*Ashton'ın ağzından*
Telefonumu arka cebime koyarak Bethany'nin evine doğru yürümeye başladım. Hala bana karşı olan samimiyetini kaybetmemişken işe koyulmanın tam vaktiydi.
Bahçe kapısından içeri gireceğim sırada telefonum çaldı. Bahçeyi sulayan şişman adama,adı Dave miydi hatırlamıyorum, gözükmemek için geri çekilerek sırtımı duvara yasladım. Tam işe koyulacakken kim arıyordu böyle?
"Alo?"
"Ashton, işe geç kaldın" Tabii.
"Bir saate geleceğim. İdare edebilir misin?" Bethany'yi değiştiğime inandırmak için gerçekten orada ki işe girmiştim.
"Sadece bir saat"
"Teşekkür ederim" Bunu söylemekten nefret ediyorum.
Telefonu tekrar arka cebime koyarak bahçe kapısını açtım. Dave (!) beni görünce elinde ki hortumu bıraktı ve gülümsedi.
"Sen o gece ki gençsin" Elini uzattı. "Ben David"
"Evet efendim, benim" Ew.
"Bethany'yi arıyorsan, evde değil"
"Geçen gece geldiğimde telefonumu burada düşürmüşüm. Gelmeye vaktim olmadığı için Bethany'ye haber bırakmıştım bugün geleceğime dair"
"Oh, öyle mi? Tabii, Bethany'nin odası yukarı katta"
"Teşekkür ederim" Yalancı bir gülümsemeyle eve doğru yürüdüm. Kapı açıktı ve o kızın sesini rahatça duyabiliyordum.
"Selam, kimse var mı?"
"Yine mi sen?" Gözlerini devirerek mutfağa girdi.
"Evet. Ama bu sefer senin için"
"Anlamadım?" Tezgahın diğer tarafına geçerek aramızda bir boşluk açtı.
"Seninle konuşmamız gereken bir şey var. Bethany ve sevgilin hakkında" Sandalyeyi çektim ve oturdum. Bu kızı kandırmak kolay olacaktır.
"Senin bu konuda konuşacak neyin olabilir? Amcam içeri girdiğini gördü mü?"
"Evet" Gözlerimi devirdim. "Konuşacak bir şeylerim olduğu için geldim"
"Dinleyeceğim, ama umarım vakit kaybı olmazsın"
"Onlara çok mu güveniyorsun? "
"Evet"
"Ama Bethany ile yeni tanıştın. Herkese güvenir misin böyle?"
"Konuya dönecek misin? "
"Tamam,peki. Bethany benim sevgilim, biliyorsun değil mi?"
"Evet. Harry söylemişti"
"Öyleyse aldatıldığını da biliyorsun"
"Ne? " Başını arkaya atarak güldü. "Sen şaka mısın?"
"Hayır, ciddiyim"
"Madem öyle düşünüyorsun, neden hala Beth ile birliktesin? "
"Çünkü ona çok değer veriyorum ve kaybetmek istemiyorum"
"Buna inanmamı bekliyorsan aptal olmalısın" Başını iki yana salladı ve gülerek mutfakta yarım kalan işine döndü. Sanırım sandığım kadar kolay olmayacak.