41.Bölüm

2.2K 148 28
                                    



Geçmişi,olanlar,yaşananlar asla unutulmaz.Bazen küçük,bazen ise büyük bir iz kalır.O izler kolay kolay silinmezdi.Yada hep kalırdı.Emir velayeti kaybetmesiyle derin bir üzüntü içine girerken adeta sanki herşeyini kaybetmiş hislerine girmişti.Ama öyle değildi mahkeme belirli günlerde oğlunun görülmesine izin vermişti.Onun acı çektiği nokta hep yanında olmasını hergün aynı evde uyanmayı isterken artık belirli günlerde görülmeye karar verilmişti.Feride'ye neler denilmişti mahkeme de dava açması bile onu öfkelendirmesine yetiyorken böyle annesinin avukatla anlaşması ve herşeyi söyletmesi belki Feride oğlunu bile göstermezdi şimdi.Önceden istediği vakit görürken şimdi belirli zamanlarda görecekti,hiç dinlememeliydi kimseyi.
Genç adam işine vurmuştu kendisini,bütün olanları sadece işteyken düşünemiyordu.

Feride oğlunun velayetini kazanmasıyla yitirdiği direnci yerinden toplamıştı,artık oğluyla kimse ayıramazdı onu.Emir'in geçen geldiğinde o hali canını acıtmıştı,aralarında ne kadar sorun geçerse geçsin ayırmayacaktı onu oğlundan. İnci hanımın gelip özür dilemesi,Ömer'in,Emir'in hiçbir şeyden haberi yok demesi dahada arttırmıştı bu düşüncesini.Artık Toprağı bu işlere katmayacaktı,gerekeni yapmıştı zaten oğlunu ne kadar sevdiğini görebiliyordu,inanıyordu Toprak doğduktan sonra değiştiğine.
Artık önünde daha büyük bir belirsizlik vardı Batu ile çözmesi gereken bir mesele.Telefonlarını açmıyordu ama bırakmaya niyeti yoktu bu işin yakasını.Ailesiyle de bir istişare ettikten sonra artık kafasında herşey dahada çok rayına oturmuştu.
Günün öğle saatlerinde kendisini ve Toprağı hazırladıktan sonra Toprak ve çantasını alıp arabaya yerleştirmişti onları.Kapıyı kapatıp kendi yerine yürürken Nuray teyzesinin geldiğini gördü ona doğru perişan haldeydi.

"Feride,biraz konuşabilirmiyiz."

"Buyur,Tabi." Her ne kadar Berna ve ailesine kızgın olsada bunca yıllık hukukları vardı.Annesinden ayırmazdı karşısında gözleri kızarmış kadınıda.

"Bak kızım,biliyorsun seni Berna'dan hiç ayırmadım.Senide hep bir kızım olarak gördüm.Teyzen,kuzenimle çok küçük yaşta evlendi,bizde annenle o zamandan beri arkadaşız on yaşından beri.Bu arkadaşlığımızın kızlarımıza yansıması bizi çok mutlu etmişti...Ama ikinizinde aynı adamı sevmesi herşeyi mahv etti.Biliyorum Emir'i sende çok sevdin ama Berna'da sevdi kızım.Eğer Yusuf abiler Berna'ya o umudu vermeseydi bunlar olmayacaktı.Kızımın yaptıklarını savunmuyorum...Ama herkes suçluyken neden bir tek Berna bedelini ödüyor?Neden hapise o girdi?Ne olur yardım et Feride...Kuzenimin oğlu olsada bizi dinlemiyor...Emir'i senden başka kimse ikna edemez.Seninde evladın var artık beni anlarsın ne olur Feride birazcık emeğim varsa..."

Ağlayarak genç kadına yalvarıyordu,acılı anne.Kızının yaptıkları savunulur gibi değildi evet ama o bir anneydi öyle olması günden güne bitiyordu hem kendisini hem kocasını.

Feriden derin bir iç çekti.

"Nuray teyze...İnan bende bütün bu yaşananlar için
çok üzgünüm.Evet hepimiz hatalar yaptık ama o benim oğlumu kaçırttı ya,bana acı çektirmek için küçücük bebeğimi kattı bizim olaylarımıza."

"Biliyorum...Ama lütfen...Yalvarıyorum sana kızımın orada çürümesini istemiyorum...Eğer sen konuşmazsan Emir durmayacak.Oğlu için gözünü karartmış kızıma orada bişey olmasından korkuyorum...Söz veriyorum artık görmeyeceksiniz Berna'yı."

Feride arabada etfarı izleyen oğluna baktı,sonra tekrar Nuray hanıma döndü.

"Ne diyeceğimi bilmiyorum Nurayteyze..."

"Ne olur geçen yılların hatrına...Sana hiç kötülüğüm oldumu bu zamana kadar seni Emir'in ailesi istemesede ben hep karşılarında durdum akrabalarımın.Berna'yla evlenmelerinide desteklemedim ama kızım seviyorum diyince bişey diyemedim bende Feride.Yardım et..."

YEİS (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin