Ö: Neredeydin?
Kıvılcım Ömer'e döndü.
K: Kayhan'la konuşmaya gitmiştim.
Ömer Kıvılcım'ın doğruyu söylemesi ile mutlu olsada, neden onunla buluştuğunu deli gibi merak ediyordu.
Ö: Sebep?
K: Kayhan Ela için uygun donör.
Ömer'in kaşları çatıldı, anlamayarak Kıvılcım'a baktı.
Ö: Anlamadım. Nasıl yani?
K: Tahlil vermiş, sonuç pozitif.
Ö: Bir dakika, daha önce vermemişmiydi yani?
K: Verdim diye yalan söylemişti bana.
Ö: İnanamıyorum, şerefsize bak ya.
Ömer duyduğu ile çok sinirlenmişti. Resmen kızının hayatını hiçe saymıştı.
Ö: Ağzını burnunu kırmak istiyorum şuan onun.
K: Ömer
Ö: Ama şuan yapamam, kırk yılın sonunda bir işe yaramış. Ela'nın tedavisi başlasın ben sonra onun icabına bakarım.
K: Tedaviyi kabul etmesi için bazı istekeleri var.
Ömer şaşırarak Kıvılcım'a baktı.
Ö: İstekleri mi var bir de?
Kıvılcım kafasını salladı.
Ö: Neymiş istekleri?
K: Tekrar aile olmak istiyor.
Ö: Ne?!
K: Evet, hata yapmış, çok pişmanmış bizi geri istiyor.
Ö: Şaka herhalde?
Ömer Kıvılcım'ın söyledikleri ile güldü.
K: Yok, gayet ciddiydi.
Ömer'in yüzü sinirden kasıldı.
Ö: Sen ne cevap verdin?
Ömer içinden "kabul etmedim" demesini umuyordu.
K: Sence?
Flashback.
Ka: Buna beni mecbur bırakmayacaksın diye düşünüyorum Kıvılcım. Sonuçta kızımız senin kocandan daha önemli değil mi?
K: Seni hayretler içerisinde dinliyorum Kayhan gerçekten. Sen benim bunu kabul edeceğimi nasıl düşünürsün? Bizi bırakıp gitmiş, kızının hayatını hiçe saymış birine, ben geri döner miyim sence?
Kıvılcım sandalyesinde biraz öne geldi.
K: Utanmadan beni kızımızla tehdit ediyor, ona Benden daha iyi kimse baba olamaz diyorsun bir de, ama yanılıyorsun, senden çok daha iyi bir babası var onun. Üstelik aralarında kan bağı yokken.
Kayhan Kıvılcım'ın sözlerine sinirlendi. Ömer'in kendisinden daha iyi olduğunu duymak onu deli ediyordu.
Ka: Tabi şimdilik senin gözüne girebilmek için cici babalığını yapıyor o, ama öz çocuğu doğduktan sonra sen sanıyor musun ki aynı şekilde yaklaşacak Ela'ya?
Kıvılcım kafasını iki yana salladı.
K: Sanmıyorum.
Kayhan'a baktı.
K: Eminim. Ömer senin gibi karaktersiz değil.
Kayhan sinirden güldü.
Ka: Öyle mi?
