Annemlerle kahvaltı yapmayı çok mu çok özlemişim.Çok güzel zaman geçirmiştik hep birlikte.Çokça da sohbet etmiştik.Benim küçüklük anılarım,abimlerle yaptığımız yaramazlıklar derken zaman su gibi akıp geçmişti.Arada sırada Jiyan'a baktığımda benim küçüklüğümü dinledikçe gülümsediğini görmüştüm.Ama bu gülümsemeler kısa sürmüştü hep.Çünkü Jiyan ciddi haline bürünüyordu hemen.Ama yine de çok eğlenceli geçmişti bizim açımızdan.Jiyan çok konuşmamıştı zaten sadece sorulan sorular olursa cevap vermişti.Onun dışında dediğim gibi çok güzeldi.Yaklaşık üç dört saat sonra annemlerden ayrıldık ve yola koyulduk.Ben konağa gideceğimizi sanıyordum ama öyle değildi sanırım.Emniyet kemerinin el verdiğince Jiyana döndüm ve "Nereye gidiyoruz?" diye sordum.
"Güzel karımla bir kaçamak yapalım diyorum ne dersin?" Jiyan'ın gülümseyerek sorduğu soruya bende gülümsemiştim ama aklıma da hemen bazı sorular üşüşmeye başlamıştı.Onunla yalnız olma fikri nasıl olur ki?Ya ters bir şey olursa?Ya kavga edersek?... gibi gibi.Böyle düşünerek bir sonuca varamayacağımı anlayınca kabul etmeyi düşündüm.Ama biz onunla gerçekten karı-koca değildik ki o ne olacaktı?Aman ne olacaksa olsun diyerek tekrar Jiyan'a baktım.Hem bu sayede belki biraz yakınlaşırız da.Bu fikirle kalbimin atışı hızlanmıştı yine.
"Olabilir.Peki nereye gideceğiz?"
"Güzel.Sen nereye istersen oraya gideriz."
Elimi çeneme koyup düşünür gibi yaptım.Bu sırada hımm gibi seslerde çıkarıyordum.
"Hım Balıklı Göl?"
"Neden olmasın.Sonra ne yapmak istersin peki?"
"Bilmem onu da sonra düşünürüz."
"Tamam.Sende annemleri ara haberleri olsun gezeceğimizden.Akşam yemeğine de beklemesinler dışarıda yeriz bugün."
"Peki."
Çantamdan telefonumu çıkartıp Ayşen annemin numarasını tuşlayıp aradım.
"Alo anne."
"Efendim yavrum?"
"Napıyorsun?"
"İş güç yavrum öyle.Siz napıyorsunuz nasıl geçti kahvaltı."
"Güzeldi anne annemlerin de selamları var."
"Aleyküm selam kızım."
"Şey anne biz Jiyanla bugün biraz gezelim diyoruz?"
"Gezin tabi kızım sormanız bile hata."
"Tamam annecim.Şey akşam yemeğine de gelmeyeceğiz dışarda yiyeceğiz."
"Olur kızım yeyin.Hadi ben sizi tutmayım iyi eğlenceler."
"Sağol anne görüşürüz."
Telefonu kapatıp Jiyana döndüğümde sırıttığını gördüm.Kaşlarım istemsizce çatılmıştı.
"Ne oldu niye sırıtıyorsun?"
"Bir şey olmadı." Bunu derken hala sırıtıyordu.Sorumu yineledim.
"Ne oldu ya niye gülüyorsun?"
"Kızardın.Annem seni utandıracak bir şey mi söyledi?"
"Ne alakası var be sıcaktandır çok bunaldım zaten açsana şu klimayı."
"Tabi tabi öyledir."
"Öyle zaten."
"Tamam senin dediğin olsun.Neyse geldik zaten."
Tartışarak geçirdiğimiz bir yolculuğun sonunda geldiğimizin farkında bile değildim.Jiyan arabayı durdurunca emniyet kemerimi çıkardım ve arabadan indim.Jiyanda inince yanıma geldi ve birlikte yürümeye başladık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL
Fiction généraleAbisinin hayatının kurtulması için sevmediği daha da önemlisi tanımadığı bir adamla Berdel yapılmasına karar verilen Mira'nın hayatını okumaya var mısınız?