Not: bir önce ki bölümebaya bir eklemeyaptım , kesinlikle bakın.
Telefonu açarak kulağıma koydum .
"Alo?" Dedim , sesim tedirgin çıkmıştı .
"Nasılsın diye aradım " dedi Semih .
Derin bir nefes verdim "Ay korktum bir anda ya" dedim ve eve dönme yolun da yürümeye başladım .
Beraber sohbet ettik eve gidene kadar...
...Derin bir nefes alıp mezara su döktüm .
Yine burdayım.
Nur 'un yanın da . Saçma olabilirdi ama burda kendimi güvende hisediyordum . Sonuçta ölüler yaşayanlardan bin kat daha iyiydi.
Merih ile konuşmamızın ardından bir gün geçmişti .
Ne o bana yazmıştı ne ben ona . Aramak istiyordum lakin işleri yoğundu . Bunu annemden biliyordum , onu rahatsız ettmek istemiyordum.
Bahane ! sen ne zamandan beri bunları düşünür oldun ?
Sesizce derin bir nefes verdim. Bunlar bahaneydi , iç sesim doğruları bir bir suratıma çarpıyordu yine...
O gün yaklaşıyordu . Yani 15 Kasım.
Kasımlar acıtır derler .
Kasımlar Can yakar derler , doğru. Kasım beni benden alıp gitti.
Yarın 15 Kasım'dı , bu zamanlar ben asosyal bir kız olurdum . Ne konuşur ne yemek yerdim . Annem de her zaman yanımda olur , izin alırdı bir hafta.
Beni asla yanlız bırakmaz ,sevdiğim yemekleri yapardı .Nur'un acısı hâlâ kalbimdeydi, Melek'in ölümü hâlâ aklımdaydı . Bunlar geçer miydi ?
Bir insan ölünce onu asla unutmazdık ya da acımız bir nebze olsa dahi dinmezdi, sadece o acı ile yaşamaya alışırdık .
Bende alışmıştım.
Gözümden bir damla yaş düştü , ayaklarım beni taşımadı ve mezarın başına çöktüm . Ellerim mezarın başındaydı , oradaki çiçekleri seviyordum .
"Merhaba Nur abla. Yine ben geldim sevindin mi ? Melek'e sarıldın mı ? Benim için öp tamam mı onu" dedim ancak gerçekler kalbimi açıtıyordu.
İntihar eden bir kimse asla cennete gidemezdi, Nur bütün yaşamı boyunca her zaman acı çekecekti .
En acısı da bebekler cennete giderdi . Meleğine asla kavuşamayacaktı .
Ama belki Allah onu affetmişti. Olamaz mıydı ?
Ve ağzımdan bir hıçkırık kaçtı daha fazla ağlamaya başladım . Göz yaşları gözlerimden akıyor çenemden giydiğim kazağa damlıyordu .
"Bebeğini kurtaramadım afet . Ama elimde değil di ki benim . Burda olsan neden kendini suçluyorsun diyip bana kızardın . Keşke olsan da kızsan be abla keşke " dedim Sesim ağladığım için boğuk çıkıyordu .
Aşk acısı , evlat acısının yanında kibrit çöpü kadar bir şey kalırdı. Onu da anlıyordum.
Ağlıyordum ki ağzımın dibine birisinin mendil sokması ile hemen yanağımı silip kafamı kaldırdım .
Simsiyah saçlı , bembeyaz tenli ve siyah gözlü biri bana dikkatlice bakıp mendil uzatıyordu.
Muhtemelen otuz beşli yaşlardaydı lakin yakışıklıydı.
"Alsana kız çocuğu " dedi ve tam karşıma oda çömelip oturdu . Tuhaf bir biçimde takım elbiseliydi.
Dikkatlice çiçekleri sevdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pamuk Şeker /Texting
Teen FictionAda için her şey annesin patronuna aşık olması ile başlamıştı , bir gece ona yazmaya karar vermişti ama bilmediği bir şey vardı... Oda aslında Annesinin patronunun ona takıntılı derece de aşık olmasıydı ... Hikayemde reklam istemiyorum 🥰🥰 jsjshwhw...