MERHABALAR! MERHABALAR! ÖZLEDİNİZ Mİ BENİ?!!! BEN SİZİ ÇOK AMA ÇOK ÖZLEDİM!UZUN ZAMANDIR YOKUM AMA OLSUN. ŞİMDİ SİZİ BÖLÜME BIRAKIYORUM DİREK. OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN!!!
KEYFİLİ OKUMALAR.
KESKİN ARDIÇ ALACAHAN
Hayatımın dört evreden olduğunu düşünüyordum.
Onu gördüğüm ilk an, yaşamak için bir nedenimin olduğunu anladığım ilk andı.
Onunla evlendiğim gün, hayatımın asıl başladığı yerdi.
Onu kaybettiğim bugünümse, benim hatıralarımda derin bir izdi.
Bana nefes aldıran asıl şeyse, hayattan kopuk olan bağlarımın birleşmesine sebep olan asıl şeyse onun hayata döndüğü o andı.
Yeniden umut ettiğim, yaşmak istediğim andı.
Hayatım bu dört evreden değil, ondan oluşuyordu.
İzgiden.
Ve şimdi bir an bile gözlerimi kırpmadan onu izlerken, düzenli bir şekilde yükselip kalkan göğüsü bana nefes aldığımı hissettiriyordu.
Hayatımdaki bütün güzelliklerden oluşan, kötülüğün izinin değmediği tek şeydi.
Kalp dört odacıklıdır. Demişti bir yabancı. O dört odaya sığdırdığın, kalbinin aynası, ruhunun yarısı, hayatının parçası ve senin her şeyindir.
Şimdi anlıyordum.
İzgi benim her şeyimde ve ben onsuz yaşayamazdım. Yeni bir sayfa açamazdım. Hayatımda yokken, sesi kulaklarıma ulaşmazken, kokusu bir toprağa karışmışken ve artık hiç göremediğim bir yerdeyse, delirirdim.
O uğursuz günün üzerinden haftalar geçmişti ama hala uyanmamıştı. Hastanede nerdeyse aylardır kalıyorduk ama İzgi bir türlü uyanmıyordu. Gözleri karanlıkta kapalı kaldıkça her günüm zehir oluyordu.
"Ne zaman uyanacaksın?" Diye fısıldadım sitemle. "Böyle derin derin uyumak yakışmıyor sana sevgilim." Derken avuçlarımın içindeki elinin üstüne bastırdım dudaklarımı.
Ruhuma çöken o dipsiz karanlıktan kurtulmak için ihtiyacım olan tek şey bir çift çam yeşiliydi.
Başka bir şey istemiyordum.
Tek istediğim uyanmasıydı.
"Bir uyutmadın be adam." Özlediğim, aşina olduğum o ses kulaklarıma cılız bir şekilde sızdığında gözlerim hızla onu buldu.
Gözleri ağır ağır açılıyordu. Oturduğum yerden ayaklanırken baş ucunda yerimi aldım. Ellerim saç diplerini bulurken, gözleri aylar sonra ilk kez gözlerimle buluştu ve göğüsümdeki o koca ağırlık bir toz gibi dağıldı.
İki ay.
Tam iki ay olmuştu.Yemyeşildi, gözleri. Yeni uyandığı için midir bilmem ama gözlerinin yeşili öyle koyuydu ki güzelliği karşısında nutkum tutuldu. Büyüleyici, derin bir iz bırakan bir etkisi vardı.
Oksijen maskesini çıkardığımda, hafifçe öksürdü ve bu kalbimin kasılmasına sebep oldu. Ellerim saçlarında gezinirken gözlerimi bir an olsun ayırmadım gözlerinden.
"Neresi burası?" Diye sordu kısık sesiyle. "Neredeyim ben?" Dedi merakla.
"Hastanedesin," dedim hızla. "İyisin, güvendesin." Dedim gergin vücudunun rahatlaması için. Kaşları çatıldığında yeşil gözleri sorgu dolu bir hal aldı. Varlığımı yadırgarcasına baktığında, bakışlarına bir anlam veremedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARDIÇ +18 (DÜZENLENDİ!)
Mystère / ThrillerKana bulanmış hatıralar, kanadı kırık kuşlar, üzeri yalanlarla süslenmiş sırlar, kalbi hasta kadınlar ve kırık pusulalar. "Sen benim pusulamsın İzgi. Ben seni kaybedersem yolumu kaybederim." ... Heyecanla gülümsediğinde sandalyeden atladı ve bana do...