Yanlış Anlaşılma /AyBer

Bölüm 81

Çalışma Odası

Baba oğul yan yana oturmuşken Berk içini dökmekteydi.

"Aybike bana çok kırgın baba. Yerden göğe kadar haklı da. Nasıl yaptım ben bunu?" dedi Berk kendine kızarak.. Soruyu kendine soruyordu aslında.

"Oğlum sakin ol. Olan oldu bir kere." dedi Resul Bey serikanlılıkla.

"Ona öyle şeyler söylememeliydim ama o an ağzımdan çıktı işte. Ne bileyim. Düşünerek isteyerek söylemedim ki. " dedi Berk pişamanlıkla.

"Tamam işte çıkarsın karşısına. Aynen böylece anlatırsın oğlum." dedi Resul Bey net bir şekilde.

"Ya ondan vazgeçebileceğimi düşünüyorsa gerçekten? Ya bana inanmazsa? " dedi Berk kendini telaşlandırarak.

"İnanmamakta da haklı kız oğlum. Aybike senin onu ne kadar sevdiğini bilmiyor mu biliyor. İşte şimdi sevdana sahip çıkacaksın. Hatırlatacaksın ona. Sen sevdanı ortaya koy bakalım nasıl affediyor. " dedi Resul Bey kendinden emin bir tavırla.

Gönül Hanım'ın Salonu

"Affetmeyeceğim. Bu defa kolay kolay affetmeyeceğim. Benim neye kızgın olduğumu bile bilmiyor. Konunun çalışmak olduğunu sanıyor hala ben söyleyince anladı neyin ne olduğunu." dedi Aybike alınarak. Ayaktayken ellerini kavuşturmuştu ufka bakıyordu.

"Ah be kızım boşuna bu kadar dertleniyorsun. Berk sana hiç gerçekten bir daha bu eve giremezsin der mi hiç belli ki sinirle söylemiş." dedi Gönül Hanım. Ilımlı olmaya çalışıyordu. Çünkü Berk'in halini de görmüştü. Üzüntüsü her halinden belli oluyordu genç adamın.

"Sinirle bile olsa. Bir insanın ağzından nasıl çıkar böyle şeyler? Ben birine, hele ki sevdiğim birine asla söyleyemem böyle bir şey." dedi Aybike inatla.

"Güzel kızım kadınlarla erkekler farklıdır. Bunu yaşadıkça anlayacaksın. Belli ki sevdiği kadın söz konusu olunca ağzından çıkanları kulakları duymamış. Güzel kızım Berk'e izin ver. Kapılarını da kapama. Sonra o kilitler pas tutar. Kolay kolay da açılmaz." dedi Gönül Hanım sakince söylediklerini biçip tartarak.

Çalışma Odası

'Afiyet olsun. " dedi Kader çayları masanın üzerine bırakarak.

"Eline sağlık Kader."

Başını öne eğip çıktı Kader odadan.

"Haydi oğlum iç çayını da sakinleş biraz." dedi Resul Bey. Bitki çayının Berk'e iyi gelmesini umuyordu.

"Çayla olmuyor ki baba. Hatamı biliyorum. Öyle bir laf ettim ki ondan vazgeçebileceğimi sandı. Ama halbuki benim aklımdan böyle bir şey geçmez. Neler yaşadık bugüne kadar ama hiçbir şekilde asla vazgeçmedim bir an bile. Bunu en iyi o biliyor." dedi Berk kendini ifade ederek.

"Oğlum hanımlar bazen bildiği şeyleri görmek duymak istiyorlar. Öyle seni çok seviyorum demekle olmuyor. Aranızda öyle büyük bir sevda var ki bazen içinde kaybolup gidiyorsunuz. Şimdi birbirinizi bulabilmek için bir ışığa ihtiyacınız var. O ışığı sen yakacaksın oğlum." dedi, Resul Bey baba nasihatiyle.

"Her şeyi yapmaya hazırım baba. Ama ne yapsam ne söylesem daha kötü oluyor sanki. " dedi Berk tedirginlikle. Yüz ifadesi de epey sıkkındı.

"Tedirgin olmak güzel. Tedirgin olacaksın ki bir daha aynı hatayı yapmayasın. " dedi Resul Bey onu alttan alttan uyararak.

"Peki ne yapayım?" diye sordu Berk çaresizce.

"Daha önce ne yapıyorsan aynısını yapacaksın oğlum. Sen sevgini göstermeye devam edeceksin Aybike'ye. Onu ne kadar çok sevdiğini hatırlatacaksın. " desi Resul Bey net bir şekilde.