissederdi, yine de bu evliliğe şükreder miydi diye düşünmekten delirecek gibi oluyordu.

''Ferit ? '' dedi aniden. ''Eğer hiç evlenmeseydin, yani deden seni buna zorlamasaydı. Şuan nerde olmak isterdin, ne yapmak isterdin? ''

Ferit şaşkınca çevirdi gözlerini, dizlerinde yatan karısına ''Nerden çıktı bu şimdi? ''

Omzunu silkti Seyran, sadece karşıya bakıyordu ''Bilmem öyle aklıma geldi. Bugün bir kitap okudum da, sonsuz ihtimallerden bahsediyordu. Ben de bizim hayatımızdaki ihtimalleri düşündüm biraz. Birbirimize rastlamasak ne yapıyor olurduk diye. ''

Güldü Ferit. ''Bence benim o sonsuz ihtimallerimin hepsi sana çıkıyordu. '' derken eliyle Seyranı belinden gıdıkladı. ''Antep fıstığıııı. ''

Seyran, Feritin güçlü ama nazik ellerinden kaçarken kıkırdadı. ''Politik cevap verme. Kızmayacağım söz. Ciddi ol. ''

Gülerken düşünür gibi yaptı Ferit ''Yok Seyran, düşünüyorum düşünüyorum yine de aynı yere geliyorum. '' dedi.

''O nasıl oluyor? ''

Ferit, heyecanla dizlerinden kalkıp gözlerinin içine bakan karısının, saçlarını okşadı ''Bak ben nerede olursam olayım, ne yapıyor olursam olayım o Antep'e gelecektim bence. Yolum çatık kaşlı, sarı elbiseli, dupduru kıza çıkacaktı. Antep'in herhangi bir sokağından sen çıkacaktın ve ben, oranın benim de memleketim olduğuna ikna olacaktım. '' Güldü ''Hatta senin fırçanı yiyecektim, beni gözlerinle dövüşünü zevkle seyredecektim. Hissediyorum bunu. ''

''Sen dayak arsızısın da ondan, benimle alakası yok. '' dedi Seyran da gülerken. Feritin güzel sözler dökülen dudaklarını öptü. ''Deden zorunda bırakmasa evlenmezdin ki sen. Beni görsen bile iki flörtleşir, dayağını yer evine dönerdin. ''

''O kadar emin olma. '' diyerek gözlerini kaçırdı Ferit. Yeniden tablette bir şeyler bakmaya koyulduğunda, Seyran heyecanla saçlarını kulaklarının arkasında toplayıp;

''O ne demek? '' dedi. Gözleri ışıldıyordu. ''Ya Feriiiit söyle, o ne demek dedim? '' Feritin tişörtünün yakasını çekiştirip, boynuna da bir öpücük kondurdu.

''Sence iki günde unutacağım biri olsan, o gün o evde seni seçer miydim Seyran? ''

Bilmem der gibi dudak kıvırdı Seyran ''Sen orada inat yaptın. Bir daha karşıma çıkma pişman ederim dedim diye oyun oynadın işte. Tipik Ferit Korhan. '' Güldü.

Feritin bakışları keskinleşti. O gün, o gördüğü güzeller güzeli Antep fıstığı gözleri önünde yeniden süzülür gibi hayran hayran baktı Seyranın gözlerine.

Yalı KatıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin