1.6

5K 579 139
                                    

instagram: avcismy

13 Ağustos 2132

Yağız'ın hakkımdaki gerçeği öğrendikten sonra benden yavaşça uzaklaşacağını düşünmüştüm ama beklediğim olmadı ve bana olan tutumunda herhangi bir değişme göstermedi. Arkadaş edinme fikri beni her ne kadar dehşete düşürse de yalnızlığa alışmış olan benim bile eskisinden daha neşeli biri olmama yardımcı oluyordu. Sandığım kadar korkunç değildi arkadaş edinmek ve onlarla sırlarını paylaşmak ama içimde o şüphe var olduğu sürece tam anlamıyla emin olamayacaktım güvende olduğuma. Henüz yeterince saçmalamamıştım onların gözünde ve o sınırı aşmamıştım. O gün geldiğinde ne olacaktı? Kalbim ne kadar kırılırdı bilmiyordum. Sadece onları sevmeyi ve değer vermeyi seçtim ve sarsılmaz duvarlarımı biraz olsun indirdim ve o gün yemek masasında tanıştığım insanları içeri davet ettim. Bu davetin kötü sonuçlanmasından hala ödüm kopuyor ama korkuyla yaşamaktan bıktım. Gördüğüm hayaletleri nasıl korkmadan kucakladıysam hayatı da kucaklayabileceğimi umuyorum.

Düşünmeyi ve yok yere endişe etmeyi bıraktım. Hayatımın ipini biraz gevşettim ve dışarı çıkıp avluda arkadaşlarımla buluştum. Aaron, Lovell, Kalis ve Yağız oradaydı. Beni gördüklerinde sevindiler. Ben sessizce köşemde konuşulanları dinledim. Her şey o kadar sıradandı ki onlar için... Aklımdan geçen düşüncelerin farkındalar mıydı acaba? Onlarla birlikte olmaktan nasıl da keyif aldığımı ama bunun yanında her şeyi mahvetmekten nasıl korktuğumu biliyorlar mıydı? Sanırım sadece Yağız'ın bir gözünün üzerimde olduğunu söyleyebilirim. Ama onun yaptığı da sadece bana yardımcı olmaya çalışmaktı. Bunu babamdan biliyorum ve annemden. Onların üzerimde olan gözlerinden. Minnetle yeniden hatırladım onların yüzlerini. Özlediğimi hissettim ama eminim onlar beni daha çok özlüyorlardı.

Konuşmaya dahil olmaksızın arkadaşlarımı dinlerken Rio heyecanla aramıza dalıp herkesi susturacak o cümleyi söyledi. "Olanlardan haberiniz var mı?" diye sorduğunda bütün yüzler ona çevrildi. Ağaçların altında kendine gölge bir yer seçerek hızlıca oturdu.

Önce birbirimizle bakıştık. Boş gözler, Rio'nun neyden bahsettiğini kimsenin anlamadığının işaretiydi. Kalis dayanamayarak ve merakla "Olanlar?" derken kaşları havaya kalktı.

Brioni beklediği tepkiyi alınca gülümseyerek anlatmaya başladı. "Okulda yabancı biri dolaşıyor. Herkes bu olayı konuşuyor!"

Yağız yarım ağız güldü. "Öğrencilerdir. Kim olabilir başka?"

Rio Yağız'a alaycı bakışlarını gönderdi. "Sen hep böyle kestirip atar mısın?"

Yağız kahkaha atarak "Haklısın, kestirip atmamalıydım." dedi ve devam etti. "Belki de Gulyabanidir." Bu kez hepimiz birden güldük.

Rio itirazını sürdürdü. "Evet, cadılar bayramı için Gulyabani kostümü giyelim de Zübde-i Tin'de dolaşalım demişler." İşaret parmağını havaya kaldırdı. "Hatta sırf eğlenmek için okuldan atılmayı göze almışlardır."

Yağız sırtını ağaca yaslayıp kollarını bağladı. "Teorin nedir?"

Rio ellerini iki yana açarak 'Bunu nasıl düşünmezsiniz?' der gibi yüzümüze baktı. "Terörist?"

Mantıklı bir şeyler duymayı bekliyordum ama bu saçmalıktan ibaretti. Dayanamayarak lafa karıştım. "Zübde-i Tin'de böyle birinin dolaşması mümkün değil, Rio."

Lovell benimle aynı düşünmüyor olduğunu ifade ederek "Neden olmasın ki?" diye sordu. "Bence imkansız değil."

Aaron bakışlarını Lovell'a çevirerek "Okul güvenliği GATE tarafından sağlanıyor." dedi. "Hadi diyelim dışarıdaki devriye ekibini aştı, giriş kapısından elini kolunu sallayarak geçemez. Güvenlik hiç kimseyi içeri almıyor. Hadi diyelim zorladı, tek bir kişinin sessiz sedasız onca güvenlik ekibinin arasından sıyrılıp geçmesi imkansız. Özel radarlar var bunun için. Ayrıca enerji duvarını nasıl geçebileceğini düşünüyorsunuz? Zübde-i Tin'in güvenlik duvarını aşması mümkün değil!"

Gece TutulmasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin