thirty one; diary ❀

982 85 4
                                    

04.07.2016

Yanına girip elini tutamadığım ve seninle konuşamadığım için kendimi, eskisi gibi yazmaya adamaya karar verdim. Taburcu olmadığım için de Bay Preece'ten rica ederek bir defter almasını istedim. Uyandığında neler olup bittiğini bilmek istersin belki. 

Artık dışarıya tamamen kapalıyım Beth. Sen gelene kadar kapalıyım. 

 İki gündür uyuyorsun ve benim tek yapabildiğim pencerenin dışından seni izlemek. Beni sinir etmiyorsun, kavga etmiyoruz,  bilmişlik taslamıyorsun ve en önemlisi, bana gülümsemiyorsun. Yanımda olduğun zamanlarda bunlara dikkat etmediğim için kendimi suçlu hissediyorum. Oysaki sinir olduğumu düşündüğüm şeyler aslında hoşuma gidiyormuş. Bak, bu cümleyi yazarken gülümsedim. İki gündür gülümsediğim ikinci an sanırım. İlki, yaşıyor olduğunu öğrendiğimdeydi.

Her neyse. 

Gözlerini kapamadan önce bana son söylediğin şey Ashton ile ilgiliydi. Bunun hala senin için önemi olduğunu duyunca şaşırmadım değil. Ama asıl haberi aldığımda... Son anda da olsa mutlu olduğun için sevindim. Çünkü, Beth, Ashton artık yaşamıyor. Ben seni oradan çıkarttıktan sonra ateşi söndürmüşler ve çoktan yanarak hayatını kaybeden Ashton'ı bulmuşlar. Ah, bir de Allison. Onun yaptığını öğrendiğimde, kendimle birlikte onu da odaya sürükledim ve -ne yaptığımı düşünemiyordum- onu yere fırlattığımı hatırlıyorum. Yoğun bakıma alınmış, senin gibi. İçimde en ufak bir üzüntü ve pişmanlık yok bunu yaptığım için. 

Çünkü Beth, seni kaybedeceğim için çok korkmuştum. Kalbim defalarca durdu, defalarca yeniden çalışarak vücudumun her yerinde attı. Nefes alamadığımı hissediyordum. Umarım buradan çıkarsın. Olumsuzunu düşünmek kalbimi acıtıyor. 

Bethany, ben... Ben, senden hoşlanıyorum.

Bunu şimdi açıkladığım için bana kızma. Belki artık yüzüme bakmak istemezsin. Bunu anlayışla karşılayacağıma emin olabilirsin. Ama hislerimi bastırmamı isteme. Bana garip duygular yaşatıyorsun. Çok garip. Daha önce yaşamadığım türden. 

Merak ediyorum, sen benim hakkımda ne düşünüyorsun? Hala sadece bir çalışan olduğumu mu? Bu sorumun cevabı, benim büyük korkularımdan biri. Ama bir yandan da şunu düşünmeden edemiyorum. Biz öpüştük. Hem de birkaç kez. Hayatında yerim olmasa bunu yapmazdın değil mi? Bence yapmazdın. 

Ne kadar korksam da cevabını bekleyeceğim. 

Şuan güzelce uyuyorsun ve ben seni izliyorum. Sen uyanana kadar da sadece bunu yapacağım. Doktorun söylediğine göre yarın taburcu olabilirmişim. Benim için fark eden bir şey olmayacak. Sadece hastane kıyafetlerinden kurtulmuş olacağım. Yerim, yine bu pencerenin önü olacak. 

Senin için bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Şarkımı ve sesimi beğenmiştin. Hazır şuan bana binlerce duyguyu yaşatıyorken bunlardan ortaya çıkacak olan şeyler yaratmaya çalışıyorum. Sana okuyabilmek için can atıyor olacağım.

Bir an önce geri dön. 

Harry.



Bodyguard | H.SHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin