30.Bölüm

8.4K 864 616
                                    

AY HELLOO! NASILSINIZ?UMARIM İYİSİNİZDİR. ÖNECELİKLE BÖLÜMLER ARTIK BU KADAR GEÇ GELMEYECEKLER. HER CUMA VEYA CUMARETESİ BÖLÜM ATACAĞIM. SİZDEN ŞİMDİLİK TEK RİCAM, LÜTFEN AMA LÜTFEN OY VERİN VE YORUM YAPIN. OY VERMEYİP YORUM YAPMAYANLAR YÜZÜNDEN BENİ AKTİF OLARAK TAKİP EDEN VE BÖLÜM BEKLEYEN OKURLARIMA HAKSIZLIK YAPMAK İSTEMİYORUM. NORMALDE BÖLÜMÜ BİRKAÇ GÜN ÖNCE ATACAKTIM AMA CİDDİ BİR RAHTSIZLIK GEÇİRDİM BU HAFTA İÇERİSİNDE VE BİR KAÇ GÜN YATIŞIM GERÇEKLEŞTİ. KAN DEĞERLERİM ÇOK DÜŞÜK, TANSİYONUM BİRAZ YÜKSEK ÇIKTI. BU SICAKTA TERLİ TERLİ KİLİMANIN BAŞINDA DURDUĞUM İÇİN GEVE VAKTİ GEÇİRDİĞİM HAVALEDEN KAYNAKLI HEPSİ. AYRIVAİŞ YÜZÜNDEN AKTİF BÖLÜMDE ATAMIYORUM. SİZİN İÇİN İŞİ DE BIRAKTIM. KIYMETİMİ BİLİN BAKIN. MDKFKDKDKDMD.

Neyse canlarım sizi çok sıkmak istemiyorum ve bölüme bırakıyorum.

Keyfimi okumalar.

Merak. Birine karşı, ansızın, merak duymaya başlarsınız, korkunç bir merak. Onu tanımak, onunla doğmak, dünyaya onunla yeniden gelmek tek amacınız haline gelir.

Aşka en uzak cümle, senden nefret ediyorum değil, bilmek istemiyorumdur.

                                                    FLAUBERT

Gece, bembeyaz gökyüzünü kara bir örtüyle kaplamıştı. Esen rüzgar, sonbaharın yapacaklarını andıran sararmış ve solmuş yapacakları uçuşturuyordu. Hafif çiseleyen yağmur gözlerimi bir türlü ayırmadığım cama vuruyordu.

Herkesten sakladığım gözlerim. Bir lensin arkasına gizlediğim gözlerim.

27 Mayıs 2025

Bir gün gel sevgilim. Bir gün gel. Senin bana geldiğin gün, o çok sevdiğin gözlerimi açacağım sana.

Söz.
İzgi sözü.
İzgi'nin sözü.

Hayatta yaşadıklarımız, yaşattıklarımız, kurban gittiklerimiz, haksızlığa uğramışlıklarımız sadece bizi değil ruhumuzu da yorardı. Ruhumuzun yansımasını alan gözlerimizdeki ışıltı, zamanın, hayatın acımasızlığıyla sönüp gitmişti.

"Gözünün ferini çalmışlar senden kızım." Zemonun birkaç ay evvel söylediği sözler yankılandı zihnimde. Kirpiklerim acıyla titreşti. Gözlerim ağır ağır kollarıma kaydığında birinin eski bir yarayla kaplı olduğunu, diğerinin ise iğne izleriyle dolu olduğunu gördüm.

O kolumdaki delik deşik iğnenin bıraktığı izlerin çok daha beteri kalbimdeydi. Kalbimdeki boşluktan sızan kan zift rengindeydi.

Adeline bana haber verdiğinde o evden apar topar nasıl çıkartıldım. Zemonun evinde kendimi nasıl buldum bilmiyorum. Zihnimde takılı kalan sözler andan soyutlanmama ve çabasız bir insan gibi oradan oraya sürüklenmeme sebep olmuştu.

"Seni buldum." Dedi umutla. "Yerini buldum. En kısa sürede orada olacağım."

"Geç kalma," diye mırıldandım. "Saat on ikiyi geçerse kapıyı açmam sana." Gülüşü en sevdiğim müziğin notları gibi kulaklarıma ulaştı.

"Seni özledim." Dedi bir anda. Göğüs kafesim bile aldığım nefesle yükseldi ve öylece kalakaldı. Benim gibi. "Kokunu, sesini, evimde, yatağımızdaki o halini..." dedi hasretle. "Tenini, dudaklarını ama en çok o çam yeşili gözlerine yeniden bakabilmeyi çok özledim."

"Keskin."

"Senin," dedi kısa bir süre duraksayarak. "Her zerrene ayrı bir hasretim. Bu öyle bir hasret ki seni içime soksam bile yetmeyecek gibi."

ARDIÇ  +18  (DÜZENLENDİ!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin