Yeni başladığım Pub | z.m. hikayeme de göz atarsanız çok sevinirim :)
_________________________________
Geri çekildiğimde sıcaklık tüm vücuduma baskı uyguluyordu. Nefes alıp almadığımdan emin olamadığım bir kaç saniyeden sonra Harry'ye baktım. O da nefes nefeseydi. Biz ne yapmıştık öyle?
Birkaç dakika boyunca birbirimize bakıp normale dönmeyi bekledik. Söze hangimiz başlamalıydık, bilmiyorduk. Sevgilisi hakkında konuşurken birden beni öpmesi ne demekti?
"Ben..." İkimizde aynı anda konuşmaya başlayınca gülerek kafamı öne eğdim.
"Önce sen söyle"
"Hayır, sen" Ergenlikten çıkamamış gibi hissediyordum.
"Şey, bunun bir anlam ifade etmesine gerek yok. Biliyorsun değil mi? Sadece ikimizde üzgündük"
"Biliyorum. Sorun değil. İlk kez öpüşmüyorum" Bir anlam ifade ediyor olsaydı, üzgün olmayacaktık.
"Sanırım ben eve girsem iyi olacak" Dudaklarını birbirine bastırıp ayağa kalktı. "Korkmazsın, değil mi?"
"Hayır. Kimsenin akıl edip buraya çıkacağını sanmıyorum"
Başını salladı. Ardından bir şey diyecek gibi oldu ama ağzını kapayıp yürümeyi tercih etti.
"Harry"
"Evet?"
"Teşekkür ederim"
Bana gülümsedi ama yine sessiz kaldı ve yürümeye devam etti. Anlamıyordum. Utanmış mıydı?
Yarın bu konuda konuşup konuşamayacağımızdan emin değilim. Bir anlamı olmadığını söyledi ve benim içinde öyleydi. O Ally'yi seviyor. Bunu her fırsatta söylüyor. Kafa karışıklığından bir şeyler çıkarmamalıyım. Bu doğru olmaz. Harry benim yakın bir arkadaşım ve arkadaşlar öpüşür, birbirlerini daha iyi hissettirmek için.
**************
Gözlerimi açmaya zorlayan güneş ışığıyla istemeyerek de olsa uyandım. Odamdaydım.
"Beth, uyandın demek" Harry, elindeki kitabı çalışma masama bırakıp kollarını birbirine bağladı.
"Buraya nasıl geldim?"
"Kolay olmadı. Ama sabaha karşı hala odanda olmadığını görünce dayanamadım"
Dün gece neler olduğu gözümün önüne gelince istemeyerek de olsa elimi enseme koyup gözlerimi ondan kaçırdım. O bunu unutmuş gibi, aynı neşeyle karşımda duruyordu.
"Bugün Ashton arayacak" Bacaklarımı yataktan dışarı attım.
"Kesin olarak bitirecek misin?"
"Evet. Bu saatten sonra geri dönemem" Saçlarımı toplayıp kapıya ulaştım. İçimde herhangi bir suçluluk duygusu yoktu.
Mutfağa doğru ilerlerken Harry de peşimden geldi.
"Aç mısın? Sana da hazırlayabilirim" Raftaki mısır gevreğine uzandım.
"Hayır. Sabah Bay Preece ile kahvaltı ettik"
"Sahi, o nerede?"
"Bilmiyorum. Kahvaltıdan sonra bir şey demeden çıktı. Pek iyi görünmüyordu"
Omuz silkip gevreği tabağa dökmeye başladım. Dün akşamı konuşmamak için kaçıyordu. Annemi benden sakladığı için iyi bir nedene sahip olmalıydı.