3.5

1.1K 75 8
                                    

İyi ağlamalar

Oy ve yorum yapmayı unutmayın

🤎

Bölüm şarkısı: Ruhumda sızı




Asaf Kanıt

İçimde derin bir sancı vardı ancak şu lanet toplantı bitmek bilmediğinden dolayı yapacak bir şeyimde yoktu.

Acaba Sevgi'm ne yapıyordu bensiz.

"Dimi Asaf komutan." İma dolu bir ses ardından başımı salladım. "Her ne düşünüyorsan buradan önemlidir umarım." Diyen Haruna baktım. "Dağda ki herifin topraklarımıza inip çocukları katletmesi sizin şu sikik toplantınızdan önemli değildir." Normalde küfür pek dilime alan biri değilim ancak tam isabetinde olmuştu.

"Haddini aşma devlet kurumundasın." Güldüm. "Kusura bakmayın beni iznimden bir gün erken çağırıp saçma sapan bir toplantıyla günümü doldurduktan sonra had diye bir şey kalmadı." Harun kahkaha atıp arkasına yaslandı.

"Anladık seni sen karıya doyamadın." Demesiyle ayağa kalkıp yakasından tutmam bir oldu.

"Senin ağzını yamulturum it herif!" Omzumdan tutan Duhan ile geriledim.

"Harun sözlerine dikkat et! Allah yarattı demem." Duhanın sert sesi ile ayağa kalktı.

"Sana ne oluyor be. Diyeceğim de iti an çomağı haz..." Demesine kalmadan yüzüne yediği yumrukla geriledi.

"Bana bak bahsettiğin kişi onun karısı ise benimde kardeşim." Duhanın cümlesi ardından herkes şaşırmıştı.

"Yeter hemen oturun." Diyen Yunus komutana baktık.

"Aynı üniformayı taşıyan kişilersiniz ama aynı ahlakı değerlere sahip değilsiniz. Harun af dile!" Zaten ayakya duran Harun hızla odadan çıkmış ve kapıyı sertçe kapatmıştı.

"Madem özür dilenecek adam kalmadı sanada. Devlet kurumunda arga dil kullanmaktan ceza. Beş yüz şınav." Dediği şeyle ilk defa aşikar ettiğim küfürden dolayı sinirlendim.

"Duhan sende en yakın zamanda dön başlatma görev falan. Vermiyorum izin." Duhan selam verip odadan çıktı. Zaten bu saatten sonra bir dakika durmazdi bu kadar insanın içinde red yemişti.

Offf karımı aramam lazım benim.

"Asaf o cebindekinide getir buraya." Hay ebenin. "Ne bakıyorsun oğlum deli dana gibi." Telefonu çıkartıp uzattım. "Komutanım bir karımı arasam bilmez buraları merak ediyorum." Kaşlarını çattı.

"Sanki sen çok biliyorsun." Pezevenge bak ya aynı rütbede olacaktık ki ah ahh yan dünya yan bugünde bana yan.

"Peki komutanım." Adımlarımı direkt ceza yerine yönlendirdim.

El mecbur işin ucunda karım var.

**

"Asaf!" Duyduğum sert sesin ardından geriye kalan son beş şınavı yapıp kalktım. Kollarımı hissetmiyordum resmen.

"Yavru vatanım diye biri arıyor sabahtan beri şınav bittiyse al konuş." Gülümsedim.

"Sen valla aşıksın oğlum. Yavru vatan nedir?" Ona doğru döndüm.

"Öyle deme komutanım. O benim nefes aldığım huzur bulduğum tek yer. O benim yavru vatanım." Kahkaha atıp omzuma elini koydu.

"Benim bildiğim tek yavru vatan Kıbrıs. Tabi sen bilirsin." Demesiyle nefes aldım derinden.

Kapı KomşumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin