⁴²AYRI KALSAK

94 18 2
                                    

Geçmişi konuşarak geçen uzun gecenin ardından bol güneşli bir sabaha uyanmak güzeldi. Hele birde Jungkook ile aynı çatının altında uyanıyorsak. Bir kaç haftadır aynı
masada kahvaltı yapamıyorduk bunun için hemen yataktan kalktım ve hızla banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Giyinme odasına geçip üstüme günlük rahat bir şeyler
giydim ve odadan aynı hızla çıktım ki hayyy çıkmaz olaydım....

Jungkook, belinde havlusu, ıslak saçları, off ıslak vücudu lanet olsun hiç bir erkeğe böyle bir vücut bahşedilmemeli, bahşedildi ise de böyle göz önüne de serilmemeli yani günlerdir hasret kaldığım ten şu
anda karşımda ve en seksi şovunu yapıyordu. Bense gözlerimi o vücuttan çekemiyordum ta ki Jungkook'un

"Günaydın" diye gülmemek için kıvranan sesi kulaklarıma ulaşana kadar. Gözlerimi panikle vücudundan çekip gözlerine sabitledim ve

"Şey günaydın " dedim şu anda suratımın kıpkırmızı olduğuna her türlü bahse girerdim ki bunu, Jungkook'un pis sırıtmasının daha bir yayıldığı suratından anlayabiliyordum. Lanet olsun bu adam bu kadar seksi olmasa şu dönem sanki daha sancısız geçecek gibi ama seksi olduğunun farkında ve bunu sonuna kadar kullanıyor pislik... diye içimden haykırmama

"Ben bir Cheonsa'na bakayım uyanmıştır " diyerek son verdim. Hızla Cheonsa'nın odasına daldım zaten biraz daha orada dursaydım o dudaklara yapışmaktan kendimi
alamayacaktım. Kadere bak adam kocam ama dokunmaya bakmaya da çekiniyorum.

Meleğime baktığımda çoktan uyanmış ve yatağında kendi kendine mırıldanıyordu beni görünce o kocaman Melek gülümsemesini hatta kahkahasını kattı sesine....

Cheonsa'nın altını temizleyip, üstünü değiştirdikten sonra hemen karnını doyurdum ve yatağına yerleştirdim. Sanırım o burada biraz daha oyalanabilir sabahın keyfini
çıkarabilirdi. Odanın kapısını açık bırakıp hızla mutfağa yöneldim  kahvaltılıklar, omlet derken hızla masayı hazırlamıştım ve işim bittiğine göre Cheonsa'nı almaya
gidebileceğimi düşündüm.

Merdivenlere yöneldiğimde gördüğüm görüntü ile dona kaldım kahretsin bu kadarda güzel olamazsınız dimi ...

Jungkook, kucağında Cheonsa ile onun dilinde onunla konuşmaya çalışarak merdivenlerden iniyordu. Siyah takımlarından birini giymiş tabir yerindeyse jilet gibi olmuş, aynı zamanda Cheonsa'na olan bakışlarının sıcaklığında baka kaldım onlara.

Jungkook,merdivenlerden indikten sonra Cheonsa'nı göstererek

"Kapısı açıktı ve çok tatlı gülüyordu dayanamadım "dediğinde suçlu bir çocuk gibi bakıyordu

"Bende almaya geliyordum zaten " dediğimde Jungkook, Cheonsa'na bakarak

"Hadi bakalım cimcime diğer babaya " dedi ve Cheonsa'nı kollarıma bıraktığında başına bir
öpücük bıraktı sonra gözleri beni buldu

"Ben çıkıyorum akşam erken gelmeye çalışırım bakalım bugün neler bekliyor beni " dediğinde hızla

"Kahvaltı yapmayacak mısın ?" diye sordum. Jungkook sıkıntılı bir nefes vererek

"Ben kahvaltı yapmam ki" diye söylendi ben net bir sesle

"Yapmazdın" dedim ve

"Artık yapıyorsun ve ilaçların var onları da içmen lazım" diyede ekledim. Jungkook,

"Çıkmam lazım ofiste bir şeyler atıştırır ilaçlarımı içerim hadi akşama görüşürüz" diyerek kapıya yöneldi ve hızla evden çıktı kapanan kapının ardından baka kaldım
öylece haftalar sonra ilk defa kahvaltı yapacaktık ve geç kalıyorum diyerek çıktı.

YOUNG BOSS ~JİKOOK~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin