8

6.2K 305 13
                                    

Kapıyı açıp "Hoşgeldiniz ÖzÖz Ailesi" dememe kalmadan küçük yeğenim Özcan "Hayaa" diye bağırıp bacaklarıma sarıldı. Abimin adı Özgün, yengemin adı Özge ve soyadımız da Özata olduğu için abimlere hep 'ÖzÖz Ailesi' derdim. 

Özcan'ı kucaklayıp öptükten sonra abime ve ablama -yengeme- sarılırken curcunayı duyup annemle babam da geldi. Uzun bir kucaklaşma faslından sonra nihayet kahvaltıya geçebilmiştik.

Babamın abime  "Oğlum, siz bizi tanıyor muydunuz ya?" diye sormasıyla onların arasında küçük bir alınganlık ve baba ikna seansı başlamış oldu. Bende bu sırada  Özcanıma döndüm. "Okul nasıl gidiyor bakayım?" bu sene anasınıfına başlamıştı ve çok zor göndermiştik. Abimden aldığı iri mavi gözlerini kırpıştırarak "Güzeeel." dedi. Az önce okulun güzel gittiğini mi söylemişti? Hani okula gitmek istemediği için çamaşır makinesine girip sonra da orda uyuyakalıp bizi endişeden öldüren çocuk mu söyledi bunu?

Sanırım bunun altında bir şey var. Ben "Hmm. Okulun güzel gitmesindeki sebep ne acaba?" diye sorunca eliyle ona doğru eğilmemi işaret etti. Bu çocuk böyle şeyleri nerden öğreniyor yahu? Her neyse. İstediğini yapıp kulağımı ona doğru yaklaştırdım. Fısıldayarak "Kimseye söylemeyeceğine söz ver haya." Konuşması ne kadar düzelirse düzelsin sanırım hiçbir zaman hala diyemeyecek.

"Söz veriyorum."

"Ben aşık oldum!" deyince ona şaşkınca baktım ve olayı tam olarak idrak edebildiğimde koca bir kahkaha patlattım. Tabi bu kahkahayla masadaki herkesin ilgisi bana yöneldi. Kahkahamı zar zor bastırıp ne diyeceğimi düşünürken çok saçma bir şekilde "Eee ablacım yoldaki yeğenim kaç aylık?" diyerek başarısız olacağını düşündüğüm  bir konu dağıtma girişiminde bulundum.

"Sekiz buçuk aylık oldu halası." sanırım konu dağıtmak için başka bir konu seçmeliydim çünkü zaten güldüğüm için bana kızgın olan kıskanç yeğenim kardeşini sormamla daha da kızdı ve masadan kalkıp koşturarak merdivenlerden çıkmaya başladı. Ayaklanan ablama "Sen otur. Bana kızdı sanırım. Ben gönlünü alıp geleyim." deyip merdivenlere yöneldim.

Benim odama çıktığına eminim. Merdivenleri hızla çıkıp odama girdiğimde yatağımın üstünde minik kollarını göğsünde birleştirmiş ve dudaklarını büzmüş ufak bir beden oturuyordu. Sessizce gidip yanına yerleştim ve "Özcaan." diye birkaç kez seslenip cevap alamayınca onu gıdıklamaya başladım. Onun tatlı kahkahalarını dinlemeye bayılırdım. Eskiden ben onu gıdıklarken zaten bozuk olan konuşmasıyla kahkahalarının arasından bana direnmeye çalışırken bende kahkahalarla gülmeye başlardım ve en sonunda ikimizde nefes nefese kalırdık. Konuşmasının bozukluğu bir aralar çok güzeldi. Hiç unutmam, bir keresinde bana bir oyunu anlatırken anlamama rağmen onun tatlı konuşmasını dinleyebilmek için her seferinde bir kez daha anlat diyordum. En sonunda sinirlenip "Tırt defa anyattım, yetey aytık" diye bağırıp elindeki oyuncak arabasını fırlatmıştı. Bu olayla uzun süre hepimiz dalga geçmiştik fakat fazla alıngan bir çocuk olduğu için bunu genelde ondan gizli yapıyorduk.

Onu gıdıklamayı bırakıp aşık olduğu kızla ilgili birkaç soru sorup  kolayca gönlünü aldım. Birlikte aşağıya indik. Özcan beni bırakıp babasının yanına gitti ve "Baba, bu akşam hayamla kalabilir miyim?" diye sordu. Abim kararsızca yengeme baktığında Özge onu kafasıyla onayladı ve abim dönüp "Lütfen lütfen lütfen..." diyen oğluna cevap verdi. Bir ara yengeme sormadan cevap veremediği için onla kılıbık diye dalga geçmeliyim.

Abim ve Özge üniversitede tanışmışlardı ve ilişkileri ciddiye bindiğinde aileden ilk benle tanıştırmıştı. O gün çok gergindi; çünkü bende kıskanç bir kardeştim. İlk başta çok mızmızlık yapıp evlenmelerine endel olmaya çalışmıştım. Ancak sonra abimin mutluluğu için  kıskançlığı bir kenara bırakıp onlara yardım bile etmiştim. Kıskanmam zaten çok saçmaydı. Çünkü abim beni hiçbir zaman ihmal etmez. 

Zaten Özge de çok tatlı, utangaç bir kızdı. Evlenmeden önce uzun bir ilişkileri olmuştu ve bende o dönemde kazanmıştım. Bana çok destek olmuştu ve ben görümcelik yapmaya çalıştığım için pişman olmuştum. Zaten benden de kötü görümce falan olmazdı. 

Özcan doğduğunda hepimiz çok sevinmiştik. Evin ilk çocuğuydu çünkü. Eh sıra artık yoldaki kardeşi Özüm'deydi. Özcan da bence kısa sürede kıskançlığı üstünden atacak. Yani... İnşAlla...

⚫⚫⚫

Hepinize iyi son Ramazan geceleri!

Oruçla arası olmayanlara da iyi günler!

Sanki bölüm, diğerlerine nazaran daha uzun oldu, ha? Ne dersiniz?

Şimdiden hepinize iyi bayramlar!

İnşAllah iyi bir bayram geçirirsiniz!!😘

Benim KararımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin