0.3

187 3 0
                                    


Sabah kalkar kalkmaz aşağı inip etrafıma bakındım. Mutfaktan sesler çıkıyordu. Sesleri takıp ettiğimde, karşımda Ayten abla'nın durduğunu izledim.

"Günaydın tatlım. Erken uyanmışsın?"
Uyuyamadım, oğlun yüzünden.
"Evet ya uyku tutmadı." dedim gülümseyerek. Ayten abla gülümseyerek bana masayı gösterdi. "Ben o zaman bize kahve yapayım bıraz konuşuruz."

Gülümsemekten başka birşey yapamadığım için karşı koltuğa oturdum. Evimiz Ayten abla geleli hep vanilyaya kokuyordu. Dışardan baksanız mutlu aile tablosuna benziyordu. "Üvey abim uyanmadı dimi?" diye sordum. Uyanmasın o it. Gözlerini açamasın.

"Evet tatlım." dedi Ayten abla kahveleri bana uzatarak. Kendisi kıvırcık kumral saçlarını bağlayıp geri bana baktı. "Gece, sen iyi misin? Seni son zamanlar hep bitkin ve mutsuz görüyorum." dedi elimi tutarak.

Oğlun yaptı, Ayten abla. Oğlun hayatımı mahv etti. "İyim ben, sadece... ne bileyim bu son zamanlar akşamları uyuyamıyorum. Uyku tutmuyor." Ayten abla gülümseyerek bana baktı. "Biriyle yazıştığın için mi?" diye sordu heycanla.

Tam o sırada katılım yanımıza geldi. Ona bakacak gücüm ve gururum yoktu. "Günaydın oğlum, otur." dedi Ayten abla. Hayır lütfen.
Katılım bu sözü ikiletmeyip yanıma oturdu. "Eee ne diyorsun, gecem?" diye sordu Ayten abla mutluluk içinde.

"Yok, hayır." dedim gülerek. Ağlamak için kendimi zor tuttum katılım masanın altında elimi tutarken. Elimi çekmeye çalışırken o dahada sıkı elimi tuttuğunda korktum.

"Ben kahvaltıyı hazırlayım, Ayten abla." dedim ayağa kalkarak. Katılım bana bakarak sırttığında kalbım durdu. "Ne bakıyorsun-" diye ağızımdan kaçtı. İkiside bana tuhaf bakışlar attığında boğazımı temizledim.

"Yani ne bakıyorsun, sen daha iyi yapıyorsan kahvaltıyı sen hazırla." Ayten abla gülerken katılım bana hala bakıyordu. Sonra ayağa kalkarak kulağıma eğildi. " on sekize girince sana her sabah yapacağım kahvaltını söz, güzelim."

Kalbim korkudan hızlı atarken ağlamamak için kendimi zor tuttum. Korkuyordum, hemde çok. Fakat susmam gerekti. Babamın mutluluğu için susmam gerekti. "Ayten abla, üvey abim dedi ki o yapacakmış yemeyi ve ben ekmeyi alacakmışım."

Ayten abla kafasını 'tamam' anlamında salladı ve ben dışarıya koştum. Hayatımda hiç o kadar hızlı koşmamıştım.

Gece: şuan bakkala yürüyorum.

Gece: katılım bugün yine silahi bana dayadı.

Gece: tam vurayım derken kendimi kurtardım.

Gece: fakat yarın nasıl kurtulacağım?

Gece: ondan sonraki gün?

Gece: nasıl kurtulacağım o lanetten?

Gece: hani bir hastalıktan kurtulmak için ilaç alınıyor ya..

Gece: benim kimsem yok, ilaçım olması için.

Gece: her gün yaşamaktan biraz olsada nefret ediyorum.

Gece: sana yazmam seni rahatsız ediyorsa özür dilerim.

Gece: ama benide anla.

Gece: kime yazacağımı, kiminle konuşacağımı bilmiyorum.

Gece: dediğim gibi; bana ailem bile inanmıyor.

Gece: bilinmeyen, sen tanımadığın birine inanırmıydın?

Gece: bakkala geldim, bırazdan yazarım sana.

Gece: kurtulmadın daha benden hahahaha.

Telefonumu cebime atıp bakkala koştum. Oradaki bakkal amca bana bakıp gülümsedi. "Günaydın gece, sonunda gelmişsin!" dedi gülerek. Arkasından benden bir buçuk yaş büyük, uzun boylu, siyah saçlı biri geldi.

