12- saç diplerine kadar acı çekti

167 16 34
                                    

No way bitch
(Oikawa, Lev, Hinata, atsumu, akashi, bokuto, tsukishima, kuroo, kenma)

Lev:
Yaaa
Yaku-san bana çiçek almııış

Hinata:
Ay ne tatlııııı

Atsumu:
KUDUR LAN LEV
BENİM SEVGİLİM BANA KOCAMAN BİR HEDİYE PAKETİ GETİRDİ
AHA BOYUM KADAR

Kuroo:
Evet
Ama içi boydan boya temizlik malzemesiydi

Oikawa:
KSMSKSMSMSMSM
öyle deme abisi
Onu öpüp koklayabilmek için böyle yapıyo

Atsumu:
Sen bana pis mi dedin az önce

Bokuto:
Buram buram bok kokuyosun atsumu

Akashi:
Evet valla
Sevgili seçimin çok iyi atsumu
Sayesinde yanında nefes alabiliyoruz

Hinata:
Ya ayıp amaaa
Üzülüyorum ben buna

Oikawa:
Üzülme kuzum
Umrunda bile değil
Hatta şu an yanımda yemek yiyo

Tsukishima:
Arkadaşlar
Toplanın
Söylemem gereken bir şey var

Atsumu:
OHAAAA
tsukishima gruba kendi isteğiyle yazdı
Üstelik bize bir şey söyleyecek
WAOW SHİT MAN

Oikawa:
Valla tsukki yazdıysa
Kesin önemlidir

Tsukishima:
Muhtemelen yapmamam gereken bir şeyi yapıyorum şimdi
Ama yapmam lazım
Yoksa bu böyle sürer gider
Kökünden çözelim amk

Kuroo:
Noluyo lan

Tsukishima:
Özür dilerim
+6 ss

Tsukishima'nın ss'leri atması ile kenmanın nefesinin kesilmesi bir oldu. Berbat hissetti. Kuroo'ya böyle boktan davrandığı için mi yoksa herkes ondan nefret edeceği için mi kötü hissediyordu. Bilmiyordu. Ancak şu an ki benliğinden tüm kalbiyle nefret ediyordu. Birine böylesine kötü davranmak onun yapacağı bir şey değildi. Kafası o kadar karışıktı ki tek bir şey bile düşünemiyordu şu an. O yüzden dümdüz devam etmeye karar verdi. Pişmanlığı düşünmek istemedi, hiç bir şey hissetmek istemedi. Şu anını düşünerek geçirmek istemedi. Ama biliyordu ki ilerde bunun acısı çok kötü çıkacaktı. İleride çok pişman olacaktı. Şu anda da pişmandı ama neye pişman olduğunu bile bilmiyordu. Kafası öylesine karışıktı ki istese bile birşey düşünecek durumda değildi bu sebeple ileride bütün duygularıyla yüzleşecekti. Şu an ise ölesiye korkuyordu ama neden korktuğunu da bilmiyordu. Nefes alamıyordu, bayılacakmış gibi hissediyor ayakta duramıyordu. Aldığı her nefes boğazını yaktığından ciğerleri çığlık atıyordu. Bütün bedenine iğneler batıyormuş gibi hissediyordu.

Telefonu tutan elleri titriyor, titrek nefesler veriyordu. Çenesi bile titriyordu. Nefes alamadığını hissediyordu. Telefonu fırlatıp atmak istiyordu. Hatta ölüp bu andan kurtulmak istiyordu. Kuroo'nun söyleyeceği şeylerden korkuyordu. Acaba kuroo onu döver miydi? Ama kenma bundan korkmuyordu ki. Kenma neyden korkuyordu. Kaybetmekten ise neyi kaybetmekten. Arkadaşlarını mı yoksa kurooyu mu. Kuroo umrunda mıydı şu an. Hiç bir şey hissedemiyordu kenma. Vücudunu büyük bir suç işlemenin verdiği duygu kaplamıştı
Allak bullak olmuştu. Başından aşağı kaynar sular döküldüğünü hissediyordu. Herkes şu an ss'leri okuyordu. Ve birinin yazmasını beklemek eziyetti resmen. Ama sonunda üstte yazıyor ibaresi çıkmıştı. Herkesin kafası karışmıştı, kimse ne diyeceğini bilmiyordu ve garip duygularla ekrana bakıyordu.

Lost On You ||| kurokenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin