"Kızım!" diye bağırdı annem. Oğuz'u hızla yataktan ittim. İnleyerek yerden kalkan Oğuz'a baktım.
"Annem geldi, ne yapacağız!" diye söylendim ona. Büyük gözlerle etrafına baktı, hâlâ olanları idrak edememişti. Onun elinden tutup balkona çıkardım. "Evine git!" dedim onu kovarcasına.
Sonra ona bunun hesabını soracaktım.
Balkon kapısını kapatıp koşarak kilitli olan odanın kapısını açtım, annem elinde çamaşır sepeti ile duruyordu. "Neredesin sen iki saattir bağırıyorum ses yok?!" dedi sinirli sinirli. Beni itip içeriye doğru geçti. "Yeni uyandım, dün gece geç uyudum." dedim açıklama yaparak.
"Zaten odandan ses geliyordu, gece gece ne yapıyordun spor mu?" dediğinde susup ona baktım. Tabii odanın içinde koşturunca fazla ses çıkıyordu. Çocukta değildik ki.
"Hıhı." dedim onu onaylayarak. Annem elindeki sepetle balkona doğru gitti, "Anne!" diye bağırdım onu önlemek adına.
OĞUZ ORADAYDI. BEN BİTMİŞTİM.
Bana döndüğünde soru soran gözlerle bakıyordu. "Ben sererim sen zahmet etme." dedim onu önlemek için annem bana garip garip baktı.
"Saçmalama Biricik sen bu kafayla balkondan düşersin haberin olmaz." deyip balkon kapısını açtı.
BEN ÖLDÜM. BEN BİTTİM. BENİ GÖMÜN.
Annem çıktığı balkonla "Oğuz?" demesi bir oldu.
Kaderime boyun eğerek balkona çıktım. Anneme uygun bir dille açıklayabilirdim.
"Günaydın oğlum nasılsın?" diye sordu sevecen bir sesle.
Bu terslikte bir iş vardı.
"Anne," deyip annemin arkasından çıktım. Oğuz balkondaydı.
Ama kendi balkonunda. Kendi balkonuna atlamıştı yakalanmaktan kurtulmuştuk.
"Günaydın, iyiyim Zeynep teyze, sen nasılsın?" dedi gülerek. "Ay çok şükür oğlum," dedi annem.
Ben salak gibi ikisinin ortasında durmuş olanları idrak etmeye çalışıyordum. "Sana da günaydın Biricik," dedi Oğuz el sallayarak. Hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
"Günaydın günaydın, sana da günaydın. Hatta çok günaydın!" dedim onun el saklamasına karşılık vererek. Annem bana garip garip baktı.
O hep bana öyle bakardı.
"Kızım çekil çamaşırları sereceğim." dedi annem beni savurarak. "Anne neden benim balkonuma seriyorsun?" dedim gayet mantıklı şekilde. "Kızım diğer odalar dolu, dün gece sordum gel ser, dedin." dediğinde dilimi ısırdım. Hay benim dilime...
"Ben içeri geçiyorum." deyip içeri geçtim. Hızla telefonumu çıkarıp Oğuz'a yazdım.
Biricik: Oğuz seni öldürecemmmm
Biricik: Uyumak ne demekkkkkk
Biricik: Bekle sennnnnn
Astsubay Beyciğim: Bende seni çok seviyorum Biricik.
Biricik: Yiaaaaaaaaaa şapşikkk
Astsubay Beyciğim: Djjdjdkdkkdjf
Astsubay Beyciğim: Bana dayanamıyorsun. Kabul et.
Biricik: Sus. Sen benim zaafım oldun bir de dalga geçiyor ühühühühühü
Astsubay Beyciğim: Ne dalga geçmesi halimden memnunum:)
Biricik: şapşik siyyy yirim siniiii
Astsubay Beyciğim: Kskdkskkdksk
Astsubay Beyciğim: Annem geldi kahvaltıya çağırıyor.
Biricik: Afiyet olsunnnn bb💝💞💞
❦
Kısa bir bölüm oldu neden bilmiyorum, yazacak bir şey bulamadımm ağağağağa
Diğer bölüm yeni karakterler gelecekkk;) sizleri çok sevmekk💞💗💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASTSUBAY BEYCİĞİM | Texting ✓
Tiểu Thuyết ChungBilinmeyen numara: Seni anan benim için doğurmuş canımmmm Bilinmeyen numara: Hamurunu benim için yoğurmuş canımmmmm Bilinmeyen numara: Küçükken annen büyüyünce seni oğluma alacağım derdi. Bilinmeyen numara: Büyüdüm nikah tarihi ne zaman? Bilinmeyen...