28

1.9K 126 270
                                    

Vay be zaman ne kadar hızlı geçiyor. Susun geçiyor .

...
Kaşlarımı yukarı kaldırdım "Ne ?" Dedim . Ne söyleyebilirdi ki bana ?

Aklıma dolan düşünceler ile kafamı iki yana saladım . Olmazdı ya...

Nasıl olamaz ! Semih ve annenin ilişkisi var ! Bunu söyleyecekler sana .

Sus iç ses .

Gerçeklerden kaçamazsın!

Lütfen kes sesini.

Semih ağzını açıp geri kapatı , Sanki söyleyeceği şeyler çok ağırdı... Anneme döndüm ellerini birleştirmiş , ellerini izliyordu .

Ne oluyordu ?

"Ne oluyor ?" Dedim bu sefer .

Semih derin bir nefes aldı ve aniden "Sen benim kardeşimsin " dedi . Bu söylediği şey ile omuzları düşüp, aldığı nefesi geri verdi.

Bu söylediğine güldüm , aha aynen bende Müslüman gürses . Derin bir nefes verdim .

"Komik bir şaka " dedim kahkaha atarak ve anneme döndüm lakin annem ağlamamak için kendini zor tutuyordu "Değil mi anne ?" , annem çaresizce kafasını iki yana saladı .

En azından ilişkileri yok.

Bir dakika ya, Semih benim kardeşim miydi ?

O an zaman yavaşladı , Sanki bir kelebek son nefesini verdi...

Kelebekler gerçekten sadece bir gün mü yaşardı ? Ya da gerçek dünyayı gördükten sonra intihar mı ederdi ?

"Hayır...Dinle beni nolur " dedi Semih . Aniden ayağa kalktım tiz bir kahkaha attıp "Şaka mı yapıyorsunuz siz ?!" Dedim şiddetle. Ellerim iki yanıma düşmüştü.

Bunun başka bir açıklaması olamazdı çünkü !

Annem ve Semih 'de benimle birlikte ayağa kalktı "Kızım dinle nolur ?" Dedi annem ağlayarak.

Kafamı iki yana saladım "Ne diyorsunuz anne siz ? Bir anda benim kardeşim çıkacak bende ona inanacağım hemen!  Siz benden bunu mu bekliyorsunuz ?" Dedim bağırarak .

Semih bana yaklaştı "Ada dinle !Sen benim kardeşimsin ! Seni öldü zannediyordum lakin ölmemişsin ! " dediğinde derin bir nefes verdim. Bağırmak çözüm değildi, dinlemem gerekiyordu.

Duygularımla değil aklımla hareket etmeliydim. Yoksa bu uzun kördüğüm çözülüp boynuma dolanacaktı.

Kendime O mezarlıkta bir söz vermiştim, ne kadar sinirli olsam da karşımda ki kişiyi dinleyecektim.

Ama dinlemek değil burdan siktir olup gitmek istiyordum.

Koltuğa geri oturdum , derin bir nefes vererek "Anlatın " dedim.

Semih rahatlama ile derin bir nefes verip hemen yanıma oturdu . Uzaklaşmak istedim ama bendenim hareket dahi edemedi. Sanki bedenim suyun altında, bir betona bağlıydı.

"Nereden başlayacağımı bilmiyorum... Bizim o zamanlar bir düşmanımız vardı. Annem doğuma gittiğinde,  seni öldü göstermiş ama  Aslında Selda teyzenin bebeği ölmüş " diyip derince yutkundu .

"Ama benim annemin bebeği öldü diye kayda geçti. Annem seni doğururken öldüğü için acımız büyüktü o yüzden pek sorgulamadık " dedi .

" Beş ay  önce kardeşimin yaşadığını öğrendim , her yerde aradım seni . Sonunda buldum." Dedi yüzünde ufak bir tebessüm vardı. Bu tebessüm büyük bir  hüznün sembolüydü.

Pamuk Şeker /TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin