1. dönemin ortalarına doğru okulumuza yeni bir çocuk transfer olmuştu. Görünüşüyle şimdiden dikkatleri üzerine çekmişti.
"Merhaba, ben Kim Sunoo.
Umarım birlikte iyi anlaşırız." ^^
Arkamdaki boş sıraya geçerken sınıftakiler onun hakkında yargı dağıtıcı konuşmalara başlamıştı.-Dönem ortasında neden geliyor?
-Okulunda sorun mu yaşamış?
-Yüzündeki makyaj mı?
-Kızlara benziyor...Hiçbir tepki vermeden ve kıpırdamadan önüne bakıyordu. Hoca eşyalarını masaya koyduktan sonra derse başladı.
Zil çaldığı sırada bir yanımda Hyunjin mışıl mışıl uyumaya devam ederken diğer yanımda Minji nihayet başını yastığından kaldırabilmişti. "Ne? Ne olmuş? Hoca nerede?"
"Ders bitti."
"Oh süper!" deyip sırtını iyice gerince arkadaki yeni yüzü görmüştü. Bununla bir an irkilip geri çekilmişti. "Tanrım- Ödüm koptu."
Sunoo'nun tatlı bir ses tonunda "Merhaba." demesiyle Minji de gülümseyip oturduğu yerden onun sırasına yaklaştı.
-Merhaba, hoş geldin!
-Hoş buldum... Açıkçası gerildim. Sınıf beni pek sevmedi sanırım. ^^
-Bakma sen onlara, hepsi gerizekalı.
Son cümleyi duyan duvar tarafı Minji'ye döndü. "Bir şey mi dedin?"
"Yoo. Üstüne mi alındın?" ^^
Çocuklar aralarında gülüşerek "Minji yeni kankilettasını buldu sanırım. ne tesadüf, yine gay!" dedi.
Dönüp dolaşıp bir şekilde dolaylı yoldan laf yemiştim. Gözlerimi devirerek kollarımı önümde bağladım.
Bu sırada cam kenarına dönük Hyunjin de uykulu haliyle başını benim tarafıma çevirdi. Gözleri hâlâ kapalıyken zorba çocuklara "Başımı ağrıtıyorsunuz, kapayın çenenizi." dedi.
Grup kendi kendine mırıldanıp önüne döndü. Minji ile Sunoo ise çoktan yeni sohbet konularına geçmişti.
Başımı Hyunjin'e çevirip aynı onun gibi yattım. Sıralarımızın arasında yarım metre bile yoktu.
Bilinçli veya bilinçsiz olarak her seferinde beni savunuyordu. O yanımda olduğu sürece güvende hissediyordum. Kendimi gülümserken bulmuştum.
Hyunjin... Beni duyuyor musun?
Aklımdan geçirdiğim şeyle gözlerini tak diye açmıştı, bir süredir yüzünü incelediğimi yakalamıştı.
"Ne oldu ufaklık?"
Şöyle seslenmemesi için kaç kere daha uyarmam gerekiyordu bilmiyorum ama uykulu olduğu için çıtımı çıkarmadım. "Hiç..." deyip ben de gözlerimi kapattım. Tebessümle uyuyakaldık.
🪷🪷🪷
Çıkışta Minji bir koluna beni, bir koluna Sunoo'yu takarak bahçede koşturdu. "HADİ YEMEK YİYELİM~"
Neye uğradığımızı şaşırmışken gülesim gelmişti. Sunoo pek konuşmuyordu zaten.
Mekana varınca yemek siparişlerini verip onunla nihayet tanıştık. Sevimli bir tipti, hatta biraz fazla tatlıydı.
"Okulun ilk günü yalnız kalmaktan çok korkmuştum, teşekkür ederim çocuklar!"
İştahla yemeğe odaklanmışken konu konuyu açmıştı. Doyup sakinleştiğimiz vakit Sunoo utanarak ellerini önde bağladı ve "Şey... Bir şey sorsam beni yanlış anlamazsınız değil mi?" dedi.
Merakla cümlenin devamını beklediğimiz sırada başını eğip tek nefeste bombayı patlattı.
"Sanırım siyah uzun saçlı çocuktan hoşlanıyorum! O kim? Sevgilisi var mı?"
Siyah uzun saçlı çocuk deyince aklıma ilk gelen isim sürekli burnumun dibinde biten Hwang Hyunjin'di. Ve açıkçası...
Göğsümde daha önce hissetmediğim garip ve ağır bir duygu uyandırmıştı.
Bu duygu tehlike gibiydi?
Başka birisinin Hyunjin'e ilgi duyması tehlikede hissettirmişti... Neler oluyordu bana?
Boğazım düğümlenmişken Minji sarhoş sarhoş başını kaşıdı. "Anlamadım... Hangisini diyorsun?"
"Şu buz prensi gibi olan!"
Derin bir oh çekmiştim. Bu Wonbin'den başkası değildi. Bugün de her zamanki gibi bütün sınıfa ölüm bakışları yollamıştı.
Minji içeceğini kafasına dikmeden önce "O çocuğa bütün okul aşık zaten, hiç şaşırmadım." dedi.-Sen de aşık mısın?
-Ne- Ahahaha ben mi? Ne alaka?
-Bilmem...
-Wonbin kendini beğenmiş sümüklünün teki.
-Oh be, rahatladım! Sen hoşlanıyor olsaydın kendimi geri çekerdim... Öbür türlüsü çalmak gibi olurdu. ^^
-Ama sana şunu da söylemeliyim, Wonbin şu arkadaşın ablasından hoşlanıyordu en son.
Şok bir şekilde ona dönüp "CHAEWON'DAN MI?" dedim.
Minji birkaç saniye elindeki bardakla yüzüme bakakaldı. "Daebak... Haberin yok muydu? Gerçi Hyunjin de bilmiyormuş."
Minji'nin tüm bunları nereden bildiğini merak ederken Wonbin'in bize neden yumuşak davrandığını nihayet anlamıştım. Ablamdan mı hoşlanıyordu yani?
"Buz prensiyle komşu olduğunuzu duydum Yongbok! Sınavlardan sonraki hafta birkaç saatliğine size gelebilir miyim?" ^^
"Tabii, gelebilirsin Sunoo."
🪷🪷🪷
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Next Door | Hyunlix
FanficGeçmişin masumiyetiyle fark edilemeyen duygular... Komşu olarak yan yana bir ömür geçirmiş iki ailenin oğulları arasında yaşanan saf aşk. Yongbok, ergenliğinden sonra başına bela olan "farklı" hisler yüzünden çocukluk arkadaşı Hyunjin'le arasına me...