35.Bölüm: "Kal bu gece."

486 48 33
                                    

(Bu bölümde +18 🔞 bölümler bulunmaktadır. Rahatsız olacakların okumaması rica olunur.)

(Ayrıca oy verirseniz sevinirim efenim. Bölümlerde yazmamı istediğiniz sahneler olursa yorumlarda yazmanız yeterlidir. İyi okumalar.)


"Keyem git!" Ciro, Kerem beni her öptüğünde ona vurup bağırıyordu. Sonra Kerem'n öptüğü yeri silip kendi öpüyordu. Kerem de iki yaşındaki çocukla inatlaşarak tekrar öpüyordu.

"Kerem yapmasana."

"Asıl o yapmasın. Benim sevgilimsin sen. Öyle elin veledi gelip de istediği gibi öpemez." Gözlerimi devirip Ciro'yu yere indirdim.

"Barış ve Yunus nerede?"

"Bilmem. En son Abdülkerim ve Kaan abi ellerinde şişeyle onların peşinden koşuyordu. Aha bak. Geldiler." Arkamı döndüğüm gibi Barış ve Yunus koşarak iki yanımdan geçmişti. Abdülkerim ve Kaan da onların peşindeydi. Biz gülerek onları izlerken üstüme koşmuşlardı.

"Gökçe!"

"Gökçe!"

"Lan defolun gidin." Onlardan kaçayım derken arkamı döndüğümde yerde oturan Ciro'nun üstüne basmamak için adım atamayıp tek ayağım üstünde kalmıştım. Barış ve Yunus da arkamdan gelince üçümüz beraber yere düşmüştük. "Sıçacağım ağzınıza ya!" Ciro yanımıza gelip Barış ve Yunus'a vururken Kerem de beni kaldırıp üstümü silkelemişti.

"Lan niye düşürüyorsunuz sevgilimi?"

"Ay götüm. Görmemişin sevgilisi olmuş."

"Siktir lan. Sap herif."

"Ne konuştunuz be." Abdülkerim ve Kaan gelip ellerindeki su şişelerini üçünün üzerine boşaltırken Ciro ile ben de gülerek onları izliyorduk.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Lan hani bize gidecektik?"

"Ya kardeşim sevgilimiz olmuş vakit geçirmeyelim mi?"

"Aman be. Ne haliniz varsa görün. Yenge bu göt herif sana emanet."

"Yenge deme lan bana."

"Yennnngemsin." Barış'a vurmak için kemerimi çözerken Kerem arabayı çalıştırmıştı bile.

"Ya biz sana gidiyoruz ama ne yapacağız?" Korkuyla sorduğum soruya sırıttığında yutkundum. Bu halime kahkaha atmıştı.

"Korkma korkma. Sana bir şey göstereceğim sadece."

"Ne?"

"Gidince görürsün." Kısa süre sonra eve vardığımızda Kerem elimden tutarak beni koşturmuştu. Salona girmeden önce de elleriyle gözlerimi kapatmıştı.

"Artık açabilir miyim Kerem?"

"Bir dakika. Biraz daha sağa gelelim. Tamamdır." Kerem ellerini çektiğinde gözlerimi açtım. Karşımdaki çerçevelenmiş resmi görünce gülümsedim. Kerem ile benim çocukluk fotoğrafımdı. "Ya küçükken beraber hiç fotoğraf çekilmemiştik. Ben de aynı yerde çekilmiş bir fotoğrafımıza shop yaptırdım. Beğendin mi?" Başımı salladım.

"Bayıldım. Teşekkür ederim." Kollarımı boynuna doladığımda o da kollarını belime sarıp boynumu öptü.

"Film mi izlesek? Sen film seç ben mısır patlatırım." Heyecanla konuşup mutfağa gittiğinde ben de rastgele bir film açmıştım. Koltuğa oturduğumda elindeki mısır kasesiyle yanıma oturdu. "Ne bu?"

Ufaklık | Kerem AktürkoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin