Auuuuu. 🐺
Merhabalar, 1 haftalık aranın ardından biz geri döndük. Özlediniz mi? Bölüm sonu aşağıda biraz hasret giderelim.
Oy ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin, keyifli okumalar.
Bölüm Şarkısı;
All For Us, Zendaya & Labrinth
İnkar Etme, Müslüm Gürses
Libertango, Bond Shine
İnsan İnsan, Fazıl Say
🕊️
XXIII
12 Aralık 2022 / 03:47
Eyşan, uykunun sisli perdesinden sıyrıldığında, çiseleyen yağmurun serin dokunuşunu yüzünde hissetti. İlk hissettiği şey, çıplak toprağın keskin, nemli kokusuydu; ikincisi ise derin bir yalnızlık. Gökyüzü, gri ve kurşuni bulutların tehditkâr dansıyla kapanmış, hafif bir şimşek parıltısı karanlığı kırıyordu. Üzerine serili kıyafetlerin yabancılığı, zihnine bir bıçak gibi saplandı. Ne üniforması ne de tanıdık bir eşyası vardı. Sadece basit, sıradan bir gömlek ve pantolondu.
Etrafını çevreleyen orman, sessizdi ama bu, huzurlu bir sessizlik değildi. Gökyüzüne doğru uzanan devasa ağaçlar, sarkan sarmaşıklarıyla gölgelerden yapılmış heykellere benziyordu. Toprak, yağmurla karışmıştı ve her adımda çamurun içine gömülecek gibi hissediliyordu. Gözleri karanlıkta anlamlı bir şey ararken kalbindeki huzursuzluk, nefesiyle yarışır hale geldi.
"Eyşan..."
Bir fısıltı ya da belki bir yanılgı. Sesin kaynağını bulmak için başını çevirdi. Karanlıkta bir siluet gördü; hareketsiz, soğuk toprakla bütünleşmiş gibi, Mete'nin silueti. Eyşan refleksle hareket etti, toprağın nemine aldırmadan dizlerinin üzerine çöktü. "Mete?" Sesinin yankısı yoktu. Bu orman, sesleri yutuyordu.
Mete'nin gözleri açıldığında, çelik mavisi bakışları üzerinde gezindi. Birkaç saniye, boşlukta dolanan bir yabancı gibi ona baktı. Sonra, bedenine yayılan farkındalıkla doğrulmaya çalıştı. Bakışları kendi üzerinde gezindiğinde "Neredeyiz?" dedi, sesi boğuk ve yorgun.
"Bilmiyorum," dedi Eyşan, kendinden daha emin görünmeye çalışarak. Mete ellerini toprağa bastırıp doğrulurken, gözleri ormanın derinliklerinde bir noktaya odaklandı. Sessizliği yaran o ilk ses, Eyşan'ın kulaklarına bir bıçak gibi saplandı. Uzaktan gelen, boğuk ve ürkütücü bir ulumaydı. Doğanın değil, bir canavarın çıkardığı bir ses gibiydi.
Eyşan irkildi. "Bu neydi?" dedi, nefesini kontrol edemediğini fark ederek.
Mete, etrafını bir kurt gibi taradı ve kollarını iki yana açıp Eyşan'ı korumak istermişçesine önünde gerindi. "Burada yalnız olmadığımız kesin," diye mırıldandı. Yerde bulduğu keskin bir taşı eline aldı, sanki bu basit cisim onu koruyacakmış gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜVERCİN
ActionAsker konulu bir kitaptır, kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Ruh, insanın dipsiz bir kuyusudur. Sen ruhunda dolaştığını sanırsın ama onun ne kadar derin olduğunun hiçbir zaman farkına varamazsın. Ta ki biri çıkıp orayı talan edene kadar. "...