⁴⁴SEN BUL BENİ

81 12 8
                                    


Nefesi yüzüme üflenirken ayaklarımın titremesine engel olamıyordum. Bu adam benim
kocamdı. Tamam, beni hatırlamıyor yani sadece eşi olarak bana nasıl dokunduğunu, nasıl öptüğünü, nasıl sarıldığını kısaca o büyük sevgisini hatırlamıyordu ama kocamdı
ve kalbinin beni nasıl sevdiğini biliyordum. Aklı unutmuş olsa da benim kocamdı ve o dudakları öyle özlemiştim ki yani şu durumda bana bu kadar yakın pozisyonda bir kaç
saniye daha dursa tehdit etmesine gerek kalmadan yapışacaktım dudaklarına .... ama daha olmaması gereken bir durumdu zamanı vardı o zamanda şu an değildi..

Evet aklı nasıl aşık olduğunu unutmuş olabilir ama yeniden aşık olmasını engelleyen bir şey yoktu madem ki nasıl güzel sevdiğini, aşık olduğunu unuttu hatırlatmak yerine yeniden aşık olmasını sağlardım bende kocamın ve bunun için geri çekilmem, dik durmam, zıt gitmem gerekiyordu . Zordu evet ama imkansız değildi onun için...

Gözleri gözlerimde dudaklarıma yapışmak için tek bir 'hayır' olumsuzluk kelimesinin dudaklarımdan çıkmasını bekliyorsa vermeyecektim ona bu fırsatı o yüzden de titreyen sesimle

"Yanlış hatırlıyorsun " dedim Jungkook bir an şaşırmış gözlerle neyi yanlış anladığını algılamaya çalışırken kapı ile kendi bedeni arasında hapsettiği bedenimi onu hafif itekleyerek kıskacından kurtardım ve ondan bir kaç adım uzaklaştım..

Evet böyle daha iyiydi ve konuşmam daha kolaydı içimden geçirdiğim düşüncelere Jungkook'un soru sorar bakışlarını aydınlatmak için ara verdim ve kollarımı göğsümde birleştirerek konuşmaya
başladım.

"Evlenmeden önce asistanın değildim" dedim Jungkook'un kaşları havaya kalkarak daha çok aklının karıştığını gösteren bakışları takındı gözleri bunu fark ederek.

"Yani proje departmanında seninle beraber proje işlerinde idim " dedim Jungkook gülümseyerek

"Asistanım olarak başlamanı ve her gün seni o masada görmeyi istiyorum." dediğinde bu sefer de benim kaşlarım çatıldı ve gayet net bir sesle

"Hayır eğer burada çalışmaya başlayacaksam bıraktığım yerden devam edeceğim yoksa.." dedim ve Jungkook devam etmeme izin vermeyerek kendinden emin ses tonu ile lafa girdi.

"Evde oturur Cheonsa ile ilgilenirsin"dedi ben çatık olan kaşlarımı düzeltip bu sefer gözlerimi kocaman açarak düzelttiğim kaşlarımı havaya kaldırdım ve girmiş olduğum şoktan hızla kurtularak.

"Kesinlikle kabul etmiyorum ya eski pozisyonumda devam ederim yada başka bir firmada çalışmaya başlarım" dedim bu cümlemden sonra Jungkook adım adım tekrar bana yaklaşırken bende aynı tempoda geri gittim ve popom masa ile buluştuğunda bir önceki pozisyon farklı bir yerde tekrarlandı ve Jungkook burnumun dibine kadar gelip derin bir nefes alıp verdiğinde eridim çünkü o yakıcı nefesini tüm yüzüme bıraktı o an hissettiğim duygu yoğunluğu ile gözlerim istemsiz olarak kapandı.

Jungkook bende bıraktığı etkinin farkında olmuş gibi daha da çok yakınlaşarak derinden gelen ses tonu ile

"Ya burada benim asistanım olarak çalışacaksın yada evde durup Cheonsa ile ilgileneceksin üçüncü bir şık yok beni zorlama Jimin tek bir telefonumla açılan tüm kapıların kapanır" dediğinde sesi, yüzü,gözleri çok ciddi olduğunu gösteriyordu ve
gerçekten de dediğini yapabilirdi başka bir yerde işe başlasam da tek bir aramasıyla çıkışım verilirdi bu düşünce ile sıkıntılı bir nefes verip pes ettim ve üzgün çıkan ses tonumla

"Tamam " dedim ve tek elimi üzerime doğru eğilmiş olan Jungkook'un göğsüne koyup masayla onun arasından çıkabilmek için itmeye kalktığımda milim bile oynamasını sağlayamadım buna şaşırmadım ama göğsünde olan elimi avuçlarının arasına alması
ciddi anlamda şok olmama neden olmuştu bu durumun verdiği şokla Jungkook'un gözlerine baktığımda ise Jungkook daha sakin çıkan sesi ile

YOUNG BOSS ~JİKOOK~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin