Herkese merhabaaaa! Yine ve yeniden buradayım umarım bölümü okurken keyif alırsınız.
Sizleri seviyorum.
İyi okumalar.
Yüzüme çarpan, mart ayının ılık rüzgarı saçlarımı uçuştururken sepetteki çileklerden birisini attım ağzıma. Devrim Ali, ilerideki ağaca hamağı kurmaya çalışırken Sinan'da ona yardım ediyordu. Çekmeköyde oldukça güzel ve sakin bir piknik alanındaydık. Zeynep sırtını armut koltuklara yaslamış ellerini kocaman olmuş karnında birleştirmişti. Uraza sekiz aylık hamileydi. Doğuma çok az kalmıştı.
"Yoruyor mu çok seni?" Diye sordum merakla. Hamilelikte aldığı kilolar onu daha da güzelleştirmiş çok tatlı bir anne olmuştu.
"Son aylarda rahat durmuyor hiç," dedi gülümseyerek. Elleri karnında gezindi. "Hareketlerim de iyiyce kısıtlandı." Bakışları Sinanı buldu. "Üzerime titriyor zaten Sinan, biliyorsun. Doğum yaklaştıkça başımdan ayrılmaz oldu."
"Sağlıkla gelsin de," dedim karnını okşarken. "Gerisi mühim değil." Elimin altında hissettiğim tekmeyle yüzümde heyecan dolu bir gülümseme belirdi. Daha önce de tekmelerini hissetmiştim ama her seferinde aynı heyacanı taşıyordum.
"Seni seviyor," dedi Zeynep. "Ne zaman sesini işitse içimde kıpır kıpır sürekli. Sanki kendini sana duyurmak istercesine ard arda tekmelerini savuruyor." Dediğinde gülümsem iyice büyüdü.
"Hele bir doğsun," dedim. "Daha oyunlar oynayacağım ben onunla. Bir an bile ayrılmayacağım yanından."
Belimde hissettiğim kollarla eş zamanlı olarak boynuma kondurduğu öpücük huylanmama sebep olurken kıkırdadım.
Sinan'da hemen Zeynebin yanında yer alırken ellerimi Zeynebin karnından çektim ve karnımda ki ellerin üzerine yerleştirdim.
"Ne konuşuyorsunuz bakalım, gelin görümce?" Dedi Sinan alayla. Zeynebi göğüsüne yatırırken rahat etmesini sağladı ve elleri karnında yer edindi.
"Öyle laflıyorduk." Dedi Zeynep.
"İleride bir salıncak görmüştük," diyen adama baktım omzumun üzerinden. Kahveleri çehremde gezindi. "Dolu olduğu için binememiştin. Gidip bakalım mı? Boşsa binersin." Dedi.
"Olur." Dedim gülümseyerek. Arkamdan çekilirken kalkmamda yardımcı oldu ve eli elime sarıldı.
"Nereye kardeşim?" Diye sordu Sinan merakla. "Mangalı yakacaktık daha?"
"İki dolanıp geleceğiz," dedi Devrim Ali. "Siz keyfinize bakın."
"Erken gelin, Zeynep acıkınca nasıl bir canavara dönüşüyor hepiniz çok iyi biliyorsunuz." Hamileliği boyunca bunu hepimiz çok güzel tecrübe etmiştik.
"Aşk olsun," dedi Zeynep. Yüzünde küskün bir ifade yer edindi. "Dengemle oynayan oğlun ama sen bende bul kabahati, öyle olsun." Kollarını göğüsünde birleştirip Sinan'dan uzaklaştı.
"Yavrum, ne dedim ben şimdi?" Dedi Sinan şaşkınlıkla. Yavaş yavaş yanlarından ayrılırken bizi fark etmediler bile.
Devrim Ali'nin kolunun altına iyice sokulurken ormanlık alanda ilerlemeye başladık. Adımlarımız boş olan tahta salıncağa yöneldi.
"Gidecek misin yine?" Diye sordum merakla.
"Görev beklemez." Dedi kesin bir dille.
"Hemen mi gideceksin?" Dedim salıncağa otururken karşımda çömeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARDIÇ +18 (DÜZENLENDİ!)
Mystery / ThrillerKana bulanmış hatıralar, kanadı kırık kuşlar, üzeri yalanlarla süslenmiş sırlar, kalbi hasta kadınlar ve kırık pusulalar. "Sen benim pusulamsın İzgi. Ben seni kaybedersem yolumu kaybederim." ... Heyecanla gülümsediğinde sandalyeden atladı ve bana do...