2. Kitap 22. Bölüm: İntikamın Başlangıcı.

1.7K 214 24
                                    

Merhabalar sayın okurlarım. Uzun bir süreden sonra tekrardan yeni bir bölümle karşınızdayım. Bu bölümü yazmak ve sizlerle tekrardan konuşmaya başlamak bana o kadar iyi gelecek ki^^

Nasılsınız, nasıl gidiyor hayat? Biraz sohbet edelim. ♥️

Kitabımız 570.000 olmak üzere. Bu serüvende yanımda olduğunuz için ne kadar teşekkür etsem az. 😘

Bu bölümü bir önceki bölümde dediğim gibi yorum yapan okurlarıma ithaf ediyorum.  gitbikocabulnikahlan  kendihalimde3 theperfectionisttt

Daha fazla sizleri bekletmeden yeni bölüme geçmek istiyorum. Buraya okuma tarihinizi yazar mısınız, bende paylaşacağım tarihi yazacağım? 10.06.2024

Bu bölüm biraz kısa oldu. Ama artık çok sık bölüm atacağım için dert etmezsiniz diye umuyorum. Ve bölüm şarkımız Çatı Katı.

Keyifli okumalar dilerim...

Keyifli okumalar dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

22. Bölüm: İntikamın Başlangıcı.

Yarın hatırımı sorsan ne olur?
Bugün hevesimi, kırdın bir kere
Gitme, dememle kalsan ne olur?
Gönlün çoktan yola çıkmış bir kere

Saat 13.15 (Yazar'ın Anlatımıyla)

Bir sela okunuyor kulaklarında. Gözleri bomboş bakarken kolundan tutarak zorla ayakta tuttuğum kıza  baktı. Ağlamaktan şişmiş kahve gözleriyle atılan toprağa bakıyordu. Sakinleştiricinin etkisiyle hissiz gibiydi. Neredeydi ya da neyin içindeydi belki de farkında değildi. 

Elindeki küreği sıkıca tuttu ve küreği doldurup toprağı fırlattı. Kahve gözleri en koyu tonunu alırken zorlukla ayakta duruyordu. Birkaç defa toprağı attıktan sonra elindeki küreği Ege'ye verdi Yağız. Bir köşeye çekildi ve sessizce babasının gömülmesine şahit oldu. Ciğeri ateşte kavrulurcasına yanarken kahve gözleri etraftaki herkese baktı. Herkesi tek tek geçerken gözleri bir kişide takılı kaldı. Ona üzülerek bakan kahve gözlerde...

***

Dün gece 01.45 (Açelya'nın Anlatımıyla)

Nefesime yapışmış bir el, çekip çıkarmak için çabalıyordu sanki. Vicdanım bir an olsun susmazken yapılan yanlışların bedelini günahsız bir insanın ödemesinden dolayı kendimden nefret ediyordum. Ne ara buraya gelmiştik? Biz ne ara mutlu olduğumuz hayatlardan kopartılıp mutsuzluk zindanına girmiştik? Kalbimiz ne zaman bu kadar kirlenmişti?

"Yaşaması," dedi ve yutkundu Ege. Öndeki ambulansı takip ediyorduk sessizce. Hepimiz biliyorduk, ölmüştü amcam. "imkansız." diye tamamladı cümlesini. Gözümden bir damla daha yaş firar ederken kalbim tekledi. Elime bulaşmış kırmızı lekelere baktığımda masum bir insanın kanının ellerimde olması canımı yakmıştı. Ellerimi parçalamak istedim, ateşlere basmak istedim.

Geçmişin İzleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin