Zaman Savaşçıları 2 Kraliçelerin Yükselişi Bölüm 16

91 7 1
                                    

Kararımı vermiştim. Doğru ya da yanlıştı. Emin değildim. Yinede asla Dylan'ı kaybetmeye değmezdi.

"O zaman karar verilmiştir," dedi Beaton. O da rahatlamış gibi görünüyordu. Gerçekten oraya gittiğimizde neyle karşılaşacağımızı bilemezdik. "Camila, Demir ve diğer savaşçılar sana kararımızı bildirmen için eşlik edecek. Senden iletmeni istediğim bir mesaj var. Eğer Volsat bizim tarafımızdaysa, kaseyi bize kendileri getirsinler."

"Peki ya kardeşlerim?" dedi Camila umutsuz bir sesle. O zaman vicdanım rahatsız oldu. Benim Dylan'ı kaybetmemek için verdiğim karar, Camila'nın kardeşlerinin ölmesine neden olabilirdi.

"Onları kurtaracağız. Sana söz veriyorum."

"Nasıl?" Camila ağlamaya başladı. "Onları nasıl kurtaracaksınız? Daha nerede olduklarını bile bilmiyoruz."

Demir, Camila'nın yanına gidip onu kollarının arasına aldı. Sırtını okşarken "Her şey geçecek," diye mırıldandı.

"Madem Elya gitmeyecek o zaman ben gitmeye gönüllüyüm."

Arora'nın yüzüne baktık hepimiz. Bunu gerçekten o mu söylemişti? Hayır, onun gitmesine izin verilemezdi. Arora devam etti.

"Onlar Elya'yı istemiş olsalar da eminim beni görünce karşı çıkmayacaklar. Ne de olsa ben de bir kraliçeyim."

"Kesinlikle olmaz," dedi Calvin. "Sen aklını mı kaçırdın? Elya gibi sende bizim için çok değerlisin. Asla seni kaybetme riskine giremeyiz."

"Evet Arora. Sen bizim için, Volen diyarının geleceği için, çok önemlisin," dedi Beaton.

"Kesinlikle haklılar Arora," dedim. "Eğer gerçekten kaseyi vermek istiyorlarsa, kendileri getirebilir. Aksi takdirde zaten amaçlarının kaseyi teslim etmek değil, kraliçeyi ele geçirmek olduğu ortaya çıkıyor."

Arora ayağa kalktı. "Bakın. Yıllardır bencilce hareket ederek kimliğimi sakladım. Volen diyarını umursamadan, kendi güvenliğim için endişelendim. Bu şekilde hareket ederek, ne kadar yanlış davrandığımı artık anlıyorum. Bu nedenle, sorumluluklarımı üstlenmem lazım artık. Volen diyarının geleceğini düşünerek, kasenin ele geçirilmesi gerektiği kanısındayım. Camila bir konuda haklı. Onların nerede olduğunu bile bilmiyoruz. Şimdi elimize bir fırsat geçti. Belki tuzak, belki değil. Yinede bu fırsatı değerlendirmeliyiz."

"Bunu tartışmayacağız bile öyle değil mi?" Calvin Beaton'a bakıyordu.

Beaton başıyla onayladı. "Evet Arora. Bu tartışılmayacak. Sen ya da Elya, ikiniz de gitmiyorsunuz."

"Ama..."

"Beaton'u duydun. Burada bulunan hiç kimse senin gitmene izin vermeyecek."

Arora kızgın gözlerle Calvin'e baktı. Daha önce hiç Arora'yı sinirli görmemiştim. Bu haliyle gerçekten korkutucu görünüyordu. Aslında tam bir kraliçe gibi görünüyor diye düşündüm. Calvin'de aynısını düşünüyor olmalıydı ki geriye doğru bir adım attı. Yinede konuşmaya devam etti.

"Sorumluluklarından bahsediyorsun ama hiç öyle davranmıyorsun. Eğer sana bir şey olursa Volen diyarının geleceğini düşünmüyor musun?"

"Bana bir zarar vereceklerini sanmıyorum. Elya kraliçe olabilir ama ben Volen diyarının kraliçesiyim. Bana ihtiyaçları var. Bu nedenle bana dokunmazlar."

"Yinede zarar vermeseler bile seni esir alabilirler."

"Bunlar hep ihtimal ama. Belki de gerçekten kaseyi vermek istiyorlar. Bu risk alınmalı. Yirmi beş yaşıma basmama dünya zamanıyla bir buçuk ay kadar bir süre kaldı. Zamanımız azalıyor görmüyor musunuz?"

Zaman Savaşçıları Serisi - &- 3 Hikaye Bir Arada😊Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin