Mavi ile yeşilin buluştuğu cenneti andıran güzelliklerle dolu Jeju'daydık . Tüm sıkıntılardan, tüm gerginliklerden, tüm o saçma sapan insanlardan uzakta. Yoğun koruma altında ama, hissetmediğimiz bir koruma kapsamındayız. Etrafımızda sadece bir kaç koruma var ama Seokji'nin çevresi sayesinde, hiç tahmin edemeyeceğimiz kişiler tarafından gizlice korunuyoruz...Güneş ışıkları uyanmamı sağlarken, beni sımsıkı saran ve kendimi tek güvenli hissettiğim kolların sahibi, kalbimin diğer yarısı olan Jungkook'a baktım. Tanrım bir insan bu kadar yakışıklı olabilir mi diye düşünüyordum ki, saniyelerin geçişini bile fark etmediğim bir büyüye kapılmış onu seyrediyordum. Jungkook, gülümseme eşliğinde
"Öpecek misin yoksa öpeyim mi ?" diye mırıldandı. Onun bu keyifli alayına,
"Sadece izliyordum ve senin uyuyor olman gerekiyordu" dediğimde Jungkook,yan dönüp başını koluna yaslayarak beni izlemeye başladı. Tek eli başını desteklerken, diğer eli ile yüzümü okşuyordu, gözleri öyle bir aşkla baktı ki o an,gözlerimi kaçırmak zorunda kaldım. Jungkook bu halime kahkaha atarak bir anda beni kendi üstüne çekince, küçük bir çığlık çıktı ağzımdan ve Jungkook'un bir eli sırtımda dururken, diğer eli ise yüzüme dökülen saçları geriye atıyordu. O büyülü gülümsemesi ile
"Halen daha benden utanıyor olamazsın dimi ?" diye sordu. Ben onun bu sorusuyla kıpkırmızı olduğuma yemin bile edebilirdim. Jungkook hayret tınısı taşıyan ses tonu ile
"Ciddi misin?" diye tepkimi onaylama mı istercesine baktığında
"Utanmak demeyelim de " dedim ve bakışlarımı tekrar kaçırdığımda, Jungkook tedirginlikle
"Ne diyelim" diye sordu. Ben yine utangaç çıkan ses tonumla,
"Senin kadar rahat davranamıyorum " dedim. Jungkook kaşlarını daha da çok kaldırdığında
"Ya tamam biliyorum olmaması gereken bir şey, çoktan aşmış olmamız gerekiyor ama öyle birden başlayamıyorum ben " dedim ve şirince gülümseyerek
"Ama sen çok güzel yardımcı oluyorsun onun eksikliğini hissetmiyoruz " dediğimde Jungkook beni üzerinden bir anda kaldırarak ikimizi de oturur pozisyona getirdi ve
"Ne yani beni istediğin zaman dokunamıyor, başlayamıyorsun ve hazzını ben sana dokunana kadar saklıyor musun?" dediğinde utançla yine başımı sağa sola çevirdim yani bu lanet şeyi yapmak zorunda mı ki diye düşünürken, aklıma bugüne kadar onunla yıllar sonra ilk birlikteliğimizde sadece dudağından öperek ben başlatmıştım ve kafasında vazo kırdığım akşam boynunun seksiliğine dayanamadığım için sadece öpmüştüm. Bu iki sahnede bile yine gerisini onun getirdiği gerçeği ile daha da çok utandım. Ondan sonraki tüm birlikteliklerimizde, başlatan taraf da hep Jungkook olmuştu. Çoğu kez onu istemiştim ama o başlatmıştı. Bu düşünceler aklımdan geçerken Jungkook
"Bebeğim bunun saçma bir şey olduğunun farkındasın dimi yani evliyiz, defalarca birlikte olduk, bir çocuğumuz var ve sen halen daha bana dokunan taraf olmaktan utanıyorsun " dediğinde sinirle
"Şu konuyu kapatabilir miyiz artık, gayette iyi cinsel hayatımız var şikayet ettiğimiz bir saniyemizin olduğunu zannetmiyorum. Yani sana yetemediğimi falan düşünmüyorum" dediğimde Jungkook,
"Tabi ki bebeğim ama bu durumu aşmamız lazım yani benden utanmanı istemiyorum ben nasıl çekinmeden sana dokunuyorsam sende bana dokunacaksın ve zor olsa da buna şimdi başlıyoruz " dediğinde ne dediğini anlamadığımı gösteren bakışlarla ona bakıyordum ki Jungkook yavaş bir şekilde dudaklarıma yaklaştığında istemsizce gözlerim kapandı saniyeler geçerken halen daha dudaklarımla buluşmayınca gözlerim tekrar açıldı ve Jungkook'un pis pis sırıtması ile karşılaştım. Jungkook,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOUNG BOSS ~JİKOOK~
Romance"Sen benim en güzel hatamsın" Mpreg Semekook Ukejimin "Genç Patron - Özlem Çorapcı" jikook uyarlaması.