Meleğimin ilk kelimesini söylemesinin ardından Felix, bir kazaya kurban gitmemesi için hemen Hyun'u, yanına alırken Jungkook, şoktan çıkamamış gibi Cheonsa'na bakıyordu. Cheonsa en yenilesi şeker tatlılığında tekrar
"Huy" dediğinde Jungkook, Felix'e dönüp
"O veledi boğma mı istemiyorsan kızımdan uzak tut kardeşim " dedi ve Felix kahkaha atarak Hyun'u gösterip
"Bu veletten daha iyi damat mı bulacaksın kardeşim " dedi kahkaha atarak ve Hyun'na dönüp,
"Dimi aslanım alacağız dimi Meleğimizi " dediğinde Jungkook,
"Yok kardeşim size kız mız vermeyeceğim Meleğimi, ağzı ile kuş tutsa da bu günden sonra gözüme giremez bu velet" dediğinde masada durdurulamaz bir kahkaha tufanı kopmuştu...
2 gün sonra
Tam iki gün oldu 'Hyu' olayından sonra ama Jungkook, Cheonsa'na küs durumdaydı. Komik ama olan gerçekten buydu. Cheonsa'nın şen kahkahaları salonu doldursa da ve Jungkook'un her ne kadar da içi gitse de sanki Cheonsa'nın aklı eriyormuş gibi çocukça bir tripler de. Salonda şen şakrak Cheonsa ile oynarken,
"Nerede baba Meleğim" diye sorduğumda Meleğim hüzünlü gözlerle parmağını Jungkook'dan yana uzattı. Jungkook, okuduğu gazeteyi hafif indirdi, kaşlarını havaya kaldırırken, sitemli bir sesle
"Yok baba burada falan Hyu desin o önce " dediğinde sesi birazcık sert çıkmıştı. Bunu isteyerek yapmadığı bariz belli olurken Meleğimin daha küçücük bir bebek olduğu gerçeğini algılayamıyordu. Meleğim sanki anlamışcasına üzüntülü bir şekilde bana iyice sokulup başını boynuma gömdüğün de Bende Meleğime sarıldım ta ki, minicik hıçkırığını hissedene kadar. Meleğimin, boynumda iç çekerek ağlamasını hissetmemle
"Tanrım Jungkook! Cheonsa'dan daha bebeksin nasıl üzdüğünün farkında değil misin? Bebek o bebek ve seni istiyor!" diye çemkirdim ve Meleğime sıkıca sarılıp"Meleğim boş ver sen babayı ben oynarım senle " diyerek daha da çok sarıldım. Jungkook bir anda elindeki gazeteyi bırakıp iki adımda yanımıza geldiğinde
"Heyyy babacım" deyip Meleğimi yavaşça kucağına alıp sarıldığında Meleğim, sanki özlem giderircesine Jungkook'un boynuna gömüldü .....
Jungkook, Meleğimi sıkıca sarıp eli ile sırtını okşarken Meleğim de babasının huzurlu kollarının keyfini sürüyordu. Jungkook, Cheonsa'nın başına dudaklarını değdirip
"Ateşi var sanki" diye sorduğunda evet anlamında başımı salladım. Evet 2 dişi çıkmıştı Meleğimin ve onlarla gerçekten fazlasıyla can yakabiliyordu. Ama sanırım diğer dişleri de çıkıyordu bu da biraz huysuzlaşmasını sağlıyordu.Doktor, ateşinin çıkabileceğini söylemişti ve almam gereken önlemleri de belirtmişti. Ateşi daha da yükselirse soğuk bir duş aldıracaktım önceki sefer işe yaramıştı...
Jungkook, kucağında uykuya dalmak üzere olan Meleğimi almak istediğimde
"Bırak kalsın böyle iyiyim ben" diyerek beni durdurdu. Gülümseyerek ona baktım tabi ki de Jungkook da özlemişti Meleğimi her ne kadar tripli olsa da diye düşüncelerimin arasında gülümserken Jungkook,
"Bu seferki rahat geçiyor sanırım bak, kusman yok, aş ermen yok, trip yok vs vs yok yani ikinci çocukta canıma okursun zannetmiştim ama " demesine
"Her an canım bir şeyler çekebilir zorlama istersen " diyerek karşılık verdim. Jungkook gülümseyerek
"Hiç sorun değil, yeter ki ağlama bebeğim " dedi ve bende başımı o huzur veren omzuna dayadığım da Jungkook, tam saçlarımın üzerinden öperek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOUNG BOSS ~JİKOOK~
Romantizm"Sen benim en güzel hatamsın" Mpreg Semekook Ukejimin "Genç Patron - Özlem Çorapcı" jikook uyarlaması.