Herkese merhaba, nasılsınız sayın okurlarım?Yepyeni bir bölümle karşınızdayım umarım beğenirsiniz.
Buraya okuma tarihinizi yazar mısınız?
Bölüm şarkımız Sezen Aksu - Küçüğüm.
Keyifli okumalar...
1.Bölüm: Gül Soldu.
*Yaşamak ya da ölmek...*
Hayat denilince aklımıza ne geliyordu? Mutluluk, hüzün, göz yaşıyla dolu bir serüven mi? Yoksa baskıdan yeni çıkmış, jilet gibi keskin sayfaları olan bir kitap mı? Henüz yeni vizyona girmiş bir film mi?
Bence hayat varla yok arasında yaşanan, düşmeye hazır bir şekilde beklediğimiz, ne zaman ne olacağının belirsiz olduğu, her an her şeyin tepetaklak olabileceği, süresi belli olmayan bir serüvendir.
Sahi yarını bilmeden yaşamak nasıl bir duygu peki? Her sabah uyanıp rutinlerimizi yaparken ve her seferinde yarın ya da daha öteki bir zaman dilimi için planlar yaparken ölmek hiç aklımıza geliyor muydu? Bir saniye sonramızın belli olmadığı şu hayatta biz insanlar niçin yarın ölmeyecekmişiz gibi planlar yapıyorduk?
Okuduğum bir kitabın birkaç cümlesi aklımdan çıkmıyordu. 'Hayat bir gün, o da bugün. Ayrıca, yaşam yolculuğu dediğin binbir farklı olasılığın birbiri ardına sıralanmasından ibaret. Sol sokağa değil de sağ sokağa saptığında bile bu olasılıklar değişiyor ve sonuç farklılaşıyor. '
Uzandığım yatağımdan elimdeki kitabı komidinin üstüne bırakıp kalktım. Kalktıktan sonra yerde duran küçük siyah bavulumun ağzını kapatıp odama şöyle bir baktım. İçimde bir his -belki okuduğum kitap yüzünden bilmiyorum- beni dürtüp duruyordu. Komidinin çekmecesini açıp siyah kutunun içinde duran bilekliğimi elime aldım. Üstünde değişik simgelere sahip olan ve Açelya çiçeğine sahip olan bu bileklik her zaman bana uğur getirmişti ve koluma taktıktan sonra gözlerimi kapatıp parmaklarım bilekliğe dokundu.
"Lütfen her şey çok güzel olsun."
Gözlerimi açtığımda aynadan bir süre kendime baktım. Güneşe çıktığımda sarımsı duran ama karanlıkta kumral duran saçlarımı topladım. Yatağın üzerinde duran kot ceketimi koluma aldıktan sonra bavulu alıp odadan çıktım. Kapı kulpundan elimi çektiğim anda kalbime giren sancıyla yüzümü buruşturdum. Bir el sanki kalbimi avuçlarının arasına alıp sıkmıştı.
Evrenin işaretini bir kez daha görmezden geldim...
"Hadi Güler, ağaç oldum kapıda." diye seslendi babam kapıdan. Annemle beraber eşyaları alıp kapıya geldiğimize büyük görkemli kahverengi kapıdan içeriye son defa baktım. Anılar canlandı gözümün önünde. Şu duvarların dili olsaydı da deseydi bize neler yaşadığımızı, ne mutluluklara, ne hüzünlere şahit olduğunu keşke söyleseydi bize.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin İzleri
Fiksi Remaja+18 şiddet ve küfür içerir...🔥 İlk kitabın yazılma tarihi: 12 Mart 2018 💫 İlk kitabın yayınlanma tarihi: 10 Haziran 2020⭐ İlk kitabın bitiş tarihi: 09 Şubat 2022🌟 •Güvendiğin insanlar herkesten fazla acıtırla... Hayat onları çıkmaza götürürken di...