İyi okumalar.
Başladığınız tarih
🤎🤎
Sabah abimin gelişi ile uyanmıştım. Kendisi sanki uzun bir yol yapıyor gibi ahlana vahlana eve geldiği için annem kahvaltı hazırlamam için beni uyandırmıştı.
Saolsun yanında iki arkadaşını da getiren abime sövmelere doyamayarak kahvaltı hazırlıyordum.
Şalım sürekli başımdan kayıyor ve beni rahatsız ediyordu. Bundan dolayı yanımda olan Sahraya baktım.
"Sahra şalı bağlasana." Kaşlarını çattı. "Aldığım şalı taksana hem kaymaz." Dedi bağlarken.
Başımı iki yanıma salladım. "Şekli bi doğru durmadı ki sen nasıl yapıyorsun böyle." Omuz silkti. "Gelişi güzel atıyorum kafama hiç özenmedim." Dedi yüzüne baktım avel avel.
En yakın arkadaşım diye demiyorum çok bakımlı ve güzel biridir ve süslüdür özenmemesi imkansız.
"Benim kafam yamuk o zaman Sahra." Kısık bir kahkaha atarak doğradığım salatalıktan aldı.
"Duhan oğlum gel bi." Annemin abimi çağırması ile kapıda beliren öküz ay aman canım abime baktım.
"Buyur anam." Annemin gülüşüne karşı evlatlık olma isteğim arttı.
"Şunları sofraya götür. Siz dışında Orhan oğlumda var kızlar hizmet etmesin şimdi." Abim başını iki yana salladı.
"Orhan evli hem napsın bizim çırpı bacaklıları." Yüzümü ekşittim.
"Senin arkadaşlarına kaldık sanki." Diyen bana gelen kısa ve öz bir bakışla gülümsedim.
"Kimseye kalamazsın o ayrı mesele." Yüzümü ekşittim. Abimi yoksa koca bir öküz mü belli değil.
"İyi o zaman hep beraber geçelim sofraya." Ben arkalarından gitmeyerek geride kaldım.
Nede olsa Asaf abi de oradaydı ve bekar biriydi laf söz olabilirdi.
"Sevgii kız gelsene davetiye mi bekliyorsun." Sultan teyzenin seslemesi ile göz devirdim.
İnsan kendisi bir yük değilmiş gibi arkasından da misafir getirirmi yaa.
Karşımda vatana hizmet eden biri olmasa tırnağımı bile hareket ettirmezdimde neyse.
"Geldim Sultan teyze." Dedim söylenmesine son vermek adına.
"Sandalyede yok kız sana, neyse Asaf kay oğlum oraya tabure çeksin kızcağız." Onaylamayarak anneme baktım ama umrunda bile değildim.
"Gerek yok Asaf abi sen rahatına bak ben sonra yerim." Dememe kalmadan ayağa kalkmış ve boş tarafa kaymıştı.
Köşede duran tabureyi alıp boş kısma koydum. Değmemeye çalışarak yanına oturdum.
Allah'ım sen bana selamet ve sabır ver.
"Buyur." Diyip sağ tarafında kalan boş tabak ve çatalı verdi. Elinden alıp önüme koyarak sofraya baktım öylece.
Sultan teyze beni süzüp anneme omuz atarak ardından Serpil teyzeye omuz atarak ikisininde bana bakmasını sağladı. Amacının ne olduğunu bilmiyordum ama birazdaha devam ederse dalardım.
"Eee Sevgi kaç yaşına geldin. Yok mu gönlünde boyu boyuna huyu huyuna biri." Sorulan soru karşısında şaşırsamda sessiz kalmayıp cevapladım.
"23 yaşındayım ve yok." Cevabım ile abime baktı.
"Eee sen Duhan oğlum ne zaman evlilik." Abime paslanan soru ile derin bir nefes verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kapı Komşum
Teen FictionTrabzonda geçen bir mahalle kurgusu Sevgi Aktepe ve Asaf Kanıt 28.04.2024 #gençkızedebiyatı 🥇 "Dertlerim çok benim." Dedi kaçamak bakışlarıyla. "Bin derdim olsa bir derdinle uğraşacak kadar seviyorum seni."