''Bethany! Sonuç belgen geldi!'' Hızlı adımlarla evden içeri girerek koltukta oturan Beth'in yanına gitti. Bethany hemen ayaklanmıştı.
''Tanrım... Lütfen olumlu bir şey olsun'' Elini kalbinin üstüne koyarak derin bir nefes verdi.
''Sana inanıyorum'' Bay Preece de yanlarına gelip Bethany'ye arkadan sarıldı ve yanağına bir öpücük kondurdu.
Bethany, kalbinin ağzında attığını hissediyordu. Bu hisse, Harry ile yakınlaştığında tanık oluyordu sadece.
''Pekala, açıyorum'' Zarfı yırtmaya başlayacakken durdu. ''Ya da ben şu köşede açayım''
Harry ve Bay Preece gülerken Beth gergindi. Mutfağın önündeki duvara sırtını yasladı ve zarfı yırttı. Titreyen elleriyle kağıdı açarken aklında milyonlarca düşünce vardı. Ya olumlu bir sonuç alıp buradan kurtulacak ve yeni bir hayata başlayacaktı ya da olumsuz sonuç alıp hayallerine veda edecekti. Burada kalmak, kötü geçmişini asla unutamayacak olması demekti. Kağıdı açtı ve gözlerini kapayarak içinden üçe kadar saydı. Ardından yavaşça gözlerini açıp sonuç yazan kısma baktı.
''Tanrım'' diye fısıldadı. Babasına ve Harry'ye baktı.
''Hayatım,iyi misin?''
Bethany'nin şaşkınlıkla bakan yüzü bir anda büyük bir gülümsemeye dönüştü ve bağırdı.
''MONASH ÜNİVERSİTESİ !'' Babasının mezun olduğu üniversiteydi burası. Bethany'nin küçükken sık sık gittiği, mimarisiyle kendine hayran bırakan üniversite.
''Tebrik ederim'' Harry, gülümseyerek ona sarıldı.
''Harry, burası babamın mezun olduğu okul! Onun yolundan gidiyor olduğuma inanamıyorum!''
Bay Preece, gururla kızına baktı. Henüz daha küçükken 'Baba, ben bu binayı beğendim. Burada okuyacağım' dediğini hatırlıyordu. Bu anıya gülümsedi. O an sadece dışını beğenmişti. Fakat şimdi, oranın resmi öğrencisiydi.
Kızına sıkıca sarıldı.
''Seninle gurur duyuyorum, hayatım''
''Hemen yarın gidebilir miyiz?''
Bay Preece gülümsedi.
''Oh... Bundan pek emin değilim''
Bethany kaşlarını çattı.
''Nasıl yani?''
''Oturup konuşmamız, bir plan yapmamız lazım. Biliyorsun, burada bir şirketim var ve Harry'ye gelip gelmeyeceğini sormadık''
Bethany, Harry'ye baktı. Bunu düşünmemişti. Başından beri yanındaydı ne de olsa. Onsuz mu devam edecekti?
Harry, onun gözlerindeki endişeyi gördüğünde gülümsedi. Beth, ellerini elleri arasına alarak gözlerine baktı.
''Bizimle gelmeyecek misin?''
''Bilmiyorum'' Elini kendi ensesine attı. ''Ailem İngiltere'de''
''Oraya mı döneceksin?''
''Şey'' Harry, yardım için Bay Preece'e baktı ama Bay Preece çoktan mutfağa yönelmişti. ''Bilmiyorum''
Bethany geçmişinin, unuttuğu kısmında kalan bu çocuktan ayrılacağı için garip hissetmişti. Gitmesini istemiyordu. Aklında fotoğraf olarak beliren bazı anılar vardı. Bunu onunla paylaşmak isterken bunu duyması, onu boşluğa düşürmüştü.