"Kamera tam benim yürüdüğüm yola doğru bakıyor, kamera kayıtlarına bakmam mümkün mü?"
"Gel benimle göstereyim dünki kayıtları." Kenma, cüzdanını kaybetmiş ve ilk iş olarak da dün yürüdüğü garip sokağın başındaki küçük bakkaldan kamera kayıtlarını izlemeye gelmişti. Kimlik değiştirmekle uğraşmak istemediğinden, o cüzdanı bulması lazımdı.
"Oğlum benim işlerim var, sen izle işin bitince haber verirsin." Bakkalın sahibi odadan ayrılırken Kenma da başıyla onaylayıp görüntüleri izlemeye koyulmuştu.
"Tamam, sokağa girdim. Şimdi terushima geldi bana bulaşıyor şerefsiz. Pekala hala cüzdanım düşmemiş. Bir saniye, o köşedeki adam kim." Kendi kendisine söylenerek görüntüleri izlerken farkettiği şeyle odağı kaymıştı. Kendisi Terushima ile tartışırken bir adam köşede onları izliyordu. Oturduğu sandalyeyi masaya yaklaştırıp dirseklerini de masaya dayayarak bir eliyle ağzını kapatmış, diğeriyle görüntüdeki adamı yaklaştırıyordu. Kaşlarını çattı.
"Kuro?" Gördüğü adamın Kuroo olduğundan emin olduğunda anlamaz bakışlar atarken kaydı tekrar oynatmış, artık cüzdanı takip etmeyi de bırakmış dikkatle Kurooyu izliyordu. Kendisinin Terushimaya yumruk atıp gittikten sonra Terushima'nın ona doğru yeltendiğini fakat Kuroo onu tuttuğu için kendisine yetişemediğini gördü.
Hayretler içerisinde Kuroo'nun ve Terushima'nın konuşmasını ve daha sonrada onun boğazının sıkılmasını izliyordu. Kuroo'nun inşaattan ayrılmasıyla görüntüyü duraklatıp oturduğu sandalyede geriye yaslanırken kollarını birbirinin üstüne gelecek şekilde başına götürmüş sandalyede dönerek tavana bakıyordu. Dudakları aralanmış, kaşları çatıktı.
"Ne oluyor lan." Boş boş tavana bakarak bir şeyleri çözemeyeceğini anlayınca bir hışımla çantasını koluna takıp bakkaldan çıktı. Artık cüzdanının kaybolduğunu bile unutmuştu.
Hızlı adımlarla okula girdi, bir şeyleri kendi başına anlamaya çalışmaktansa direk Kuroo'ya sormayı tercih ediyordu. Hala çattığı kaşları başını ağrıtırken Kurooyla ortak dersi olan sınıfa girip gözleriyle onu aradı. Onu bulduktan sonra aynı gerginlikle yanına gitti ve hiç bir şey demeden kolundan tutup sürüklemeye başladı. Kuroo'nun sorularına cevap vermeden yalnızca yalnız kalabilecekleri bir yer arıyordu. Dersin başlamasına daha on dakika olduğundan konuşmak istiyordu. Dersin bitmesini bekleyemezdi.
Nihayet boş bir yer bulduğunda tuttuğu kolu bırakıp arkasına, Kuroo'ya doğru döndü. Kuroo ise kollarını birbirine bağlamış anlamsız bakışlarla bir açıklama bekliyordu.
"Neden?"
"Ne neden. Kenma, önce çıldırmış gibi hiç bir şey demeden beni buraya sürükledin şimdi de garip garip konuşuyor-"
"Neden Terushimayı boğazladın." Kuroo önce sözünün kesilmesiyle afallerken aldığı cevapla kaşlarını çattı.
"O ne demek?" Kenma derin bir nefes verdi
"Cüzdanımı düşürdüğüm için sokağın başındaki bakkalın kamera kayıtlarına bakıyordum. Senin Terushimayı boğazladığını gördüm." Kuroo aldığı yanıtla kaşlarını gevşetip güldü. Sırtını duvara yasladı Kenmaya bakarak.
"Ve hala neden diye soruyorsun. Kenma, nedenini çok iyi biliyorsun." Kenma derin bir nefes verip Kuroo'nun yanına gelerek oda sırtını yasladı duvara. Üzgün görünüyordu.
"Bana bir daha bulaşmasın diye yaptın." İkiside yan yana duvara yaslanmış, Kenma yere Kuroo ise Kenmaya bakıyordu. Kenma'nın yüzü asık, Kuroo ise gülümsüyordu.
"Kuro, benim yüzümden başının belaya girmesini istemiyorum. Başına kötü bir şey gelirse gerçekten kaldıramam. O yüzden çıldırmış gibi sürükledim seni, korkuttun beni. Lütfen bir daha bunu yapma." Kenma'nın hoşuna gitmişti, Kuroo'nun onu korumak için böyle bir şey yapmış olması. Şiddete karşıydı fakat içindeki kekoyu da susturamıyordu. Etkilenmişti. Fakat yine de onun yüzünden Kuroo cezalandırılırsa kendisini affedemezdi. Kuroo'nun zarar görmesini istemiyordu. Ayrıca, onu Terushimadan koruyor oluşu utanmasına sebep oluyordu. Utançtan yerin dibine girmek istese de hayat devam ediyor ve hiç bir şey yapamıyordu. Kuroo kıkırdadı.
"Saçmalama Kenma, başıma ne gibi bir bela gelebilir Allah aşkına. Korurum ben kendimi endişelenme sen." Kuroo gülüp Kenma'nın sırtına vurduğunda o da istemsizce tebessüm etmişti.
"Ne yapayım, arkamı topluyorsun ama gelip bana söylemiyorsun bile. Ben tesadüfen görmesem haberim olmayacak."
"Anlıyorum endişeleniyorsun ama ben de aynen senin gibi endişelendiğim için yapıyorum bunu."
"Neden benim için endişeleniyorsun ki. Beni o aptaldan korudukça utanıyorum. Haketmiyorum bunu."
"İnan bana amacım seni utandırmak değil, yapmak istediğimi yapıyorum sadece. Ve endişelenmek konusunda... Kim arkadaşı için endişelenmez ki?" Kenma derin bir iç çekti.
"Tamam... haklısın ama bu son olsun."
"Sondu bu zaten, yanaşmaz bir daha. He bir de, ben hep haklıyım." Kuroo her ne kadar böyle söylese de Terushimaya güvenmiyordu, tekrar gelip bulaşacağına ve bu sefer daha tehlikeli olacağına emindi. Fakat Kenmayı daha fazla endişelendirmemek adına sessiz kalmayı tercih etti.
Kenma kendisini berbat hissediyordu. Kötülüklerin en büyüğünü yaptığı kişi onun için böylesine iyilikler yaptıkça daha da suçlu hissediyordu. Onun yüzünden daha fazla acı çekmesini istemediğinden tek başına halletmek istiyordu fakat o bir şekilde ona yardım eli uzatıyordu. Farkında olmadan bağlanıyordu bu adama. Artık ne hissedeceğini şaşırmıştı. Aklı bulanıyordu. Yalnızca burada güvende hissediyordu, evinde, burada.
Sarılmak geldi içinden, öylece birden geldi. Fakat tuttu kendini. Kendisini anlamaya çalışıyordu. Neyin nesiydi bu hisler anlamıyordu. Tek bildiği, içinde filizlenen şeylerin normal ya da dostça olmadığıydı. Ve bir şey daha biliyordu, bu hislerin sebebi ona karşı duyduğu minnet değildi. İçinden gelen saf bir sevgiydi. İsimlendirmek istemediği bu duyguların ileride başına iş açacağından da emindi.
"Sende amma sevgi pıtırcığı çıktın, bu kadar dost canlısı olduğunu bilmiyordum Kenma~" Kuroo'nun alayla kurduğu cümleyle Kenma onun sırtına vurup yanından ayrılmış önden yürümeye başlamıştı, Kuroo ise sızlanarak takip ediyordu onu.
"Acıdı be." Kuroo koşarak yanına yetişmişti.
"Abartma, hissetmemişsindir bile."
"Evet, kaslı vücudum sağolsun dayanıklıyımdır."
"Salak..." Kuroo gururla gülüyor, kenma ise gözlerini yummuş kıkırdıyordu. Bu adam ona bütün yorgunluğunu unutturan tek şeydi. Yanında hayatta hissediyordu.
"O değil de sen cüzdanını mı düşürdün." Utandı kenma, Terushima ile böyle tanışmıştı ve Kuroo da ona laf sokuyordu. Belirli belirsiz bir mırıltı ile onayladı. Kuroo ise onun bu tepkisine gülüp kolunu Kenma'nın omzuna atarak ilerlemeye başladı. Dalga geçiyordu.
"Biri bulup sana yazar zaten, acele etme." Kuroo sırıtarak laf sokmaya devam ediyor, kenma ise utançtan yerin dibine girmek istiyordu. Kuroo ona doğru eğilmiş, tepkisine bakıyordu. Şu kısa sürede bu adamı çok iyi tanımıştı Kenma. Kendisiyle uğraşmayı seviyordu Kuroo.
"Numaramı kaldırdım cüzdanımdan." Kuroo'nun sırıtışı bozulurken yürümeyi de bırakmıştı. Kenma da onunla beraber durmuş, önüne bakıyordu.
"Güven bana." Kenma'nın gülerek söylediği şeye Kuroo cevap vermedi. Kenma bedenini ona doğru çevirirken omzundaki kol da düşmüştü, gözlerine bakıyordu keskin keskin. Fakat bir yandan da mutlu bir ses tonu vardı Kenma'nın. Kuroo'nun iğneleyici cümlelerine üzülmüyordu çünkü haklıydı. Ki zaten, kırıcı da konuşmuyordu Kuroo.
"Lütfen, güven artık bana." Kuroo gülüp tekrar kolunu Kenma'nın omzuna atarak onu gidecekleri yöne doğru çevirip beraber yürümeye başladı.
"Cüzdanın atsumuda, sen uyurken çaldı." Söylediklerini kuroo görmezden mi gelmişti, inanmamışmıydı yoksa ne cevap vereceğini mi bilememişti bilmiyordu. Fakat o eğer konuyu kapatıyorsa uzatmamak daha iyi olur diye düşündü Kenma.
"Hiç şaşırmıyorum."
Bir yandan birbirlerine sataşıp, bir yandan da gülüşerek sınıfa gittiler. İyi bir ikili oldukları kesindi, beraber oldukları her zaman kenma daha iyi hissediyordu ve nedensizce o yokken boşlukta hissediyordu. Dışardan öyle gözükmese de, Kuroo onun için çok değerliydi. El üstünde tuttuğu biriydi. Kaybetmekten korktuğu, üflese kaçacak korkusuna yaklaşamadığı tek kişiydi. Kendisinden bile sakınıyordu. Ne ara böyle bağlandığı hakkında hiç bir fikri yoktu.
_____________________________
Hmm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lost On You ||| kuroken
FanfictionAldattığı eski sevgilisine aşık olmak mı? şaka yapıyor olmalısın. Konusu yanlış hissettirse bile okumaya devam ettikçe sevecek ve tatmin olacaksınız. Bir kaç bölüm kenmaya sinir olabilirsiniz, okumayı bırakmak yerine devam edin ve tatmin olun, değec...