"Selam, gece. Gelmeyeceksin sandım." dedi gülümseyerek. Bende ona gülümsedim ve kafamı hafifçe sağa doğru çevirdim. Oda anlayıp birlikte bakkalın arkasına geçtik.

"Noldu? Şu Emre denilen piç mi birşey yaptı?" Ağızını kapatıp etrafıma bakındım. "Sus duyacak,efe!" dedim gözlerimden bir kaç yaş akarak. Efe bir kaç saniye etrafına baktı ve sonra bana döndü. "Kızım, bu gerızekalı seni ne kadar çok korkuttuğunun farkında mısın?!"

Sustum ve ona baktım. Efe bir kaç ay önce Emre'nın arkadaşlarından biri olarak bizde kalmıştı. O gün Emre'nın bana karşı davranışlarını gördüğünden beri benim yanımdaydı. "O günden beri kafamdan çıkmıyorsun, sana o gün nasıl zarar verebilirdi?"

Bıçak. Elim. Kan. Sessiz Çığılık. İki kelime.

"Babam kendime zarar verdiğimi düşünüyor." dedim Efe'ye yalvarır şekilde bakarak. Efe kendini zor tutuyordu birşeyleri kırmamak için. Bende içimden dua ediyordum. Ağlama, gece. Ağlama, sanki bir yildir bu işkençeyi yaşamıyormuş gibi davranma.

"Kahretsin!" diye bağırdı. Efe'nın amcası, daha doğrusu bakkalın amcası bize bir kaç bakış attığında Efe'yi susması için tuttum. "Kimse bilmiyor,dimi?"

Efe oflayıp cevap verdi; "İzin vermiyorsun ki anlatayım." Rahatça nefes verip bir kaç ekmek seçtim. "Ne yapmaya düşünüyorsun?" diye sordu benimle yürürken. "18 yaşıma girir girmez evden kaçacağım." dedim kararlı şekilde. "Bir sene daha mi dayanacaksın bu işkenceye?"

"Ne yapayım, efe? Aklına daha mantik birşey mi geliyor?"
"Polisi ara?" dedi bana.
Aklıma üç hafta önce dediği kelimeler geldi.

***

'Yaklaşma! Yaklaşma polisi ararım!" diye bağırdım elimdeki bıçağı ona doğru tutarken. 'Korkmuyorum artık senden!'
'Gözlerin başka birşey söylüyor, korkuyorsun.' dedi tehlikeli sesi.
'YAKLAŞMA!' diye bağırdım. 'KIMSE LANET SESIMI DUYMUYOR MU!?' diye bağırdım.

'Duyarlarsa ne yazar? Deli olduğunu düşünüyorlar!' Emre'nın sesi beni korkutuyordu. Lafları, kelimeleri ve nefes alması beni korkutuyordu. 'Sen beni deli ettin! Sen beni o cehenneme soktun!'
'Kendi ailen sana inanmazken kim sana inansın?!'
***

"Gece! Hoop kızım seninle konuşuyorum?" Efe ellerini yüzüme doğru salladı ve yüzü tedirgindi. "Pardon,hayallere dalmışım." dedim devam yürüyerek. "Polise gidelim, bu çoçuk sana zarar veriyor."

"Sence üvey annem ve babam bana inanır mı? Bana haplar veriyorlar, deli olduğum için."
"Sen deli değilsin."
"Bunuda aileme anlat bakalım inanacaklar mı?"

Kasaya gidip Ahmet amcaya hafifçe gülümsedim. Tam cüzdanımı çıkartıcakken efe yanıma geldi. "Amca, bu sefer ödemesin." dedi. Ahmet amca sözünü ikiletmeyip herşeyi bir torbaya koydu.
"Görüşürüz kızım. Kendine iyi bak."
Bakacağım Ahmet amca, ama bir sene daha acı çekeceğim.

Gece: oley beleş yemek aldım

Gece: hattaaa belki bu akşam dışarıya çıkıp tek arkadaşımla buluşurum?

Gece: ayy umarım olur

Gece: bilinmeyen, düşünsene bir sene sonra yalnız başıma dışarıya çıkacağım :D

Gece: sana sonra yazarım.

Gece: dediğim gibi benden kurtuluşun yokk.
(görüldü...)

----
Efe hakkında düşünceleriniz?

Bölümleri bu uzunlukla mı yapayım (860 kelime) yada daha kısa mı? (470 falan)

Vote ve yorum yaparsanız beni çok mutlu edersiniz🤍

Gecem | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin